Ateşkesle birlikte Gazze'de fiili işgal derinleşti

21 Aralık 2025

Yeni uydu görüntüleri, ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından İsrail güçlerinin Gazze’de yeni askeri karakollar kurduğunu, mevcut mevzileri genişlettiğini ve kontrol alanlarını kalıcı biçimde tahkim ettiğini ortaya koyuyor.

YDH- İsrailli mimar ve akademisyen Eyal Weizman tarafından kurulan, merkezi Londra’da bulunan Forensic Architecture adlı çok disiplinli araştırma grubunun çalışması, cumartesi günü Drop Site News tarafından yayımlandı.

Araştırmaya göre, “ateşkesin 10 Ekim’de yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail’in Gazze içinde en az 13 yeni askeri karakol inşa ettiği”, buna paralel olarak “mevcut 48 karakolun genişletilmesi ve tahkim edilmesinin hızlandırıldığı” tespit edildi.Araştırma bulguları, İsrail güçlerinin yalnızca geçici askeri mevzilerde bulunmadığını, aksine “uzun vadeli kontrolle uyumlu biçimde toprak üzerinde fiziksel değişiklikler gerçekleştirdiğini” ortaya koydu.

“Sarı hat”ın doğusunda yoğun askeri ağ

10 Ekim–2 Aralık tarihleri arasındaki uydu görüntülerine dayanan analiz, rejimin ateşkes kapsamında kısmi geri çekilme sınırı olarak tanımlanan “‘sarı hat’ın doğusunda yoğun bir askeri altyapı ağı oluşturduğunu” gösterdi. Araştırmacılar, İsrail güçlerinin şu anda “Gazze’nin yarısından fazlasını kontrol ettiğini” ve bu kontrolü “inşaat ve yıkım faaliyetleri yoluyla genişletmeyi sürdürdüğünü” belirtti.

Forensic Architecture’a göre Siyonist rejim, “Gazze içindeki askeri karakolları İsrail içindeki askeri üsler, yollar ve yasa dışı yerleşimlerle birbirine bağlayan yol ağlarını genişletti.” Bu durumun, Gazze’deki işgal edilen alanlar ile işgal altındaki Filistin toprakları arasında “lojistik bütünleşmeyi güçlendirdiği” ifade edildi.

Araştırmada ayrıca, “Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’ta yeni bir yol inşasının sürdüğü”, bu yolun rejimin “Magen Oz askeri koridorunu tamamen rejimin kontrolündeki alanlardan geçecek şekilde yeniden yönlendirdiği” kaydedildi.

Yıkım ve inşa birlikte ilerliyor

Raporda, askeri genişlemenin “özellikle Han Yunus’un doğusunda ve Refah dahil güney Gazze’nin diğer bölgelerinde Filistinlilere ait mülklerin sistematik biçimde yıkılmasıyla birlikte yürütüldüğü” belirtildi.

Ateşkesten önce yıkılmamış olan binaların ateşkes sonrasında tahrip edildiği, aynı bölgelerde “yeni askeri karakolların ve askeri yolların inşa edildiği” aktarıldı.

Raporda yer verilen bir vaka çalışmasında, “Gazze’nin kuzeyindeki Cibaliya’da kurulan yeni bir İsrail karakolu” ele alındı. Buna göre, “yoğun nüfuslu bir çadır alanı söküldü ve çevredeki binalar yerle bir edildi.”

Uydu görüntüleri ve saha fotoğrafları, “‘sarı hat’ın doğusunda, zorla yerinden edilen Filistinlilerin bulunduğu alanlara bakan yüksek noktalarda yolların, büyük askeri setlerin ve yeni yapıların inşa edildiğini” ortaya koydu.

“Geri dönülmez fiili durumlar”

Birleşmiş Milletler’de görev yapmış eski bir yetkili ve İsrail-Filistin meseleleri üzerine uzman analist olan Muin Rabbani, bulguların “İsrail’in sahada geri dönülmez fiili durumlar yaratmaya dayalı tarihsel yaklaşımıyla örtüştüğünü” söyledi.

Rabbani, Drop Site News’e yaptığı açıklamada, Tel Aviv’in “uluslararası baskının azaldığı ya da siyasi maliyetlerin yönetilebilir görüldüğü anlarda kalıcı hale gelen kademeli adımlar izlediğini” ifade etti.

Trump planı ve sahadaki fiili durum

ABD Başkanı Donald Trump’ın sözde 20 maddelik Gazze planına bağlı ateşkesin ilk aşaması kapsamında, İsrail güçlerinin “sarı hat”a çekilmesinin öngörüldüğü, Washington ve daha sonra İsrail ordusu tarafından yayımlanan resmi haritalara göre bu durumda “Gazze’nin yüzde 53 ila 58’inin İsrail kontrolünde kalacağı” belirtildi.

Ancak Forensic Architecture, ateşkesten bu yana Siyonit rejimin, “kendi haritalarında gösterilen ‘sarı hat’ın batısına en az 27 fiziksel işaret yerleştirerek ilave topraklara el koyduğunu” tespit etti.

Trump’ın planında, İsrail’in “Gazze’yi işgal etmeyeceği ya da ilhak etmeyeceği”, güçlerin ise ilerleyen aşamada bir “Uluslararası İstikrar Gücü”nün görevi devralmasıyla geri çekileceği iddia ediliyor.

Kalıcı varlık işaretleri

Araştımada, “karakolların genişletilmesi, yol ağlarının bütünleştirilmesi ve Filistin mahallelerinin yıkımının sürdürülmesi yoluyla Siyonist rejimin geçici ‘güvenlik önlemleri’nin ötesine geçen bir varlık tesis ettiği” sonucuna varıldı.

Araştırma, bu adımların, “Gazze’de sahada kalıcı bir rol üstlenilmesine işaret ettiğini” ortaya koydu.