Hula katliamının görgü tanığı Rus gazeteciye konuştu

img
Hula katliamının görgü tanığı Rus gazeteciye konuştu YDH

YDH- ANNA News’ten Rus gazeteci Marat Musin’e konuşan Hula kentinden Suriyeli bir kadın 25 Mayıs’ta yaşanan katliamı anlattı.




 

YDH-ANNA News’ten Rus gazeteci Marat Musin’e konuşan Hula kentinden Suriyeli bir kadın 25 Mayıs’ta yaşanan katliamı anlattı.

 Katliamın yaşandığı Hula bölgesindeki Teldo köyünde yaşayan ve güvenlik sebebiyle isminin açıklanmasını istemeyen Suriyeli kadının anlattıklarından bazı bölümlerin çevirisini sunuyoruz.

O gün olaylar, Cuma namazından sonra başladı. Nidal Bekkur adlı kişinin liderliğindeki silahlı terörist grup bölgenin doğusundaki tepede bulunan orduya ait kontrol noktasına saldırıp ele geçirerek bölgeye hakim olmak istiyordu. Bekkur, yardım istedi; ama yardım gelinceye kadar onlardan 25 kişi öldü.

Roketle saldıran ilk kişi Said Talha el-Akkaş adlı teröristti. Bu kişi yaralandı ve şu an tutuklu bulunuyor. Ama silahlı militanlar kendi arkadaşlarının cesetlerini toplayıp gözlemcilere gösterdiler ve bunların Suriye ordusu tarafından öldürülen göstericiler olduğunu söylediler.  

Saat 15.30’da silahlı militanlar tepedeki ordu kontrol noktasına hakim oldular. Orada bir askerin başını kesip üçüncü kattan aşağı attılar. O asker, başı kesilmeden önce “Ben Şam kırsalındaki Kefer Batna halkındanım, ben de sizin gibi sünniyim” dedi, onlar ise ona cevaben “sünni olduğun şimdi mi aklına geldi” dediler.

Daha sonra birisinin ismi Abdullah olan iki askeri tuttular ve diri diri yaktılar. Yaklaşık olarak saat 6 civarıydı diğer askere ne yaptıklarını bilmiyorum. Ekrem Salih adlı birinden duyduğuma göre o, askeri öldürmek istemediğini askerin görüntüsünü çekip yarın ordudan ayrılıp bize katıldı diye ilan edeceğini söyledi.

Bu bölgenin karşısında katliam başladı. Al es-Seyyid ailesinden tüm çocukları öldürdüler. 3 aile ve 20 çocuktular. Ayrıca Abdurrezzak ailesinden 10 kişiyi öldürdüler. Çünkü onlar rejim yanlısıydı. Onlar, milletvekili Abdullah el-Meşleb’in kardeşini, tüm ailesini hatta eşini ve çocuklarını öldürdüler.

Saat 7’de 250 kişi kadar olan Abdurrezzak Talas liderliğindeki el-Faruk Tugayları, Rastan’dan geldi, Yahya el-Yusuf liderliğindeki bir başka grup el-Kubu’dan, bir diğer grup da Fele köyünden ulaştı. Saldırı sırasında Nidal Bekkur, caminin yakınına geldi ve onlarda askerlere üç tane roket fırlatmalarını istedi. Ordu da onlara cevap verdi ve caminin bir bölümü tahrip oldu.

Kontrol noktasına hakim olan silahlı militanlar, saat 8 civarında öldürülen militanların ve kendi öldürdüklerinin cesetlerini oraya getirdiler. Ertesi gün sabah 11 civarında uluslar arası gözlemciler bölgeye geldiler. Ordu da bu fırsattan yararlanarak kontrol noktası yakınlarındaki evleri tahliye edip halkı güvenli bir bölgeye nakletti.

Daha sonra silahlıların komutanı militanlardan el-Cezire ile temas kurulduktan sonra ateş etmelerini istedi. Gece ateşkes oldu. Ertesi gün bazı militanların asker elbisesi giydiklerini ve ordudan ayrıldıklarını söylediklerini gördüm. Bazı militanlardan da normal elbise giyerek camiye gelip gözlemcilere hükümet karşıtı açıklamalar yapmaları istendi.

Bundan önce silahlı militanlar, orduyu suçlamak için birçok çiftliği ve evi ateşe vermişti. Gözlemciler gelince asker elbisesi giymiş militanların gözlemcilerin etrafına toplandıklarını gördüm.   

Haberin aslı için tıklayınız