
YDH- İsrail kamu yayıncısı “Kan” kanalinin haberine göre, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun ofisi, gerekli güvenlik soruşturmaları tamamlanmadan yeni sözcüler atadı.
Haberde, bu durumun “ciddi bir güvenlik ihlali” olduğu vurgulanırken, işgal hükümetinin iç çevrelerinde “derin endişelere” yol açtığı belirtildi.
Olağanüstü önlemler devreye alındı
Skandalın ortaya çıkmasının ardından ofiste olağanüstü tedbirler uygulamaya konuldu. Yeni atanan her temsilciye neredeyse sürekli görev yapan bir kişisel güvenlik görevlisi tahsis edildi.
Güvenlik görevlilerinin, yalnızca Netanyahu’nun ofisi içinde değil, işgal altındaki Kudüs’te bulunan tüm başbakanlık binası boyunca personele eşlik ettiği aktarıldı.
Bilgisayar kullanımı ve hareketler takip altında
Habere göre denetim, bilgisayar kullanımını da kapsadı. Güvenlik görevlilerinin, “gizli bilgilerin sızdırılmasını önlemek” amacıyla çalışanların bilgisayar başındaki faaliyetlerini yakından izlediği bildirildi. Koridorlardaki hareketlerin de takip edildiği, bazı durumlarda personelin “tuvalet ziyaretlerinde dahi” refakat edildiği aktarıldı.
"Kan", söz konusu kişilere gerekli güvenlik izinlerinin ancak görevlerine başladıktan aylar sonra verildiğini belirtti. Güvenlik onaylarının geriye dönük olarak uygulandığı ve gecikmeli soruşturma süreçlerinin ardından tamamlandığı ifade edildi.
Siyasi sözcünün rolü tartışma yarattı
Haberde, en az bir vakada bu adımların Netanyahu’nun siyasi sözcüsü Ze’ev Agmon’un bilgisi ve onayıyla atıldığı kaydedildi. Agmon’un, dosyada adı geçen kadın sözcülerden birinin atanmasına ilişkin resmi bir açıklama da yayımladığı belirtildi.
Haberde ayrıca, halen Netanyahu’nun sözcülüğünü yapan Agmon’un, Başbakanlık Ofisi Genel Sekreterliği görevine getirilmesinin beklendiği aktarıldı. Bu atamanın, mevcut Genel Sekreter Tsahi Braverman’ın yerine yapılacağı, ancak “beklenmedik bir gelişme” yaşanması halinde planın değişebileceği ifade edildi.
Bu gelişmeler, Agmon’u, tartışmalı atama sürecindeki rolü nedeniyle kamuoyunda yeniden gündemin merkezine taşıdı.