İsrail lobisi, İngiltere'nin Hizbullah'ı yasaklama kararına nasıl ön ayak oldu?

img
İsrail lobisi, İngiltere'nin Hizbullah'ı yasaklama kararına nasıl ön ayak oldu? YDH

2019’da İngiltere, Hizbullah’ın askeri ve siyasi kanatlarını birbirinden ayıramayacağı gerekçesiyle örgütün tamamını yasaklama kararı aldı. Declassified UK'in haberine göre, bu karar, İsrail yanlısı lobilerin Westminster’daki yoğun baskıları ve eski İçişleri Bakanı Said Javid’in politikaları sayesinde alındı.




YDH - İngiliz araştırmacı gazetecilik portalı Declassified UK’in haberi, İngiltere'nin 2019’da Hizbullah’ın tümüne yönelik yasağının, eski İçişleri Bakanı Sajid Javid’in politika değişikliği sonrasında, İsrail yanlısı lobilerin yoğun baskıları sonucu uygulandığını ortaya koyuyor.

Haberde, İngiltere’nin Hizbullah’ın tamamını yasaklaması kararının, Westminster’daki İsrail yanlısı grupların uzun süreli lobi faaliyetleri neticesinde alındığı vurgulanıyor.

2000’li yıllarda Hizbullah’ın yalnızca askeri kanadı yasaklanmıştı. Ancak 2019’da Theresa May hükümeti, ‘askeri ve siyasi kanatlar arasında artık ayrım yapmanın mümkün olmadığı’ gerekçesiyle örgütün tamamını yasakladı.

Declassified UK, bir yıl öncesine kadar Theresa May hükümetinin bu ayrımı savunduğunu, hatta Hizbullah’ın Lübnan hükümetindeki siyasi temsilini dikkate alarak sadece askeri kanadı yasakladığını hatırlatıyor. Ancak, İsrail yanlısı tutumuyla bilinen Sajid Javid'in içişleri bakanı olmasıyla politika değişikliğe uğradı.

İsrail Büyükelçisi Tzipi Hotovely, Javid’i ‘çok özel bir dost’ olarak nitelendirmiş ve onun dostluğunun İsrail-İngiltere ilişkileri açısından büyük bir kazanım olduğunu söylemişti.

'Hizbullah’ın yasaklanması zaman aldı'

Declassified UK, Hizbullah’ın İngiltere’de yasaklanmasının grubun Lübnan’daki önemli siyasi rolü nedeniyle tartışmalı bir konu olduğunu belirtiyor. Ancak nihayetinde Muhafazakâr hükümet, İsrail yanlısı grupların baskısı altında yasağı uygulamaya koydu.

İsrail’in Muhafazakâr Dostları’ndan (CFI) Lord Stuart Polak, Ağustos 2023'te verdiği bir mülakatta, İran Devrim Muhafızları’nın yasaklanması için yapılan lobicilik faaliyetlerine atıfta bulunarak, "Yapmamız gereken şey sadece lobi yapmaktı," dedi. Polak, Hizbullah yasağının zaman aldığını ifade ederek, "Bazı insanlar, bunun ne kadar zaman aldığının önemli olduğunu söyledi. Çünkü kamu görevlileri için değişiklik yapmamak daha kolay," diye ekledi.

Declassified UK, yasağın yürürlüğe girmesi için güçlü lobi faaliyetlerinin gerekli olduğunu ve CFI’nın Muhafazakâr milletvekilleri üzerindeki etkisinin büyük olduğunu belirtiyor. Haberde, Şubat 2019'da Hizbullah’ın yasaklanmasına ilişkin parlamento tartışmasında, Lord Polak’ın bu kararın önemine dikkat çektiği ve dönemin İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn'i sert bir şekilde eleştirdiği hatırlatılıyor.

'Hizbullah’a karşı mücadele'

Hizbullah’a yönelik yasak, Londra’da düzenlenen Filistin yanlısı bir yürüyüş sırasında grubun bayrağının açılmasını engellemeyi amaçlayan bazı milletvekillerinin güçlü desteğini aldı.

LFI (İsrail’in İşçi Partili Dostları) üyesi Joan Ryan, 2019’daki Avam Kamarası tartışmasında Hizbullah’ı ‘anti-semitik bir terör örgütü’ olarak tanımlamış ve yasağı savunan milletvekillerinden Louise Ellman’a teşekkür etmişti. İkisi de Jeremy Corbyn'i sert şekilde eleştiren isimlerdi ve Ryan, birkaç gün önce İşçi Partisi’nden antisemitizm iddiaları nedeniyle istifa etmişti.

Corbyn’in parti içindeki müttefikleri bu konuda sessiz kalırken, bazı siyasetçiler, özellikle Crispin Blunt, Hizbullah’ın Lübnan’daki koalisyon hükümetindeki önemine dikkat çekerek bu yasağa karşı uyarılarda bulundu. Blunt, Hizbullah’ın tartışmalı statüsüne rağmen, grupla diyalog kurulmasının önemine işaret etti.

İsrail lobisinin parlamento üzerindeki etkisi

Birleşik Krallık’ın Amerika ve Avrupa’dan sorumlu eski Dışişleri Bakanı Sir Alan Duncan’ın günlüklerinde, Hizbullah’ın İngiltere parlamentosunda yasaklanmasında İsrail lobisinin önemli bir etkisi olduğu belirtiliyor.

Duncan, 2018’de dönemin İçişleri Bakanı Sajid Javid’in Hizbullah’ı yasaklama planlarından endişe duyduğunu ve örgütün siyasi kanadıyla diyalog sürdürmenin bölgesel meselelerin çözümü açısından önemli olduğunu savunuyordu.

Duncan, bu durumu, Birleşik Krallık’ın Sinn Féin ile Kuzey İrlanda Sorunları döneminde yaşadığı diyalog sürecine benzeterek, Hizbullah’ın siyasi kanadının yasaklanmasının iletişim kanallarını kapatacağını ifade etti.

2018’in eylül ayında Duncan, dönemin Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt ile yaptığı bir görüşmede, İçişleri Bakanlığı’nın Hizbullah’ı yasaklama planını kabul ettiğini ima etti. Duncan, bu yasağın, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Trump’ın danışmanı Jared Kushner gibi isimlerin İran karşıtı gündemiyle uyumlu olduğunu, ancak Lübnan’daki kritik istihbarat ilişkilerini tehlikeye atabileceğinden endişe ettiğini yazdı.

'Çılgınca bir karar'

Declassified UK’e göre, İngiltere’nin Hizbullah’ı yasakladığı dönemde, hükümet, ABD ile İran nükleer anlaşması konusunda gerginlik yaşıyordu. Duncan, günlüğünde, İngiltere’nin ABD’ye karşı gereğinden fazla taviz verdiğini ve bu durumun İngiliz bütünlüğüne zarar verdiğini belirtti.

26 Şubat 2019’da Sajid Javid’in Hizbullah’ı tamamen yasaklama kararı, İsrail lobisinin amacına ulaştığını gösterdi. Duncan, Javid’i anlaşılmaz ve CFI'dan aşırı derecede etkilenmiş biri olarak nitelendirdi.

Ayrıca, Lord Stuart Polak ve Eric Pickles gibi kilit isimlerin, bu lobicilik başarısını kutlamak üzere hazır bulunduklarını gözlemledi.

Yasağa geniş destek verilmesine rağmen, İsrail yanlısı politikacıların hepsi bu yasağı desteklemedi.

LFI üyesi İşçi Partili Lord Glasman, Hizbullah’ın son 20 yılda önemli bir siyasi oyuncu haline geldiğini ve Lübnan’da ciddi bir seçmen desteğine sahip olduğunu savunarak, Lord Polak’ın görüşlerine karşı çıktı.

Glasman, Hizbullah’ın tecrit edilmesine karşı uyarıda bulunarak, diyalog ve müzakere yollarını kapatmanın akıllıca olmayacağını öne sürdü.