YDH- Ulusal Koordinasyon Kurulu muhalif grubun liderlerinden Heysem Menna, Suriye'deki krizin daha az kayıpla çözüme kavuşması için yeni bir girişimde bulunduklarını açıkladı.
YDH-Ulusal Koordinasyon Kurulu muhalif grubun liderlerinden Heysem Menna, Suriye'deki krizin daha az kayıpla çözüme kavuşması için yeni bir girişimde bulunduklarını açıkladı.
Heysem Menna, Suriye'deki geçiş sürecine ilişkin muhalefetin içeride bir araya gelerek ortak tasavvur üzerinde görüş alışverişinde bulunacaklarını söyledi.
Lübnan'dan yayın yapan el-Meyadin TV'ye konuşan Menna, açıklamasına şöyle devam etti:
“Biz, Suriye'de "diyalog" kelimesini yaktık. Diyalog artık, kötü bir anlamı çağrıştırmaktadır. Artık, statükonun korunması için "diyalog" süreci sona erdi. Reelde, statükoyu korumanın bir karşılığı yok. Rejimin diktatör yönü sona erdi. Bugün, biz müzakerelere girmeyi tercih ediyoruz. Geçiş süreci için müzakere başlatılmalı. Çünkü eğer müzakere olmazsa bunun sonu gelmez. Savaş ve yine savaş... Bunun sonu yok.. Suriye'de bugün kirli bir savaş sürdürülüyor. Bugün Suriye'de yıkıcı bir savaş sürüyor. Bundan ötürü biz, bugün en az kayıpla ve sivil bir şekilde, geçiş sürecine nasıl başlayacağımızı konuşmamız gerekiyor.
Biz, ortak tasavvurun oluşturulması için kapsamlı bir konferansı Suriye'de gerçekleştirmek için çalışıyoruz. Suriye yönetimi ya da orduda kimle müzakereye başlayacağımızı, meydandaki gelişmeler belirleyecektir.
Ortak bir tasavvurun oluşturulması için Suriye içerisindeki muhalefetin tamamının katılacağı bir konferansın düzenlenmesi zorunludur. Ulusal Koordinasyon Kurulu, Suriye içerisindeki muhalefetin önemli bir kısmını oluşturmaktadır.
Muhalefettin önde gelen oluşumlarından 7 tanesi, kurul içerisinde yer almaktadır. Kurul ve diğer muhalifler, Suriye içerisinde bir araya gelerek Suriye'deki değişim sürecine ilişkin görüş alışverişinde bulunmalıdır. Devrim, Suriye'de başladı. Bunun için herhangi bir toplantı da Suriye içerisinde yapılmalıdır.
Böylesine önemli bir toplantının gerçekleşmesi ve gözlemcilerin de hazır bulunması için Rusya ve AB ülkeleriyle görüşmelerde bulunduk. Kofi Annan görevdeyken onunla görüşüyorduk. Şimdi ise Ahdar İbrahimi'yle temaslarımız sürüyor. Normal olmayan şartlarda normal bir toplantının yapılması ve Suriye'deki askeri çözüm yanlılarının toplantıyı sabote etmemeleri için güvence ortamının sağlanması zorunludur. "
Arap Baharı'nda Amerikan hegemonyasına boyun eğen eğilimlerin varlığına tepki gösteren Heysem Menna "Dünya, Amerika'nın tek kutupluluğundan çıkmalıdır. Hillary Clinton'ın -en azından- konuşmalarında bizi destekliyor olmasından ötürü Amerika'nın hegemonyasını kabul edecek değiliz. Çünkü İsrail'le müttefik olan Amerika, Arapların bölgedeki tüm çıkarları aleyhine çalışmaktadır. Amerika ve İsrail'in bölgedeki hegemonyasına karşı çıkmayan bir Arap Baharı'nın da bahar olacağını düşünmüyorum. Amerikan hegemonyasına boyun eğilmesi, yeni bir karanlık zulüm düzenini getirecek olan sonbahardır" dedi.
Suriye krizinde Mısır'ın etkin rol oynaması gerektiğini belirten Menna "Biz, Mısır Cumhurbaşkanı Mursi'nin girişimini destekliyoruz. Biz, Mısır'ın Cenevre Konferansı'na katılmamasını büyük bir hata olarak gördüğümüzü söyledik. Annan'a, Cenevre Konferansı'na üç ülkenin katılması gerektiğini söyledik. İran, Suudi Arabistan ve Mısır... Önümüzde, biz istesek de istemesek de coğrafya ve tarihin ortaya çıkardığı taraflar var. Bölgesel ittifakların ya da denklerim değişmesiyle, bu taraflar yok olmaz" dedi.