SAAF-Hizbullah konusunda hiçbir askeri başarı elde edemediğini öne sürerek Olmert hükümetini
SAAF-Hizbullah konusunda hiçbir askeri başarı elde edemediğini öne sürerek Olmert hükümetini sert bir dille eleştiren İsrail’deki kimi siyesi çevrelerin aksine hükümet çevreleri, 1701 sayılı Güvenlik Konseyi kararını bir zafer olarak nitelendiriyor.
İsrail’de yayınlanan Yediot Ahronot gazetesi, bugün yayınladığı konuyla ilgili haberinde şu ifadelere yer verdi.
“Politik çevreler, hükümet organlarının da ‘önemli başarı’ olarak niteledikleri Güvenlik Konseyi çözümü konusunda memnuniyetlerini ifade ediyorlar. Başbakanlık bürokratları büyük ihtimalle pazartesi yürürlüğe girecek ateşkes ile birlikte tüm askeri operasyonların durdurulacağını ifade ediyorlar.
Kudüs’teki Başbakanlık bürokratları, güney Lübnan’daki çatışmaların sona ermesi için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından öngörülen çözüm tasarısını memnuniyetle karşıladılar. Konsey tarafından cuma akşamı oybirliği ile kabul edilen tasarı, İsrail’in öne sürdüğü koşulların çoğunu kabul ediyor.
Başbakanlıktaki kaynaklar, pazar günü yapılacak Bakanlar Kurulunda onaylandıktan sonra tasarının pazar ya da pazartesi ateşkesi getireceğini ifade ediyorlar.
Olmert’e yakın kaynaklar İsrail ordusunun halen Güney Lübnan’da operasyonlarına devam ettiğini; fakat hükümetin ateşkes kararı almasından sonra ordunun, kara harekatının son hedef noktası olan Nebatiye Tepeleri ve Litani Nehri’ne varmadan, tüm faaliyetlerini askıya alacağını özellikle vurguluyorlar.
Çözüm tasarısına göre İsrail’in karşı saldırılara karşı cevap verme hakkını elinde bulunduracağını ifade eden yetkililer bu saldırılara yurtdışındaki İsrail hedeflerinin de dâhil edileceğini ekliyorlar.
Bir yetkili başarıyı şu şekilde özetliyor: ‘İstediğimizi elde ettik, Hizbullah’ı sınırdan uzaklaştırdık, askeri ambargoyu oluşturduk, kaçırılan askerlerimizle ilgili talebimiz kayıtsız şartsız kabul gördü ve de ektin bir çokuluslu gücün tesisini sağladık’
Pazar günü Başbakan Ehud Olmert tasarıyı hükümet üyelerinin onayına sunacak. Bir hafta gibi bir zaman dilimi içerisinde Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan Güvenlik Konseyi’ne tasarının hayata geçmesi konusunda bildirimde bulunacak.
Simon Perez Birleşmiş Milletler tasarısını memnuniyetle karşıladı ve İsrail için başarı olarak değerlendirdi. Perez: ‘Askeri baskı olmadan bu diplomatik başarıyı elde edemezdik ve diplomatik başarı olmadan askeri operasyonlar anlamsız olurdu’ şeklinde konuştu.
‘Oyunu bozduk’ durumu tersine çevirdik
Peres, Başbakan Olmert’i takdir ettiğini ve İsrail’in Birleşmiş Milletler nezdinde itibar kaybetmesinin önüne geçildiğini ve bunun bir başarı olduğunu ifade etti. Peres ayrıca tasarının İsrail’e olan desteği gösterdiğini ve ayrıca Lübnan hükümeti ve Arap camiasında da kabul gördüğünü ekledi.
Peres, tasarının ayrıca otoriteyi yeniden Lübnan hükümeti’nin ellerine teslim ettiğini, Hizbullah’ a yapılan yardımların yolunun kestiğini, sınırdaki terör faaliyetlerini bitirdiğini, toplam 30 bin çokuluslu ve Lübnan askerinin bölgeye yerleştirilmesini sağlayacağını ve kaçırılan askerlerimizin serbest bırakılmasının koşulsuz olarak talebi konularında hilafsız ve açık bir diplomatik başarıyı getirdiğini ifade etti.”
