Suudi Arabistan İstihbarat Şefi Bender bin Sultan’ın Suudi rejimi içerisindeki karar verici pozisyonunu kaybettiği bildirildi.
YDH-Fransız haber ajansının Batılı diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberine göre Suudi Arabistan’ın Suriye politikasını belirleme görevi Bender bin Sultan’dan alınarak İçişleri Bakanı Muhammed bin Naif’e verildi.
Geçtiğimiz hafta ABD, İngiltere, Fransa, Türkiye, Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri’nin istihbarat yetkililerinin katıldığı Washington’da düzenlenen Suriye konulu toplantıda Suudi Arabistan’ı Bender bin Sultan’ın değil Muhammed bin Naif’in temsil ettiği bildirildi.
Kudsu’l Arabi gazetesi de Suudi İçişleri Bakanı Muhammed Naif’in ABD ziyareti ile ilgili haberinde Batılı kaynakların, Muhammed bin Naif’in ABD’den döndükten sonra Bender bin Sultan’ın yerine istihbarat servisi başkanlığına getirileceğini söylediğini belirtti.
Wall Street Journal gazetesi de konuyla ilgili haberinde “Suudi Arabistan’dan gelen haberlere göre Krallık, son dönemde Suriye’deki operasyonlar nedeniyle ABD ile ters düşen deneyimli istihbarat şefi Prens Bender bin Sultan’ı görevden alarak; yerine özellikle Yemen el-Kaide’sine karşı düzenlediği operasyonlarla adından söz ettiren ve “terörizmle mücadelede” Washington’un da güvenini kazanmış olan İçişleri bakanı Muhammed bin Naif’i atadı” dedi.
Wall Street Journal (WSJ) gazetesindeki habere göre ise Suud Kralı Abdullah’ın oğlu Prens Miteb bin Abdullah, Muhammed bin Naif ile birlikte Suudi Arabistan’ın yeni Suriye politikasından sorumlu bir diğer isim olarak ön plana çıkıyor.
Al-Riyad gazetesi Prens Miteb Bin Abdullah’ın, Şubat ayının başında Suudi Arabistan Milli Savunma Bakanlığı görevine getirildiğini aktarıyor.
WSJ Kraliyet ailesine yakınlığı ile bilinen bir uzmanın konuyla ilgili görüşünü aktarırken, Suriye dosyasındaki bu değişikliğin, meseleye ilişkin siyasi araçların kullanılmasının önünü açma çabası olduğunu belirtiyor.
Gazete, Suudi Arabistan’ın bundan sonraki süreçte Suriye Cumhurbaşkanı Esad’a ve en büyük destekçileri olan Rusya, İran ve Hizbullah’a karşı diplomatik unsurlar kullanarak baskı kurmaya çalışacağını not ediyor.
Suudi Arabistan’ın Suriye dosyasından sorumlu olan Muhammed bin Naif’in ise Amerikan Dışişleri Bakanı John Kerry ve CIA Şefi John Brennan ile iyi ilişkileri olduğunu belirtiyor ve Naif ile Brennan’ın tanışıklığının 1999’a kadar uzandığını belirtiyor.
Bir Arap diplomatın ve Suriye’deki bazı muhalif unsurların aktardıkları bilgiye göre ise Suriye dosyasındaki değişikliğe rağmen Suudi Arabistan, muhaliflere ulaştırılmak üzere uçaksavar ve tanksavar füzelerin sevkiyatı için hazırlıklara başlamış durumda.
Suudi Arabistan’ın Suriye dosyasındaki değişiklik, Suriye’de el-Kaide bağlantılı gruplara karşı sürdürülecek olan ABD-Suud ortak savaşı olarak yorumlanıyor ve Muhammed bin Naif’in bu konuda ABD’nin çıkarlarını da göz önünde bulunduracak en doğru isim olduğu ifade ediliyor.