Siyasi tansiyonu hiç düşmeyen Kerkük’te yaşayan etnik gruplar arasındaki gerginlik devam ediyor.

Irak’ta aktif siyasi gruplar ve Birleşmiş Miletler, Kerkük sorunu için çeşitli arayışlar içine girerken kentteki siyasi sürtüşmeler bir türlü bitmek bilmiyor.

Kerkük Vali Yardımcısı Arap asıllı Rakan Sait el-Cuburi Irak’ta Arapça yayın yapan Radyo SAWA’ya verdiği demeç, siyasi gündeme bomba gibi düştü.

El-Cuburi, Kerkük’te Başbakan emriyle kurulan Irak ordusuna ait 12. Tugay ile Kürt peşmergesi arasında her an çatışma bir çatışmanın çıkabileceğini söyledi ve Kerkük’teki ABD güçlerinin Kürtlerin tarafını tutuğunu ifade etti.

Arapların bu iddiasına Kürtlerin cevabı gecikmedi. Aynı İnternet sitesine bir demeç veren Kuzey Irak Peşmerge sorunlusu Cebbar Yaver, Irak ordusu ve Kürt peşmergesi arasında bir sürtüşme olmadığını söyledi.

Kerkük’teki yetkililer basın araclığıyla söz düellosu yaparken ABD’deki siyaset uzmanlarından bir uyarı geldi.

ABD’nin önde gelen güvenlik uzmanlarından Prof. Gareth Porter, Kerkük ve civarında bulunan bölgelerde Arap-Kürt gerginliğinin sürmesi durumunda Irak ile ABD arasında imzalanan güvenlik anlaşmasına, Kerkük ve Musul illerinde daimi üsler kurulmasına ilişkin bir madde ekleyebileceklerini iddia etti.

Kerkük’ün Irak’ın istikrara kavuşmasının anahtarı olduğu vurgulanıyor. Bu sorunun herkesi razı edecek bir şekilde çözülmesi için çok çaba harcanıyor. Kentteki otoritenin tüm gruplar arasında eşit bir şekilde paylaşılması ve anayasal kurullar kapsamında bir çözüm bulması yönünde hareket ediliyor.

Ancak Kerküklülerin, akıllarda hala soru işaretleri var:

Bu çabalar Başarlı olacak mı? Kürtler Kerkük’e özel bir statü kazandırılması yönündeki formülün hayata geçirilmesine fırsat verecekler mi?

Türkmenler ve Araplar, Kerkük’ün Kuzey bölgesine bağlaması durumumda susacaklar mı?

Bu sorulara ilişkin somut cevaplar verilmedikçe kentteki gerginliklerin tırmanması kaçınılmaz gözüküyor. Nitekim şimdiden Kerkük’te tehlike çanlarının sesi işitiliyor.