İsrail, artan askeri harcamalar ve ekonomik durgunluk nedeniyle finansal bir krizle karşı karşıya. Yıl başında yürürlüğe girecek yeni ekonomik düzenlemeler, fiyat artışlarına ve maaşların reel olarak düşmesine neden olacak.
YDH - İsrail’de ekonomik sorunlar, son bir yıl içinde tırmanışa geçti. Resmi ve gayri resmi raporlar, ülkenin finansal durumunun giderek kötüleştiğini ve 2023 yılı itibarıyla bütçe açığının 25 milyar doları aştığını ortaya koyuyor.
Bu açığın temel nedenleri arasında askeri bütçenin on katına çıkması ve ekonomik durgunluk nedeniyle vergi gelirlerinde yaşanan sert düşüş yer alıyor.
İsrail basını, Ekonomi Bakanı Nir Barkat ile Maliye Bakanlığı arasında yeni ekonomik tedbirler konusunda ciddi görüş ayrılıkları yaşandığını aktardı.
2025 yılı başında yürürlüğe girecek bu düzenlemeler, tarihi seviyelerde fiyat artışlarına ve maaşlarda reel düşüşlere yol açacak.
Elektrik, su ve emlak vergisi gibi temel giderlerdeki artışın yanı sıra gelir vergisi indirimleri ve emeklilik vergi avantajlarında kısıtlamalar da gündemde.
Maliye Bakanlığı’nın bu yeni düzenlemelerinden önce de hükümet, fiyat artışlarını kontrol altına almakta zorlandı.
Özellikle Yemen’den gelen askeri tehditler nedeniyle ithalat sürecinin aksaması, büyük denizcilik şirketlerini maliyeti yüksek bir rota olan Ümit Burnu’na yönelmeye zorladı.
Bu durum, İsrail ve İsrail ile iş birliği yapan deniz taşımacılığı şirketlerinin giderlerini daha da artırdı.
İsrail basınında yer alan haberlere göre, büyük şirketler olan Strauss ve Unilever, 1 Ocak itibarıyla ürünlerine ek zam yapacaklarını duyurdu.
Ayrıca, Tel Aviv’de yaklaşık 48 bin şirket son bir yıl içinde iflas etti. Bu sayının 2024 yılı sonunda 60 bine ulaşması bekleniyor.
Ekonomistler, artan askeri harcamalar, düşen kredi notu ve durgunluk nedeniyle ekonominin daha fazla zarar gördüğünü vurguluyor.
Resmi raporlara göre, katma değer vergisi (KDV) oranı yüzde 1 artırılarak yüzde 18’e çıkarılacak. Bu durum, genel fiyat artışlarını daha da hızlandıracak.