YDH- El-Meyadin'e göre, Ensarullah Hareketi Siyasi Bürosu, Yemen'e yönelik son Amerikan-İngiliz saldırısının cevapsız kalmayacağını açıkladı.
Ensarullah'ın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“Yemen'e yönelik Amerikan-İngiliz hava saldırıları korkakça bir saldırganlık ve Yemen'in egemenliğinin açık bir ihlali olmasının yanı sıra tüm uluslararası yasa, norm ve sözleşmelerin de açık bir ihlalidir.”
Ensarullah şunu vurguladı:
“Saldırgan hava saldırıları, Yemen'i, ABD tarafından desteklenen İsrail küstahlığına karşı Gazze ve Lübnan ile destek ve dayanışmasını sürdürmekten alıkoymayacaktır.”
Direniş örgütüne göre son saldırı, İsrail ve Amerika'nın Filistin, Lübnan ve Yemen'e yönelik tırmanışı bağlamında ve başta Filistin meselesi olmak üzere ulusun, kutsallarının ve haklı davalarının kapsamlı bir şekilde hedef alınmasının bir parçası olarak gerçekleşti.
Ensarullah'ın açıklaması şöyle sürüyor:
“Yemen halkı Filistin'i ve Filistin davasını terk etmeyecektir, zira bu inanç, ahlak ve insanlık temeline dayanan ilkeli bir duruştur.”
İlgili bir bağlamda Hamas, Yemen'e yönelik son ABD-İngiliz saldırısını ve Suriye'ye yönelik son İsrail hava saldırılarını kınayarak her iki saldırıyı da “bölgeye yönelik saldırganlıkta Siyonist-Amerikan ortaklığının” açık bir göstergesi olarak nitelendirdi.
Perşembe günü yayınlanan bir bildiride Hamas, “ABD yönetiminin Yemen'i hedef alan devam eden suç politikalarının, Filistin halkını destekleyen haklı operasyonlarını durdurmaya zorlamayı amaçladığını” vurguladı.
“Yemen halkıyla tam dayanışma içinde olduğunu” ifade eden grup, Ensarullah'ı ‘cesur duruşlarından’ ötürü övdü ve Yemen'in Gazze ve Lübnan'a verdiği desteğin sarsılmayacağının altını çizdi.
Hamas, Arap ve İslam ülkelerinin yanı sıra dünyanın dört bir yanındaki direnişçileri “çabalarını yoğunlaştırmaya ve Filistin halkı ile direnişine her türlü desteği vermeye” çağırdı.
Hareket, Yemen'e yönelik saldırıyı daha geniş kapsamlı bölgesel tırmanışlarla ilişkilendirerek bunun bölgedeki çeşitli ülkeleri hedef alan “İsrail'in yayılmacı planlarının” bir parçası olduğunu ileri sürdü.
Filistin İslami Cihad da ABD ordusunun Yemen'e müdahalesini sert bir dille kınayan bir açıklama yayınlayarak saldırıyı “küstah bir güç gösterisi” olarak niteledi.
Filistin İslami Cihad, eylemlerin “ABD yönetiminin, suçlu Siyonist varlığın bölgemizdeki insanlara karşı yürüttüğü vahşi savaşı yönlendirdiğini şüpheye yer bırakmayacak şekilde kanıtladığını” belirtti.
ABD'nin uluslararası ticareti koruma iddialarını reddederek bunları “savaş suçlarını meşrulaştırmak için kullanılan saf yalanlar” olarak nitelendirdi ve “Yemen güçlerinin Gazze ablukasını kaldırmak için sadece Siyonist rejimle bağlantılı gemileri hedef aldığına” dikkat çekti.
Askeri alanlara saldırı bahanesiyle sivillerin bombalanmasını kınayan Filistin İslami Cihad, “Bunlar İsrail'in kendi suçlarını meşrulaştırmak için yaydığı yalanların aynısıdır” dedi.
Direniş grubu Yemen'in bu saldırıya karşılık verebileceğine olan inancını dile getirerek, “Yemen halkı ve cesur güçleri bu haksız saldırıya kesinlikle karşılık verecektir” dedi.
Filistinli Mücahitler Hareketi de benzer duygularla saldırıyı Filistin davasına verdiği güçlü destek nedeniyle “Yemen'e yönelik uluslararası savaşın devamı” olarak nitelendirdi.
Hareket yaptığı açıklamada saldırının Yemenli güçlerin ABD öncülüğündeki koalisyona karşı “askeri ve istihbari yenilgilerinin” ardından geldiğini ve “İsrail'in” deniz ablukasını kırma çabasının bir parçası olduğunu söyledi.
El Mücahid Hareketi saldırıyı bölgede devam eden “Siyonist-Amerikan savaşının” bir parçası olarak nitelendirdi ve saldırıları durdurmanın bir yolu olarak “İsrail ve Amerikan çıkarlarını hedef alma” çağrısında bulundu.
Grup, Yemen'in savaş, komplo ve kuşatma karşısında bile Filistin halkına verdiği kararlı desteği “sarsılmaz bir takdirle” karşıladığını yineledi.
Açıklamada son olarak Yemen liderliği övülerek “Seyyid Abdulmelik el-Husi'nin tutumu Filistin'deki mazlumları destekleme konusunda derin köklere sahiptir” denildi.
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin'e göre Perşembe günü erken saatlerde ABD ve İngiliz kuvvetleri B-2 bombardıman uçaklarıyla Yemen'in başkenti Sana'a ve Saada kentine yaklaşık 15 hava saldırısı düzenledi.
Stratejik bombardıman uçağının konuşlandırılması, geçtiğimiz yıl en az 11 MQ-9 Reaper insansız uçak sistemini (UAS) düşüren Yemen Silahlı Kuvvetleri Hava Savunma Gücü'nün kayda değer performansının ardından geldi.
Yemen hava savunması ABD-İngiltere savaş uçakları için de bir tehdit oluşturdu.
Yemen ordusu ayrıca yakın sularda İsrail'e bağlı gemilere ve daha sonra da ABD-İngiltere'ye bağlı gemilere karşı çok yönlü bir deniz harekâtı başlattı.
Bu arada Suriyeli bir askeri kaynak, İsrail işgal güçlerinin Perşembe günü Lazkiye kentinin güneydoğu girişine yakın bir bölgeye hava saldırısı düzenlediğini, birkaç sivilin yaralandığını ve hedef alınan bölgede önemli maddi hasara yol açtığını doğruladı.
Kaynak hedef alınan bölgeye ilişkin daha fazla ayrıntı vermedi ancak hasarın ve yaralanmaların boyutunu doğruladı.
Bu son olay İsrail'in Suriye topraklarına yönelik bir dizi saldırısının ardından geldi.