İsrail ekonomisinde Yemen saldırılarının etkileri derinleşiyor

04 Ekim 2025

Yemen kaynaklı saldırılar İsrail’i yalnızca askeri değil, ekonomik ve sosyal açıdan da vuruyor; limanlar, hava ulaşımı ve tedarik zincirlerindeki aksaklıklar, özellikle güneyde turizm ve günlük yaşamı derinden etkilerken, halkta sürekli kaygı ve belirsizlik yaratıyor.

YDH- İsrail’de Yemen kaynaklı saldırılar sadece askeri veya sembolik boyutlarla sınırlı değil; İsrail ekonomisinin ve kurumlarının dayandığı uluslararası tedarik zincirlerini de doğrudan hedef alıyor.

Kızıldeniz’de her insansız hava aracı veya uzun menzilli füze saldırısı ya da ticari bir gemiye yönelik tehdit, İsrail’in maliyetini katlıyor.

Eylat limanındaki operasyonların durması, uluslararası havayollarının Ben Gurion Havalimanı’na uçmaması, ithalat ve ihracat yollarının aksaması, deniz sigorta primlerindeki artış ve özellikle güneyde turizm ile sosyal güvenlik alanındaki doğrudan etkiler, bu krizin boyutlarını gözler önüne seriyor.

İsrail Kanal 12’nin aktardığına göre, yeni boyut, Ensarullah hareketinin faaliyetleri nedeniyle otomobil ve enerji ürünlerinin, özellikle yakıt ve petrolün taşınmasında ciddi sorunlar yaşanması.

Teven Group CEO’su, İsrail’in ithalatının yüzde 70’ini, ihracatının yüzde 95’ini deniz yoluyla gerçekleştirdiğini, ancak bu soruna stratejik bir çözüm bulunmadığını belirtti.

İsrailli şirketler, yurtdışından tedarikte karşılaştıkları büyük zorluklar sonrası yurt içinde üretimi yeniden kurmaya çalışıyor. CEO’ya göre Yemen kaynaklı tehditler, özellikle otomobil, elektrikli ev aletleri ve yakıt sektörlerinde İsrail için en büyük risk olarak öne çıkıyor.

Kanal 12, bir endüstriyel robotik şirketinin yetkilisinin, beyan edilmemiş siyasi müdahalelerin İsrail’e yapılan sevkiyatları geciktirdiğini veya iptal ettirdiğini söylediğini aktardı.

Bu durum, temel ürünlerde kıtlığa ve bazı markaların mağaza raflarından tamamen kaybolma riskine yol açıyor. Tekrarlayan tedarik zinciri krizleri ise fiyat artışlarını tetikliyor.

Kanal 12, Netanyahu’nun İsrail’i “Orta Doğu’nun Spartası”na benzettiğini hatırlatarak, ülkenin artık bu durumu bir acil durum değil; hammadde ve enerji ithalatı ile ürün ihracatında yapısal bir kriz olarak ele alması gerektiğini vurguladı.

Yemen’deki saldırılar, yabancı havayollarının Ben Gurion Havalimanı’na uçuşlarını geçici olarak durdurmasına ve yaygın seyahat aksaklıklarına yol açtı.

Bazı şirketler uçuşlarını süresiz askıya alarak İsrail’in hava izolasyonunu daha da derinleştirdi; bu durum turizm ve iş sektörlerini olumsuz etkiledi. Yemen’den gelen füzeler ve insansız hava araçları İsrail topraklarını hedef aldıkça, halk üzerinde doğrudan psikolojik etkiler oluşuyor.

Sık sık çalan hava saldırısı sirenleri, aileleri her an sığınaklara kaçmak zorunda bırakıyor. Özellikle büyük şehirlerde kaygı ve panik hissi artarken, günlük yaşam, ekonomik ve sosyal faaliyetler ciddi biçimde etkileniyor.

Kanal 12’nin bu raporu, İsraillilerin güneyde Ramon Havalimanı’nın doğrudan vurulduğu ve geçen ay Eylat’taki iki turistik otele düzenlenen drone saldırılarının ardından geldi.

Bu saldırılar onlarca kişinin yaralanmasına yol açtı. İbranice medya, Eylat’ı artık bir eğlence ve yaz tatili cenneti değil, çatışmanın ön cephesi olarak tanımlıyor. Bazıları bu olayın İsrail ordusu ve güvenlik teşkilatının kararlı adımlar atmasına yol açacağını umarken, diğerleri huzurun simgesi olan Eilat’ın giderek bir çatışma alanına dönüştüğünü düşünüyor.

Turizm sektöründe yaşanan kayıpların yanı sıra, Eilat sakinleri ve işletme sahipleri, Yemen İHA saldırılarının ekonomik ve psikolojik etkileriyle mücadele etmeye devam ediyor.

Son saldırının üzerinden zaman geçmesine rağmen, İbrani medyası Eilat’daki sakinlerin ve turistlerin ifadelerini belgelemeyi sürdürüyor; bu durum korku ve hayal kırıklığını bir arada yansıtıyor.

Maariv gazetesine konuşan bir İsrailli, Netanyahu’yu tüm iyilikleri mahvetmekle suçlayarak liderliğe duyduğu hayal kırıklığını ve güvensizliğini dile getirdi.

Eylat’ın, biraz huzur ve sükunet arayan sakinler için bir sığınak olduğunu belirten kişi, artık durumun burada bile tehlikeli hale geldiğini vurguladı:

“Netanyahu, Eylat’ı Sderot’a çevirdi; artık bildiğimiz şehir değil.”