
YDH - Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, İsrail'in Beyrut'un güneyindeki Haret Hureyk bölgesine düzenlediği saldırının, başkenti ve Dahiye olarak bilinen güney banliyölerini yeniden hedef dairesine soktuğunu belirtti.
Berri, bu durumu "son derece tehlikeli bir gelişme" olarak nitelendirdi.
El-Menar kanalının aktardığına göre Berri, "Bu, İsrail'in herhangi bir denetimden uzaklaşarak Lübnan'ı ihlal etmeyi sürdürdüğü bir ortamda, başkenti ve banliyölerini koruyacak gerçek bir güvencenin olmadığını göstermektedir" dedi.
Saldırının niteliğinin, gelecek dönemde İsrail'in tansiyonu yükseltme ve operasyon alanını genişletme ihtimaline işaret ettiğini ifade eden Berri, buna karşılık denetleme mekanizması olarak adlandırılan komitenin ciddi bir müdahalede bulunmadığını savundu.
Berri, söz konusu komitenin, "ateşkes anlaşmasını ihlal eden İsrail ordusunu görmezden gelerek Lübnan ordusunu denetlemekle meşgul olduğunu" dile getirdi.
İsrail'in, Lübnan'daki kırılgan iç yapıdan ve siyasi bölünmelerden kendi çıkarları doğrultusunda faydalandığı uyarısında bulunan Berri, bu bağlamda Lübnan Kuvvetleri Partisi lideri Semir Caca'nın saldırıya ilişkin yorumlarını eleştirdi.
Berri, "İsrail tehlikesine karşı en önemli ve en güçlü silahımız iç cephenin sağlamlığıdır. Bu nedenle birleşik olmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var" diye konuştu.
Lübnan içinde ve dışında bazı çevrelerin, "kendi halkıyla çatışmaya sürüklenmeyi reddederek doğru bir tavır alan" orduya tepkili olduğunu belirten Berri, "Bazılarının bu milli ve doğru tercihinden dolayı orduyu ve komutanını hedef alan kışkırtmalarda bulunduğu sır değil" ifadelerini kullandı.
Mısır'ın yürüttüğü girişimin akıbetiyle ilgili bir soruya ise Berri, "Mısır Dışişleri Bakanı'nın çarşamba günü Beyrut'a yapacağı ziyarette getireceklerini bekleyeceğiz" yanıtını verdi.
Meclis seçimleri yasası etrafındaki tartışmalara da değinen Berri, "Yürürlükteki kanun neyse o uygulanacak" diyerek konuya açıklık getirdi.
Hükümetin sunduğu yasa tasarısına "ivedilik" statüsü verilmesini "nitelikli bir skandal" olarak tanımlayan Berri, seçim yasasının anayasal nitelikte olduğunu ve bu nedenle ivedilik kavramının uygulanamayacağını vurguladı.
Berri, bu tür yasaların aceleye getirilmeden, gerekli tüm zaman ayrılarak ve kapsamlı bir tartışma sürecinden geçirilerek ele alınması gerektiğini, zira konunun "iktidarın yeniden yapılandırılmasıyla" ilgili olduğunu kaydetti.
İvedilik prosedürünün tek maddelik yasalar için geçerli olduğunu, hükümetin tasarısının ise çok sayıda madde içerdiğini belirten Berri, tasarının incelenmek üzere ilgili meclis komisyonuna veya ortak komisyonlara havale edilmesi gerektiğini söyledi.
Semir Caca'nın, kendisinin "demokrasiden korktuğu" yönündeki açıklaması hatırlatıldığında Berri, ironik bir üslupla, "Ne diyeyim... Ödüm kopuyor" şeklinde yanıt verdi.
Berri ayrıca, gelecek seçimlerde oy kullanmak için kayıt yaptıran 152 bin yurt dışı seçmeninin mevcut yasaya göre yurt dışı için ayrılan 16. seçim bölgesine kayıtlı olduğunu ve dileyen seçmenlerin Lübnan'a gelerek oylarını kullanabileceğini de sözlerine ekledi.