YDH - Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro, ABD Başkanı Donald Trump ve Dışişleri Bakaın Marco Rubio’ya seslenerek, onları yerli halklara ait “kartal ve kondor” efsanesini hatırlatarak uyardı.
Petro, halka hitap ettiği bir miting sırasında, kartalın kondora saldırması halinde nesillerdir uyuyan jaguarın uyanacağını anlatan efsaneye atıfta bulundu.
Kolombiya lideri, ülkesinin ABD'nin iç işlerine karışması durumunda buna yanıt vermeye hazır olduğunu vurguladı.
Petro, efsaneyi şu sözlerle aktardı:
“Bir gün gelecek, kartal kondora saldıracak ve onu öldürmeye çalışacak. O zaman kuşaklar boyunca uyuyan jaguar uyanacak.”
Konuşmasına devam eden Petro, uyarısını doğrudan Trump ve Rubio’ya yöneltti:
“Efsaneye göre, atamız jaguar, kartal kondora saldırmaya cüret ederse uyanır. Doğru mu bilmem ama eğer öyleyse, Rubio’ya ve Trump’a şunu söylerdim: Dikkat edin, siz Kurtarıcıların Karayip Denizi’ni aşıyorsunuz. Dikkat edin, siz Bolivar’ın yurdunun işlerine karışıyorsunuz.”
Petro, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dikkatli olun, çünkü Karayip Denizi’nde kasırgalara alışkın halklar yaşıyor ve onlar bir kasırga gibi özgürlüğüne kavuşabilir. Jaguarı uyandırmayın.”
Petro, Kolombiya topraklarında mızraklı köylü ordularının geçmişte İspanya Kralı’nın ordusu ve Fransız ordusu da dahil olmak üzere “dünyanın en güçlü ordularını” yendiğini hatırlattı.
Kolombiya, 1819 yılında İspanya’dan bağımsızlığını kazanmıştı. Ülke Fransa’yla doğrudan savaşmamış olsa da, 1697’de Jean-Bernard de Pointis komutasındaki Fransız birlikleri, o dönemde İspanyol sömürgesi olan ve bugün Kolombiya sınırlarında yer alan Cartagena de Indias kentine saldırmıştı.
Cartagena Seferi olarak bilinen bu olay, Dokuz Yıl Savaşı’nı sonlandıran Ryswick Antlaşması öncesindeki son büyük Fransız-İspanyol çatışmasıydı.
Bununla birlikte Petro, tarafların anlaşmazlıkları diplomasi yoluyla çözebileceğini de belirtti:
“Yüz yüze konuşalım ama eşitler önünde diz çökmeyelim; çünkü eğer buna cüret ederlerse burada uyanan, kudretli bir jaguar bulacaklar ve tarih yalnızca Güney Amerika’daki hür ülkelerde değil, tüm gezegende ve tüm insanlık için kökten değişecektir.”
Son dönemde ABD ile Kolombiya arasındaki ilişkilerde gerilim yükseliyor. Washington yönetimi, Petro’nun politikalarının ve açıklamalarının iki ülke arasındaki müttefiklik bağlarını zayıflattığını düşünüyor.
Donald Trump, birçok kez “ABD’ye uyuşturucu taşıyan” Kolombiya gemilerini yok ettiklerini iddia etmişti.
Geçen ayın ortasında Trump, Petro’yu Kolombiya’daki uyuşturucu ticaretini teşvik etmekle suçladı ve ABD’nin artık bu ülkeye mali yardım göndermeyeceğini açıkladı.
Bu açıklamadan kısa bir süre önce ise “ABD’ye doğru ilerleyen dev bir denizaltının imha edildiğini” ve denizaltının fentanil gibi uyuşturucularla dolu olduğunu duyurmuştu.
Buna karşılık Petro, ABD’yi Kolombiya’nın karasularında egemenlik ihlali yapmakla ve uyuşturucu ticaretiyle ilgisi olmayan bir balıkçıyı öldürmekle suçladı.
Bu gelişmelerin ardından ABD Hazine Bakanlığı, Kolombiya’dan gelen uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadeleyi gerekçe göstererek Devlet Başkanı Petro, eşi, oğlu ve Kolombiya İçişleri Bakanı’na yaptırım uygulama kararı aldı.
Petro ise uyuşturucu akışına karşı aktif mücadele yürüttüğünü vurgulayarak, ABD’nin kendisine yaptırım uygulamasına rağmen “bir adım bile geri atmayacağını” söyledi.