ABD'nin eski başkanı ve Cumhuriyetçi başkan adayı Donald Trump, İsrail'in İran'ın nükleer tesislerine saldırması gerektiğini öne sürdü.
YDH - CNN'in haberine göre, ABD'nin Cumhuriyetçi başkan adayı Donald Trump, İsrail'in İran'daki nükleer tesisleri vurması gerektiğini öne sürdü.
Trump, Kuzey Carolina'daki bir seçim kampanyası etkinliğinde yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Başkan Biden'a 'İran hakkında ne düşünüyorsunuz, İran'ı vurur musunuz?' diye soruldu. O da 'Nükleer tesislere dokunmadıkları sürece vurmayız' diye cevap verdi. Ama asıl vurulması gereken yer burası değil mi? Ben de dedim ki: 'Bence burada yanılıyor. Vurulması gereken tam da bu tesisler.'"
Eski başkan, nükleer silahların en büyük tehdidi oluşturduğunu ve buna hazırlıklı olunması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Batılı ülkeler, çatışmanın Orta Doğu'da tam ölçekli bir savaşa dönüşmesini engellemeye çalışıyor. Bazı İsrailli siyasetçilerin İran'ın bombardımanına nükleer tesislerin vurulmasıyla karşılık verilmesi yönündeki çağrılarını destekleyip desteklemeyeceği sorusuna Biden "hayır" yanıtını verdi.
Bloomberg'in haberine göre bu arada G7, tırmanışı durdurmak için bir açıklama hazırlıyor. G7 temsilcisi, "İsrail ile ne yapacağını tartışacağız. Yedimiz de İsrail'in karşılık verme hakkı olduğu konusunda hemfikiriz, ancak bu karşılık orantılı olmalı," dedi.
Eski bir üst düzey istihbarat yetkilisi olan ve şu anda Atlantik Konseyi'nde çalışan Jonathan Panikoff, Financial Times'a yaptığı açıklamada, nükleer tesislere yönelik saldırıların İran devletinin temellerini sarsmaya yönelik bir girişim olarak algılanabileceğini belirtti. Panikoff, "Bu durum uygun bir karşılık gerektirecek ve tüm tarafları bir tırmanma sarmalına itecektir," diye ekledi.
FT'nin konuyla ilgili bilgi sahibi kişilere dayandırdığı haberine göre, ABD ve diğer Batılı ülkeler İsrail'i İran'daki askeri hedeflere odaklanmaya teşvik ediyordu. Ancak son zamanlarda bu ülkelerin etkisinin azaldığı, İsrailli yetkililerin kendilerine daha fazla güvendikleri ve İran'a karşı stratejik mücadelede kendilerine avantaj sağlayacaksa bazı askeri ve “siyasi fedakarlıklar” yapmaya hazır oldukları fark edildi.