ABD arabulucusu Amos Hochstein'ın Lübnan ve İsrail arasında ateşkes sağlanması için yürüttüğü görüşmelerde önemli ilerleme kaydedildi. Ancak taraflar arasında, ateşkesi izleyecek ekip ve İsrail'in askeri hareket serbestisi gibi kritik konularda hala uzlaşmazlıklar bulunuyor.
YDH - Lübnan, ABD Başkanı Joe Biden'ın özel temsilcisi Amos Hochstein’ın İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ve Stratejik Planlama Bakanı Ron Dermer ile gerçekleştirdiği görüşmelerin sonuçlarını bekliyor.
Hochstein, dün Tel Aviv'den ayrılarak Washington'a dönerken, İsrail medyası görüşmelerin sürdüğünü belirtti.
KAN televizyonuna göre, Lübnan ile İsrail arasında ateşkes sağlanmasına yönelik temel anlaşmazlık, ateşkesi izleyecek ekibin üyeleri konusunda yaşanıyor.
ABD ve Fransa, tarafsız bir denetim ekibi oluşturulmasını savunurken, İsrail bu ekibe ciddi Avrupa ülkelerinin katılmasını, Lübnan ise en az bir Arap ülkesinin dahil edilmesini talep ediyor.
İsrail’in Kanal 12 televizyonu, ateşkes teklifinin detaylarının büyük ölçüde netleştiğini, fakat bazı kritik hususların hâlâ çözülemediğini bildirdi.
Kanal, bu anlaşmazlıkların süreci başarısızlığa sürükleyebileceğine dikkat çekerek, önümüzdeki haftanın belirleyici olacağını ifade etti.
İsrail tarafı, herhangi bir bahaneyle Lübnan'a askeri hareket serbestisinin korunmasında ısrarcı.
Rejim ayrıca, bu taleplerinin garanti altına alınması için ABD’den Batılı ülkelerin desteğiyle bir yan taahhüt mektubu talep ediyor.
Axios haber sitesine göre, Hochstein’ın İsrail ve Lübnan'daki temasları sırasında önemli ilerleme sağlandı.
Ancak hâlâ çözümlenmesi gereken detaylar mevcut. İsrailli yetkililer, anlaşmanın önümüzdeki haftadan önce açıklanmasının beklenmediğini, İsrail parlamentosu Knesset’in bu anlaşmayı görüşeceğini kaydetti.
El-Ahbar gazetesinin haberine göre Lübnan’daki siyasi kaynaklar, ABD’nin İsrail üzerinde ciddi baskı uyguladığını ve İsrail’in savaştan çıkış fırsatı olarak bu ateşkese yöneldiğini düşünüyor.
Fakat bu süreçte, özellikle İsrail’e güven duyulmaması endişesi hâkim.
İsrail basınına yansıyan haberlere göre Siyonist rejim, ateşkes sonrasında silah depoları ve tünel inşası gibi ihlallerin uluslararası komiteye taşınması ve Güney Lübnan’dan çekilmek için 60 günlük bir süre verilmesini öngören taslaklar hazırladı.
Ancak Lübnan tarafı, İsrail'e hareket serbestisi tanıyan bu tür önerilere kesinlikle karşı çıkıyor.
Lübnan'ın egemenliğini koruma konusundaki kararlılığı, taslak üzerindeki notlarında da açıkça görülüyor.
Hochstein, İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz ve Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi ile de görüştü.
Bu temaslar, teknik ayrıntıların ele alındığını ve müzakerelerde olumlu bir noktaya gelindiğini gösteriyor. Fakat Lübnan tarafı, İsrail’in müzakere sürecini sabote etme riskine karşı temkinli davranıyor.
Lübnan’ın iç siyasetinde ise, müzakerelerin Meclis Başkanı Nebih Berri üzerinden yürütülmesi, direniş karşıtlarının tepkisini çekti.
Batılı diplomatlar, Hizbullah’ın savaş kapasitesinin hâlâ güçlü olduğunu ve İsrail’in bu durumla yüzleştiğini belirtti. İsrail’in, Hizbullah’ı yok etmekten ziyade sınırlarına dönmesini engellemek istediği ifade ediliyor.
Lübnan ordusu da tartışmaların odağında. Ordu Komutanı General Yosef Avn, Hizbullah’a karşı herhangi bir çatışmaya girilmemesi konusunda dış tarafları uyardı.
Avn, böyle bir girişimin ordunun iç yapısında ciddi bölünmelere yol açabileceğini vurguladı.
Eski Başbakan Fuad Sinyora ise, İsrail ve ABD’nin başaramadığını Lübnan’ın da yapamayacağını vurgularken, savunma stratejisinin ancak Hizbullah’ın silahlarını teslim etmesi için bir yol açabileceğini ifade etti.