
YDH - Hizbullah Dış İlişkiler Sorumlusu Şeyh Halil Rızk, ABD’nin İsrail’e sağladığı silah ve askeri teçhizat nedeniyle bölgedeki tüm şiddet olaylarının birincil sorumlusu olduğunu söyledi.
Rızk, “Bizim en büyük ve en açık düşmanımız Amerika’dır. Her damla kandan Amerika sorumludur. İmam Humeyni’nin ifadesiyle, Amerika büyük şeytandır; suçun kaynağı Amerika’dır” diye konuştu.
El-Menar kanalının haberine göre Şeyh Rızk, bu açıklamaları Hizbullah’ın Haruf kasabasında Abbas Karki (Hac Ebu Cihad) için düzenlediği anma etkinliğinde yaptı.
Törene çok sayıda siyasetçi, sivil toplum temsilcisi, Karki'nin yakınları ve bölge halkı katıldı.
Konuşmasında bazı Lübnanlı siyasetçilerin ve devlet yetkililerinin tutumunu eleştiren Rızk, “Söylemleri tamamen İsrail’in söylemlerini yansıtıyor; adeta bu düşmanın adına konuşuyorlar” dedi.
Rızk, bu kişilere yönelik eleştirilerini şu sorularla sürdürdü:
“Bu kişilerin amacı ne? İsrail’in söylemlerini savunmak için mi kendilerini bu kadar öne atıyorlar? Bu mudur sizin Lübnanlılığınız? Bağımsız ve özgür Lübnan dediğiniz bu mu?”
İsrail’in saldırılarını görmezden gelerek sorumluluğu direnişe yükleyenlere de tepki gösteren Rızk, “Bu düşmanın işlediği suçları görmezden gelen, her günkü saldırılarını yok sayıp, tüm suçu direnişe atarak düşmanı aklayanlara bu mantık yakışıyor mu?” ifadesini kullandı.
Şeyh Rızk, devlet içindeki bazı yetkililerin İsrail’in çıkarlarına hizmet eden kararlar aldığını ve bu kararların halkı doğrudan etkilediğini belirtti.
Rızk, Merkez Bankası Başkanı ile Adalet Bakanının aldığı kararların “Amerika'nın talimatları doğrultusunda” olduğunu vurguladı.
Rızk, eleştirilerini şöyle detaylandırdı:
“Yeniden imar ve halkın yanında durmak bu kişilerin görevi değil mi? Buna karşın düşmanla aynı safta duruyorlar. Farkında değillerse durum vahim, farkındalarsa daha da vahim.”
Hizbullah’ın direniş çizgisinde kararlı olduğunu vurgulayan Rızk, “Şehitlerimizin kanı ve fedakarlıklarıyla dimdik ayaktayız. Düşmana karşı irademizden ve kararlılığımızdan taviz vermeyiz” dedi.
Rızk, direnişe muhalif çevrelere de “Bırakın savaşalım ama sırtımızdan vurmayın. Cephede Allah’a söz vermiş adamlar var” sözleriyle seslendi ve ekledi: “Düşmanın vahşetini savunmayın, ona gerekçe üretmeyin. Lübnanlı olarak adalet ve hakkaniyetin yanında durun.”
Konuşmasının sonunda Lübnan devlet kurumlarının halka yönelik görevlerini yerine getirmesi gerektiğini belirten Rızk, “Devletin bütün kurumları halkı korumak, zulmü ve saldırıları ortadan kaldırmak, yeniden imara katkı sunmak zorunda” diye konuştu.
Uluslararası kuruluşların rolünü de sorgulayan Rızk, “Uluslararası kararlar hep yüceltiliyor ama insan hakları için ne yaptılar? Çoğu zaman suçlu tarafı aklayan kararlar üretiyorlar” dedi.
Rızk, sözlerini “Biz, atalarımız ve dedelerimiz gibi uzun bir yolun yolcusuyuz ve karşımızdaki düşmanla mücadeleye ancak ya zaferle ya da şehadetle son vereceğiz” diyerek tamamladı.