Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esed’in İran’ın iki yıl önce yaptığı bir teklifi kabul etmediği açıklandı.
YDH- Tabnak’ın haberine göre İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Emir Abdullahiyan, 2 yıl önce yaşanan güvenlik sorunları sebebiyle Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esed’e ailesini İran’a göndermesini teklif ettiklerini; ancak Suriye Cumhurbaşkanının bu teklifi reddettiğini açıkladı.
Dün Tahran’daki Şerif Üniversitesinde bir konuşma yapan Hüseyin Emir Abdullahiyan, “iki yıl önce Cumhurbaşkanı Beşşar Esed’le yaptığım bir görüşmede güvenliklerinin sağlanması için ailesini İran’a göndermesini teklif ettik. Fakat Sayın Esed’in buna cevabı ‘ben son ana kadar ülkemde kalacağım, eşim de şehit ailelerinin durumuyla ilgileniyor, ülkemizi terk etmeyeceğiz’ şeklinde oldu” dedi.
İran’ın Suriye’ye verdiği askeri desteğin yeni bir şey olmadığını belirten Abdullahiyan, Suriye hükümetinin devrilmemesi konusunda askeri sahada en fazla dış destek veren ülkenin İran olduğunu belirterek “eğer askeri danışmanlarımızın Suriye ordusu ve halkıyla birlikte verdiği destek olmasaydı Suriye hükümeti belki de ilk 2 yıl içerisinde düşebilirdi. Suriye, iki ya da üç kez düşme tehlikesi ile karşı karşıya kaldı” dedi.
İran’ın Suriye sorununa çözüm bulunması için düzenlenen Viyana toplantısına katılımına da değinen Abdullahiyan, “geçen 5 yıl içerisinde Suriye’de çok ağır bedeller ödedik, birçok değerli personelimizi kaybettik. Dolayısıyla İslam Devrimi Lideri’nin öngördüğü kırmızıçizgilere riayet ederek bu müzakerelerde en iyi siyasi sonuçları almak için çalışıyoruz” dedi.
Viyana’da yapılan görüşmelerde Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif ile karşıt taraflar arasında çok sert tartışmaların yaşandığını kaydeden Abdullahiyan, “Onlar, Suriye halkının kendi kaderini tayin etmesini öngören maddenin bildiriye girmesine karşı çıkıyorlardı; ancak Zarif’in ısrarı ile bu madde bildiriye eklendi” diye konuştu.
Ülkesinin Viyana toplantılarına katılmasının sebebine de değinen Abdullahiyan, “İran’ın bu toplantılara katılmasının sebebi, birkaç ülkenin Suriye halkının yerine bu ülkenin geleceği hakkında karar vermesini engellemektir” dedi.