ABD Başkanı Donald Trump'ın Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) karşı yaptırım uygulaması, yaklaşık 80 ülke tarafından kınanırken bu ülkeler arasında Türkiye’nin olmayışı ise dikkat çekti.
YDH- Çok sayıda ülke ABD Başkanı Donald Trump'ın Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) karşı yaptırım uygulamasını kınayarak uluslararası mahkemeye “sarsılmaz desteklerini” ifade etti.
Yaklaşık 80 ülkeden oluşan bir grup tarafından yapılan ortak açıklamada “UCM'nin bağımsızlığı, tarafsızlığı ve bütünlüğüne yönelik sürekli ve sarsılmaz desteğimizi bir kez daha teyit ediyoruz” denildi.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Mahkeme, en ciddi uluslararası suçlar için hesap verebilirlik ve mağdurlar için adalet sağlayarak uluslararası adalet sisteminin hayati bir ayağı olarak hizmet vermektedir.”
Lüksemburg, Sierra Leone, Slovenya, Meksika ve Vanuatu’nun öncülüğünde hazırlanan bildiriye imza atan yetmiş dokuz ülke arasında Almanya, Fransa, Belçika, Kanada, Hollanda, Brezilya, Danimarka, Nijerya, Meksika, İspanya, İsveç, Norveç ve İsviçre de var.
UCM üyesi ülkelerden İngiltere, Çekya, Japonya ve Avustralya’nın ise söz konusu bildiriyi imzalamadıkları belirtildi.
Uluslararası Ceza Mahkemesi Sözleşmesi’ne 124 ülke taraf durumda. ABD ve Türkiye ise sözleşmeye taraf değil.
Sözleşmeye taraf olmayan Türkiye’nin bu son bildiride de imzasının bulunmayışı dikkat çekti.
İmza sahibi ülkeler yaptırımların “en ciddi suçların cezasız kalması riskini artıracağı ve uluslararası hukukun üstünlüğünü aşındırma tehdidi oluşturacağı” uyarısında bulundular.
Almanya Şansölyesi Olaf Scholz ve diğer AB liderleri Trump'ın ICC'ye yaptırım uygulamakla “hata” ettiğini söyledi.
“Yaptırımlar yanlış bir araç,” diyen Scholz, “Bu dünyadaki diktatörlerin insanlara zulmedememesini ve savaş başlatamamasını sağlaması gereken bir kurumu tehlikeye atıyorlar ve bu çok önemli.” diye ekledi.
Fransa, UCM'ye olan desteğini bir kez daha teyit edeceğini ve UCM'nin görevini sürdürebilmesi için ortaklarıyla birlikte “seferber” olacağını söyledi.
İngiltere Başbakanı Keir Starmer'ın sözcüsü, Londra'nın Lahey merkezli mahkemenin bağımsızlığını “desteklediğini” söyledi.
Mahkemeye ev sahipliği yapan Hollanda, yaptırımlardan üzüntü duyduğunu ve UCM'nin çalışmalarını “desteklemeye” devam edeceğini açıkladı.
Hollanda Başbakanı Dick Schoof, “Henüz tam etkisini bilmiyoruz, ancak mahkemenin işini çok zorlaştırabilir ve muhtemelen bazı alanlarda imkansız hale getirebilir” dedi.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen UCM'nin “dünya çapındaki mağdurlara bir ses” verdiğini ve “küresel cezasızlıkla mücadeleyi özgürce sürdürebilmesi gerektiğini” söyledi.
Trump perşembe günü UCM’ye karşı agresif ekonomik yaptırımlara yetki veren bir kararname imzalamıştı.
ABD yaptırımları, belirlenen kişilerin ABD'deki mal varlıklarının dondurulmasını ve kendilerinin ve ailelerinin ABD'yi ziyaret etmelerinin yasaklanmasını içeriyor.
Trump'ın emrinde karara gerekçe olarak, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu hakkında Gazze'ye yönelik soykırım savaşıyla bağlantılı savaş suçları nedeniyle UCM tarafından çıkarılan tutuklama emri gösterildi.
Bu hafta Washington'u ziyaret eden Netanyahu, Trump'ı Tel Aviv rejiminin “en büyük dostu” olarak övdü.
ABD bu karar kapsamında kime yaptırım uygulanacağını henüz açıklamadı, ancak konuyla ilgili bilgi sahibi dört kaynak UCM'nin İngiliz başsavcısı Karim Khan'ın şu ana kadar hedef alınan ilk ve tek kişi olduğunu söyledi.
