YDH- Irak Hizbullah Tugayları, bugün yaptıkları açıklamada, devlete silah verilmesinin kısıtlanması yönündeki tartışmaların, ülkedeki tüm işgal güçleri çekilmeden gündeme alınamayacağını ortaya koydu.
Tugaylar açıklamasında, halka, toprağa, ulusal egemenliğe ve kutsal mekânlara sahip çıkmak amacıyla kendilerine emanet edilen silahların, bu hedefler tam anlamıyla gerçekleştirilmeden geri alınmasının meşru olmadığını vurguladı.
Bu yönde karar alanların, bunun kendi kişisel tercihleri olduğunu kabul etmeleri gerektiğini belirten Tugaylar, söz konusu silahların sahiplerine değil, emanet edildikleri mücadeleye ait olduğunun altını çizdi.
Açıklamada, bu silahları geri vermek isteyenlerin, onları asıl kaynağına iade etmesi gerektiği ifade edilirken; aynı zamanda bu “onurlu yolda sebat etmeye inananlar” için eylem kapısının açık bırakılmasının daha doğru olacağı belirtildi.
Irak Hizbullah Tugayları, bu tutumun Irak’taki dini mercilerin yaklaşımıyla da örtüştüğünü vurguladı.
Açıklamada, egemenliğin tesis edilmesi, ülkenin güvenliğinin tam olarak kontrol altına alınması ve her türlü yabancı müdahalenin önlenmesinin, silahların yalnızca devlete ait olması yönündeki tartışmaların ön koşulu olduğu ifade edildi.
“Direniş meşru bir haktır ve silahlar direnişçilerin elindedir” denilen açıklamada, hükümetle herhangi bir uzlaşma veya diyalog sürecinin ancak tüm işgal güçlerinin, NATO unsurlarının ve NATO üyesi devletlerin ordularının Irak’tan tamamen çekilmesinden sonra mümkün olabileceği kaydedildi.
Ayrıca, halkın ve kutsal mekânların, HTŞ ve Peşmerge unsurlarının oluşturduğu tehditlere karşı güvence altına alınmasının da vazgeçilmez bir şart olduğu belirtildi.
Bu gelişmelerin ardından, Irak Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan da konuya ilişkin bir açıklama yaptı.
Zeydan, silahlı grupların devlete silah verilmesinin kısıtlanması yönündeki çağrılara verdikleri yanıta değinerek, hukukun üstünlüğünün sağlanması, silahların devlet denetiminde tutulması ve askeri müdahaleye duyulan ulusal ihtiyaç ortadan kalktıktan sonra siyasi sürece geçilmesi yönündeki tavsiyelerine olumlu karşılık veren grup liderlerine teşekkür etti.
Son iki gün içerisinde İmam Ali Tugayları, Asaib Ehl-i Hak Hareketi ve Ensarullah el-Evfiya fraksiyonu, devlete silah verilmesinin sınırlandırılması çağrısına katıldıklarını kamuoyuna duyurdu.
Koordinasyon Çerçevesi içinde yer alan Bilgelik Hareketi Partisi’nin lideri de dün yaptığı açıklamada, silahların yalnızca devletin kontrolünde olması gerektiğini savundu.
Parti lideri, silahların ülkedeki siyasi karar alma süreçleri üzerinde bir baskı ve yönlendirme aracı olarak kullanılmaması gerektiğini özellikle vurguladı.