Suriyeliler İsrail'le temasa tepkili

10 Temmuz 2025

İsrail ile Suriye arasında olası “normalleşme” görüşmelerinin ülkede geniş çapta kamuoyu tepkisine yol açtığı bildirildi.

YDH- Middle East Eye (MEE), Suriye’deki HTŞ rejiminin İsrail ile “normalleşme” anlaşmasına yönelmesinin, ülkeyi yeniden “savaşın” eşiğine sürükleyebileceği kaygısını taşıdığını bildirdi.

Geçen hafta İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, gazetecilere yaptığı açıklamada hükümetinin bölgede daha fazla normalleşme anlaşması aradığını söyledi. Gazze'deki savaş devam ederken Suriye ve Lübnan'ın, diplomatik ilişkileri resmen kurmayı hedefleyen ülkeler arasında olduğunu belirtti.

"İsrail, İbrahim Anlaşmaları barış ve normalleşme çemberini genişletmek istiyor" diyen Saar, ABD'nin aracılık ettiği ve İsrail'in 2020'de Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Fas ve Sudan ile imzaladığı anlaşmaları hatırlattı.

"İsrail'in temel ve güvenlik çıkarlarını korurken Suriye ve Lübnan gibi komşularımızı barış ve normalleşme çemberine dahil etmek çıkarımızadır." diye ekledi.

Saar'ın bu açıklamaları, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun İran ile yaşanan son çatışmanın "barış anlaşmalarını büyük ölçüde genişletme yolunu açtığı" yönündeki ifadelerinden günler sonra geldi.

Suriyeliler arasında “artan rahatsızlığı” aktaran Middle East Eye’e göre, bilişim mühendisi Ala İbrahim el-Hacı, İsrailli bakanların açıklamalarından duyduğu “endişeyi” dile getirerek şöyle dedi: "Normalleşme yönündeki her hareket, hükümetin meşruiyetini baltalayabilecek yaygın bir halk öfkesini ateşleyecektir. Tüm yaşadığımız yıkımdan sonra Suriye'nin başka bir savaşa sürüklenmesini istemiyorum."

Middle East Eye, Esed yönetiminin devrilmesinin hemen ardından İsrail’in, işgal altındaki Golan Tepeleri çevresinde ilave Suriye topraklarını kontrol altına almaya başladığını belirtti.

Haberde, Colani’nin göreve gelmesinin ardından hükümetin İsrail ile “dolaylı görüşmeler” yürüttüğünü kabul ettiği aktarılırken, salı günü bazı Suriye kaynakları, İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth’a yaptıkları açıklamada, Suriye liderinin Abu Dabi’de İsrail Ulusal Güvenlik Danışmanı Tzachi Hanegbi ile görüştüğünü iddia etti.

Haberde ayrıca, İsrail ile Suriye’nin teknik olarak 1948’deki ilk Arap-İsrail savaşından bu yana “resmen” savaş hâlinde olduğuna dikkat çekildi. İki ülke arasındaki gerilimin, 1967 savaşında Mısır ve Ürdün’ün de dahil olduğu çatışmalar sırasında daha da tırmandığı ve bu süreçte İsrail’in Suriye’ye ait Golan Tepeleri’ni işgal ettiği hatırlatıldı.

El-Hacı, HTŞ rejiminin İsrail'e yönelik yaklaşımını eleştirdi ve Gazze saldırıları sürerken herhangi bir Suriyelinin “normalleşme” anlaşmasını kabul etmesinin “kabul edilemez” olacağını vurguladı:

El-Hacı, "Suriyeliler, İsrail'in çocuklara ve masum sivillere yönelik suçlarını görmezden gelemez." dedi.

Son günlerde, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu'daki kilit temsilcilerinden Tom Barrack, Suriye ve İsrail'in sınır boyunca “sükuneti” sağlamayı hedefleyen ABD aracılığıyla "ciddi" görüşmeler yürüttüğünü söyledi.

Bu arada İsrail medyasındaki haberler, Trump'ın Gazze'deki savaşı sona erdirmeyi kabul etmesi karşılığında İsrail'e Suriye ile normalleşme anlaşması olasılığını bir "havuç" olarak sunduğunu öne sürdü.

Suriyeli yazar Hassan Nifi, MEE'ye verdiği demeçte, Colani’nin “normalleşme” anlaşması için “halkın onayını almakta zorlanacağını, ancak mucizevi bir şekilde bunu gerçekleştirmesi halinde ülkeyi uçurumun eşiğine sürükleyeceğini” söyledi:

"Kamuoyunun tepkisi, özellikle Gazze'de olanlar göz önüne alındığında büyük ölçüde olumsuz olacaktır. Herkes bu [normalleşme] anlaşmasının tamamen İsrail'in lehine olacağını biliyor."

Nifi, "İsrail'in gerçek amacı Suriye'nin kendini savunamayacak şekilde askeri altyapısını parçalamaktır." dedi. "Daha da önemlisi İsrail, Suriye'nin kırılgan güvenliğini ve ekonomik çöküşünü, başta normalleşme olmak üzere siyasi tavizler koparmak için kullanmak istiyor." diye ekledi.

Jusoor Araştırma Merkezi'nden araştırmacı Veil Elvan, eski düşmanlar arasında “normalleşmeden” bahsetmek için henüz “çok erken” olduğunu söyledi:

"Taraflar arasında hâlâ köklü sorunlar var" dedi ve şöyle devam etti: "İsrail, Suriye'nin yeni hükümetine karşı sert bir tutum sürdürüyor, Suriye'nin güneyinin büyük bölümünü işgal etmeyi sürdürüyor ve kendi hedeflerine hizmet etmek için askeri müdahalelerde bulunmaya devam etmek istiyor. Tüm bunlar Suriye'nin egemenliğini baltalıyor."

Alwan, “İsrail müzakere masasına gelmezse ve Filistin sorununun çözümünü ve İsrail'den bölgesel güvenlik garantileri alınmasını gerektiren daha geniş bir Arap fikir birliği olmazsa”, Suriye'nin yakın zamanda İsrail'i resmen tanımasının pek olası olmadığını belirtti.