
YDH - Filistinli direniş örgütleri ve siyasi gruplar, ABD'nin Gazze Şeridi'nde uluslararası bir güç kurulması için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde oylamaya sunmayı planladığı karar tasarısının tehlikeleri konusunda uyarıda bulundu.
Gruplar, bu tasarının "Gazze'ye uluslararası bir vesayet dayatma ve işgalci rejimin lehine taraflı bir vizyonu geçirme girişimi" olduğunu belirtti.
Gruplar, bugün yayımladıkları siyasi bir muhtırada, önerilen formülün Filistin'in ulusal kararı üzerinde dış tahakküm kurulmasına zemin hazırladığını değerlendirdi.
Muhtırada, bu durumun, "Gazze'nin yönetimini ve yeniden imarını geniş yetkilere sahip ulus-üstü bir uluslararası kuruma devrederek Filistinlileri kendi işlerini yönetme hakkından mahrum bıraktığı" ifade edildi.
Açıklamada, her türlü insani çabanın Filistin'in egemenliğine ve halkın ihtiyaçlarına saygı temelinde, yetkili Filistin kurumları aracılığıyla ve BM ile ilgili uluslararası kuruluşların denetiminde yürütülmesi gerektiği vurgulandı.
Yardımların siyasi veya güvenlik amaçlı kullanılmasından ya da Gazze'deki mevcut durumu yeniden şekillendirmek için bir araç olarak görülmesinden uzak durulması gerektiği de eklendi.
Muhtırada ayrıca, "insani yardımların yabancı bir idareye tabi bir baskı ve şantaj aracına dönüştürülmesi, bu yolla Filistin kurumlarının göz ardı edilmesi ve UNRWA'nın çalışmalarının baltalanması" tehlikesine karşı uyarıda bulunuldu.
Bu bağlamda, UNRWA’nın "mülteciler sorunu ve onların sabit hakları konusunda uluslararası bir tanık" olma rolünün korunması gerektiğinin altı çizildi.
Filistinli örgütler ve gruplar, "Gazze'nin silahsızlandırılmasına veya Filistin halkının direniş ve kendini savunma hakkına dokunulmasına ilişkin her türlü maddeyi reddettiklerini" teyit etti.
Bu hakkın "sabit ve uluslararası alanda güvence altında olduğu" ve "silah meselesiyle ilgili herhangi bir tartışmanın, işgali sona erdirmeyi, devlet kurmayı ve kendi kaderini tayin etmeyi garanti eden siyasi bir yola bağlı, ulusal bir iç mesele olarak kalması gerektiği" vurgulandı.
Muhtırada, "uluslararası güce önerilen rol" de eleştirildi ve bu rolün "doğrudan işgal ile koordinasyon yoluyla gücü fiilen işgale hizmet eden bir yapıya dönüştürdüğü" belirtildi.
Açıklamada, "kurulması halinde herhangi bir uluslararası gücün tamamen BM yetkisi ve doğrudan denetimi altında olması, münhasıran resmi Filistin kurumlarıyla koordineli çalışması gerektiği" ifade edildi.
Ayrıca, işgalin sürece dahil edilmemesi, kendisine herhangi bir yetki veya saha koordinasyonu imtiyazı verilmemesi gerektiğine dikkat çekildi.
Gücün görevlerinin "sivilleri korumak, yardımların akışını sağlamak ve güçler arasında ayrım yapmakla sınırlı kalması, ulus-üstü bir güvenlik veya idari otoriteye dönüşmemesi" gerektiği de kaydedildi.
Muhtırada, "ulusal egemenliğe doğrudan bir saldırı teşkil etmesi nedeniyle Gazze Şeridi içinde her türlü vesayet, yabancı askeri varlık veya uluslararası üs kurulmasının reddedildiği" vurgulandı.
Bölgenin yönetimi için önerilen "Arap-İslam modelinin en kabul edilebilir seçenek olduğu" ve "Gazze'ye ilişkin her türlü düzenlemenin Filistin'in özgür iradesine, toprak, halk ve dava birliğine dayanması gerektiği" açıklandı.
Filistinli örgütler ve gruplar, muhtıralarında son olarak, "İsrail'i süregelen ihlalleri nedeniyle sorumlu tutacak uluslararası denetim mekanizmalarının kurulması" çağrısında bulundu.
Ayrıca, Gazze geçişleri üzerindeki kontrolü sonucu "sivillerin güvenliği ve halkın aç bırakılmasından" İsrail'in sorumlu tutulması talep edildi.