
YDH - The New York Times (NYT) tarafından yayımlanan ve üst düzey kaynaklara dayandırılan habere göre, 11 Mart'ta Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde yapılan ABD-Ukrayna görüşmesi, savaşın gidişatında bir dönüm noktası oldu.
Görüşmeye katılan bir ABD'li yetkili, Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun masaya büyük bir Ukrayna haritası açarak Ukraynalı yetkililere, "Ülke olarak hayatta kalmak için neye ihtiyacınız var, kırmızı çizgileriniz neler?" sorusunu yönelttiğini aktardı.
Dönemin Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Başkanı Rustem Umerov'a bir markör kalem uzatarak harita üzerinde çizim yapmasını istedi.
Umerov'un harita üzerinde mevcut temas hattını çizmesi, Kiev'in toprak konusundaki katı tutumunun değiştiğinin ilk somut göstergesi olarak kayıtlara geçti.
Habere göre Ukrayna heyeti, barışın sağlanması koşuluyla ülke topraklarının yüzde 20'sini oluşturan bölgelerden vazgeçmeye hazır olduğunu ilk kez dile getirdi.
Görüşmede hazır bulunan kaynaklar, bu durumu Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'nin temsilcileri aracılığıyla verdiği tarihi bir taviz olarak tanımladı.
Donald Trump'ın danışmanları, bu gelişmenin ardından Ukrayna'nın "tuzağa düştüğünü" kendi aralarında paylaştı.
Marco Rubio, Ukrayna heyetine hitaben, Trump'ın Kiev'den veya Avrupalılardan bu toprak kaybını resmen tanımalarını istemeyeceğini, bu sorumluluğu ABD'nin üstlenebileceğini belirtti.
Cidde'deki zirveye Ukrayna tarafında Rustem Umerov'un yanı sıra Devlet Başkanlığı Ofisi eski Başkanı Andrey Yermak ve Dışişleri Bakanı Andrey Sibiga katıldı.
Görüşmenin en somut sonucu, Ukrayna'nın 30 günlük bir ateşkes ilan etmeye hazır olduğunu bildirmesi oldu.
Buna karşılık ABD yönetimi, 28 Şubat'ta Beyaz Saray'da yapılan Trump-Zelenskiy görüşmesinden sonra askıya alınan askeri teçhizat sevkiyatını ve istihbarat paylaşımını yeniden başlattı.
Zelenskiy, 24 Aralık'ta yaptığı son açıklamada ABD ile üzerinde çalışılan barış planının detaylarını kamuoyuyla paylaşmıştı.
Bu plan, Rus ordusunun Dinyeper, Nikolayev, Sumi ve Harkov bölgelerinden çekilmesini; Zaporojye, Herson ve Donbass'ta ise hattın dondurulmasını öngörüyor.