
YDH - Hizbullah'ın Lübnan meclisindeki grubu Direnişe Vefa İttifakı, ateşkes denetleme mekanizmasına sivil bir temsilcinin atanmasını sert bir dille eleştirdi.
İttifak, hükümetin bu adımını "saldırganlığı durdurmayacak karşılıksız bir taviz" olarak tanımladı.
Haftalık olağan toplantısının ardından yazılı bir açıklama yayımlayan İttifak, atama kararını otoritenin işlediği "yeni bir hata" olarak nitelendirdi.
Açıklamada, "Lübnan makamlarının çatışmaların durdurulmasını denetleyen mekanizma komitesine sivil bir üye ataması, otoritenin bir başka düşüşüdür. Bu adım, sivillerin katılımını çatışmaların tamamen durmasına bağlayan önceki resmi pozisyonlarla da çelişmektedir" denildi.
İttifak, Lübnan devletinin attığı bu adımın sahada bir karşılığı olmayacağını vurguladı.
Metinde, "Devlet, saldırıları durdurmayacak bedelsiz bir taviz verdi. Zira İsrail, ABD'nin koruması ve desteğiyle Lübnan'ı ateş altında tutmak istiyor" ifadeleri yer aldı.
Lübnan hükümetine çağrıda bulunan İttifak, "hızlanan tavizlerin" frenlenmesi gerektiğini vurguladı.
Açıklamada, düşman İsrail'in anlaşmaya uymasının ön şart olarak koşulması gerektiği belirtildi. İttifak, İsrail ihlallerinin binlere ulaştığını, yüzlerce vatandaşın şehit olduğunu ve kamu ile özel mülklerin büyük zarar gördüğünü hatırlattı.
Toplantının gündeminde medya organlarının yayın politikaları da geniş yer tuttu. Bazı çevrelerin ve şahsiyetlerin düşman İsrail ile uzlaşmacı bir dil kullandığı ve İsrail'in suçlarını meşrulaştırmaya çalıştığı öne sürüldü.
İttifak, İsrail sözcülerine platformlarını açan ve onların söylemlerini yayan kuruluşları eleştirdi. Bu tutumun, Lübnan yasalarına göre "resmi düşmanla ilişki kurmak" anlamına geldiği ve yasaların açık ihlali olduğu savunuldu.
Enformasyon Bakanlığı, Ulusal Medya Konseyi ve yargı organları göreve çağrıldı.
Açıklamada, "Ulusal duruşun temellerini sarsan, bölünmeleri derinleştiren ve düşmanı saldırılarını artırmaya teşvik eden bu medya başıboşluğuna karşı derhal harekete geçilmeli" denildi.
Ayrıca ABD'nin dünya genelindeki "kabadayılık ve korsanlık" olarak nitelenen eylemleri kınandı ve bu politikaların uluslararası barış üzerindeki risklerine dikkat çekildi.
Ekonomi başlıklarını da değerlendiren İttifak, Bütçe ve Maliye Komisyonu'nun İsrail saldırılarında yıkılan bölgelerin yeniden imarı için kaynak ayırmasını memnuniyetle karşıladı.
Bu adımın, tahsis edilen miktardan bağımsız olarak devletin sorumluluk üstlenmesi açısından kritik olduğu vurgulandı. Sınır köylerindeki vatandaşların barınma ihtiyaçlarının karşılanmasının ve yıkılan evlerin inşasının devletin bir görevi olduğu belirtildi.
Görüşmeleri süren 2026 bütçe tasarısına da değinildi. Kamu sektörü çalışanlarının maaşlarının düzeltilmesi, yardımlar ve üretim ödeneklerindeki adaletsizliklerin giderilmesi talep edildi.
İttifak, özellikle emeklilik maaşları ve tazminat haklarındaki "haksız ve gerekçesiz" farkların ortadan kaldırılmasını istedi.
Son olarak hükümetin, Lübnan Üniversitesi öğretim üyelerinin kadro sorunlarını (tam zamanlı çalışma dosyası) bir an önce çözmesi gerektiği ifade edildi. Bu adımın, akademik kurumun işleyişini korumak ve üniversitenin çıkarlarını dar hesaplardan uzak tutmak için şart olduğu kaydedildi.