
YDH - İşgal altındaki topraklarda konuşlu Amerikan karargahı, Gazze Şeridi'ni "Yeşil" ve "Kırmızı" olmak üzere iki bölgeye ayırmayı öngören kapsamlı bir plan hazırladı.
Söz konusu plana göre bu bölgeler sırasıyla İsrail ve Hamas'ın kontrolü altında bulunacak.
Hazırlanan bölünme stratejisi, İsrail kontrolündeki bölümde eş zamanlı olarak geçici nüfus merkezleri, yani konutlar kurulması süreciyle doğrudan bağlantılı ilerliyor.
Bu girişimin temel amacının Filistin direnişini bölgeden tamamen "tasfiye etmek" olduğu belirtiliyor.
Plan kapsamında, Hamas'ın kontrolündeki mevcut alanlar "Sarı Hat'tın arkası" olarak tanımlanıyor ve "Kırmızı Bölge" olarak işaretleniyor.
Diğer taraftan işgal ordusunun hakimiyet kurduğu bölgeler haritada "Yeşil" renkle gösteriliyor.
The Wall Street Journal gazetesinin haberine göre ABD yönetimi, Filistinliler için planlanan yeni geçici konutların bu "Yeşil Bölgeler" içinde inşa edilmesi konusunda ısrarcı davranıyor.
Kiryat Gat'ta bulunan Amerikan karargahı, bu amaçla mühendislik ekiplerini bölgeye sevk etti ve ekipler özellikle enkaz kaldırma çalışmalarını planlamaya başladı.
Gazeteye konuşan ABD'li yetkililer, mühendislik ekiplerinin "Yeşil Bölge" için inşaat projeleri üzerinde aktif olarak çalıştığını ifade etti.
Ekipler aynı zamanda molozların temizlenmesi ve patlamamış mühimmatın bertaraf edilmesi süreçleriyle meşgul oluyor.
Gazeteye bilgi veren aynı ABD'li yetkililere göre plan, kalıcı yeniden imar projeleri hayata geçirilene kadar bu geçici evlerin yerinde kalmasını şart koşuyor.
Bu şema kapsamında inşa edilmesi planlanan ilk nüfus merkezi, Gazze Şeridi'nin güneyinde yer alan ve İsrail işgal ordusunun neredeyse tamamen yerle bir ettiği Refah kentinde bulunuyor.
The Wall Street Journal gazetesine konuşan İsrail ve ABD kaynakları, planın henüz başlangıç aşamasında olduğunu ancak hedefin ilk nüfus kümesini burada kurmak olduğunu belirtti.
Gazete, bu Amerikan teklifinin Hamas iktidardan düşmeden Gazze'nin yeniden imarını başlatmak için muhtemelen tek yol olduğunu öne sürüyor.
Zira hiçbir potansiyel bağışçının, Hamas'ın kontrol ettiği bir bölgede yeniden imar faaliyetlerini finanse etmeyi kabul etmeyeceği değerlendiriliyor.
Arap ülkeleri ise İsrail tarafında bu tür nüfus merkezleri inşa etme planına ilişkin çekincelerini dile getirdi.
Bu ülkeler, planın Gazze'yi fiilen böleceği ve bölgeyi mutlaka Filistinli olmayan bir yönetimin kontrolüne bırakacağı gerekçesiyle mesafeli duruyor.
Mısır'ın özellikle Refah'ta bu geçici kümelerin kurulması konusunda temkinli olduğu bildirildi.
Kahire yönetimi, sahadaki durumun değişmesi halinde nüfusun Sina'ya itilmesi yönünde muhtemel bir girişimden endişe duyuyor.
Planlanan nüfus merkezlerinin güvenliğinin kim tarafından sağlanacağı konusunda büyük bir soru işareti bulunuyor.
Bu yerleşimlere sadece sivillerin girmesinin nasıl garanti edileceği konusu belirsizliğini koruyor.
Gazeteye göre ortaya atılan fikirlerden biri, halihazırda Gazze Şeridi'nde faaliyet gösteren milis güçlerinin kullanılması yönünde.
İsrailli ve Arap kaynaklar, İsrail'in bu grupları silahlandırdığını ve desteklediğini iddia ediyor.
Bununla birlikte bir ABD'li yetkili, Birleşik Devletler'in bu milisleri kullanmayı düşünmediğini net bir dille ifade etti.
Yetkili, bu grupların bazı üyelerinin suçlu olarak görüldüğünü ve iş ciddiye bindiğinde Hamas ile mücadele edecek gerekli kabiliyete sahip olmadıklarını vurguladı.
Yetkililere göre beklenti, Hamas kontrolündeki alanların zamanla daralması ve sonunda tamamen ortadan kalkması yönünde.
The Wall Street Journal haberine göre, bu aşamaya gelindiğinde Güvenlik Konseyi'nin kurulmasına yetki verdiği Uluslararası İstikrar Gücü (ISF), Filistin polisiyle birlikte Gazze'de güvenliği devralabilir.
Bu geçiş dönemi esnasında, kontrol nihai olarak bir Filistin hükümetine devredilene kadar Gazze'deki sivil yönetim ve yeniden imar çalışmalarını Başkan Trump'ın Barış Konseyi'nin denetlemesi öngörülüyor.