Lübnan Milletvekili Ali Hasan Halil, “Direniş’in, ulusal birliğin ve Lübnan ordusunun” İsrail işgaline karşı ülkenin egemenliğini savunma konusunda çok önemli rol oynadığını vurguladı.
YDH- Lübnan Parlamento üyesi Ali Hasan Halil, ABD'nin, Lübnan'daki savaşı sona erdirme girişiminin, başkanlık seçimleri ile aynı zamana denk gelmesine tepki göstererek, “bunun, başarılı olma şansının olmadığını” söyledi.
El-Meyadin haber kanalına açıklamalarda bulunan Hasan Halil, ister Demokrat olsun ister Cumhuriyetçi, her iki tarafın da İsrail’i desteklemek için birbiriyle yarıştığını belirterek, Beyaz Saray'a hangi parti girerse girsin bir fark olmadığını vurguladı.
Halil, İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırganlığını engelleyecek tek şeyin, “Direniş’in kararlılığı, işgalci güçlere ağır darbeler indirilmesi ve Lübnan halkının azmi” olduğunu sözlerine ekledi.
Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri'nin savaşı sona erdirme girişimlerine de değinen Halil, “Berri, ulusal bir duruş oluşturmayı ve ulusal birliği sağlamayı hedefliyor ve her türlü partiye açık” dedi.
Lübnanlı milletvekiline göre Berri, çözümün “Birleşmiş Milletler’in 1701” sayılı kararından geçtiğine inanıyor.
Halil ayrıca, Lübnan ordusunun, Güney Lübnan'a konuşlandırılması konusuna da değinerek, “Bu konuşlandırma, İsrail işgaline direnme kararlığımızdan geri adım attığımız anlamına gelmiyor. Amacımız, ordunun savunmadaki rolünü oynamasıdır” ifadelerini kullandı.
İsrail işgalinin, Batroun'da Lübnanlı bir deniz kaptanını kaçırması olayının da Lübnan ordusunun sorumluluğunda olduğunu belirten Halil, “Ordu, İsrail’in yapmış olduğu egemenlik ihlalini ve böyle bir operasyonu önlemek için atılmış olan gerekli adımları açıklığa kavuşturmalı” dedi.
Açıklamasının devamında İsrail’in eylemlerini soykırımla eşdeğer olduğunu vurgulayan milletvekili, “Bu düşman sadece güç dilinden anlıyor ve durumu artık kontrol edemediğini biliyor. Direniş her şeye rağmen kararlığını sürdürüyor. Başaramayacaklar” diye konuştu.
Halil konuşmasının başka bir yerinde siyasi direnişi savaş meydanındaki direnişten ayırmanın mümkün olmadığını savundu.
Sahadaki direniş güçleri tarafından yapılan fedakarlıkların, siyasi duruşa güç ve ivme kazandırdığını belirten Halil, “Direniş, sahip olduğu tüm güce rağmen Lübnan'daki gücünü kullanmadı. Bizi Lübnan düzeyinde yöneten şey ulusal anlaşmamızdır” dedi.
Halil, Lübnan'da ulusal birliği garanti altına alan Taif Anlaşması'nın temsil ettiği toplumsal ve siyasal sözleşmenin korunması gerektiğini sözlerine ekledi.
Ayrıca mevcut savaş halinin, Lübnan cumhurbaşkanlığı seçimleriyle bağdaştırmadıklarını ifade eden Halil, “Kimse, savaşın sonuçlarının Lübnan Parlamentosu'ndaki dengeleri değiştireceğini, bazı kesimlerin hoşuna gidecek bir Lübnan cumhurbaşkanı getireceğini düşünmesin” uyarısında bulundu.
Lübnanlı vekil açıklamasının sonunda, Hizbullah’ın şehit lideri Seyyid Hasan Nasrullah’ı anarak, Lübnan halkının önümüzdeki aşamalarda Nasrullah’ın değerini anlayacağını vurguladı.