ABD ile anlaşma ve Irak'ın güvenlik sorunu

01 Ocak 1970

YDH- Londra’da yayımlanan el-Kudsu’l- Arabi gazetesi, gazetenin görüşü olarak yayımladığı makalede Irak hükümetinin ABD ile anlaşmayı imzalamasından sonra ülkede büyük güvenlik sorunlarının yaşanabileceğini belirtiyor.

YDH- Londra’da yayımlanan el-Kudsu’l- Arabi gazetesi, gazetenin görüşü olarak yayımladığı makalede Irak hükümetinin ABD ile anlaşmayı imzalamasından sonra ülkede büyük güvenlik sorunlarının yaşanabileceğini belirtiyor.

 

 

150 bin Amerikan askerinin ve Amerikan üslerinin 2011 tarihli çekilme operasyonuna kadar Irak'ta kalmasını onaylayan güvenlik anlaşması Amerika ve Irak hükümeti arasında imzalanmış bulunuyor. Şimdi top parlamentoya atılmış durumda.

 

 

Bu süreçte Maliki hükümetinin seçenekleri çok kısıtlı idi, bunun yanında güvenlik anlaşmasının imzalaması Irak içerisinde kamplaşmalara neden olmakla birlikte, İran ve Suriye gibi anlaşmaya muhalefet eden komşu ülkelerin de karşı çıkması ile yüzleşmek zorunda kalacak.

 

 

Anlaşmanın reddedilmesi ise Bush yönetimini karşısına almak anlamına geliyor. Çünkü 700 milyar dolarını, 300 küsur seçkin askerini ve binlerce askerini kaybeden Başkan Bush'un bunları heba etmesi pek makul görünmüyor.

 

 

Bu kadar bedel ödeyerek orada bulunan bir yönetimin kendi himayesi ile yönetime gelmiş olan bir hükümetin kendisinin oradaki mevcudiyetini engelleme girişimine kayıtsız kalacağı düşünülemez.

 

 

Maliki, Amerika ile bir noktaya kadar rekabet ederken diğer taraftan da onun gazabından çekinmekte. Bu meyanda Amerikan'ın kendisini himaye etmeyi bırakması veya mali destek kesintisi gibi tehditler ile gözünü korkutması da meyvelerini vermiş görünüyor.

 

 

Zira hükümet üzerindeki desteğin kesilmesi hükümetin çöküşü yani kırmızıçizgideki birçok siyasetçi ve vekilin kaçması ve işgalden önce meskûn bulundukları ülkelere dönmesi anlamına geliyor.

 

 

Ancak güvenlik anlaşmasının imzalanması yönünde eğilim gösterilmesi de beraberinde bir takım sorunları getirecek. Bu sorunların en barizi İran'ın itirazı olacaktır. Nitekim Maliki, İran nüfuzunun parlamentonun her tarafında çok yoğun olarak mevcut olduğunu bilmektedir. Hatta Irak'ta İran'dan aldığı emirlere göre hareket eden milis gurupları bile bulunuyor.

 

 

Belki de Maliki ve ekibinin şu an uğraşması gereken en önemli mesele, güvenlik anlaşmasının parlamentoda nasıl oylanacağı ve BM'nin Amerikan kuvvetlerinin Irak'taki varlığına müsaadesinin sonu olan bu sene sonundan evvel kabul edilmesidir.

 

 

Güvenlik anlaşması birçok durağa uğrayarak yoluna devam etti. Bunlardan ilki büyük dini mercii Seyyid Ali Sistani'nin bu anlaşmaya sesini çıkaramaması oldu. Arkasından güvenlik anlaşması Irak halkı için “Amerika'nın Irak'tan çekilme anlaşmasına” dönüştü.

 

 

Bu noktada Irak halkının büyük kısmı bu anlaşma ile Amerika'nın Irak'tan çekileceği yönünde bir kanıya kapıldı. Sonuncusu ise Amerikalıların anlaşma üzerinde Maliki ve ekibinin yaptığı değişikliklere “evet” demesi oldu. Bütün bu saydıklarımızı anlaşmaya ruh vermiş ve canlandırmıştı.

 

 

Amerikan yönetimi defalarca anlaşmanın özünde bir değişikliğe gidilmeyeceğini, her ne şekilde olursa olsun askerlerinin Irak yargısı tarafından yargılanmasına izin verilmeyeceğini belirtti. Ayrıca Irak'ın herhangi bir komşu ülkeye (Suriye ve İran gibi) saldırı anında üs olarak kullanılma imkânının reddedilmesinin söz konusu olamayacağını da defalarca belirtti.

 

 

Irak hükümeti (Basın yayın organlarını dışarıda tutacak olursak) Irak üzerinden Suriye'nin Bukmal bölgesine yapılan saldırıya kesinlikle müsaade etmedi. Hatta her ne kadar bu işe engel olamayacağı ve itiraz edemeyeceği yönünde bir kanı olsa da bu işe kesinlikle karşı çıktı, kabullenmedi.

 

 

Maliki bu surette belki de Amerikan idaresini arkasına alıyor olabilir; ancak Sadr gurubu gibi Irak'ta etkin gurupları karşında bulacaktır. Aynı zamanda Amerika'nın varlığını bölgede istemeyen kuvvetli Arap devletlerini karşısında bulacaktır. Tabi karşısına alacağı İslami direniş hareketlerini burada zikretmiyoruz.

 

 

Maliki'yi zor günler bekliyor. Belki de birden olmayacak ama Irak şiddet olaylarına sahne olacak. En başta Bağdat… Iraklıların uzun süredir beklediği sükûnet ve istikrar işaretleri toz duman altında kaybolacak belki.

 

 

Çeviren: Emrah Kekilli

 

http://www.alquds.co.uk/index.asp?fname=today16qpt95.htm&storytitle=ffاتفاقية%20عراقية%20ملغومةfff&storytitleb=رأي%20القدس&storytitlec=