İngiliz İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn, yaklaşan genel seçimleri kazanması halinde Birleşik Krallık'ın, Suudi Arabistan'a, silah satışına son vereceğini söyledi.
YDH- Press TV’nin haberine göre İngiltere'nin kuzeyindeki York şehrinde konuşan Corbyn, mevcut Muhafazakar hükümet gibi savaşı desteklemeyeceğini söyleyerek İşçi Partisi'nin Riyad'a yönelik muhtemel dış politikası hakkında ipucu verdi.
Britanya'da, Başbakan Boris Johnson, Brexit planını hayata geçirebilecek meclis çoğunluğunu elde etme hedefiyle erken seçim teklifi sunmuş ve çoğunluk milletvekillerinin desteği ile 12 Aralık'ta seçim kararı alınmıştı.
İngiltere’nin Suudi Arabistan'a silah satışı, Yemen'deki çatışmalarda büyük rol oynuyor. Savaşın başladığı 2015 yılından bu yana Birleşik Krallık, Suudi rejimine en az 4,7 milyar paund ya da 6 milyar dolarlık silah satışı gerçekleştirdi.
Corbyn, konuşmasında yeni bir barış ve çatışma önleme fonu yaratacaklarını ve diplomatik kapasitelerini artırmak için fazladan 513 milyon dolar ayıracaklarını söyledi. Yemen'de ve Filistin'deki çatışmaları desteklemediklerinden emin olmak için silah ihracatlarını daha yakından takip edeceklerini belirtti.
Öte yandan, Johnson hükümeti Haziran ayında temyiz mahkemesinin ilgili satışların yasadışı olduğuna hükmetmesinin ardından, Suudi Arabistan ve ortaklarına yeni silah ihracat lisansı verilmeyeceğini duyurmuştu.
Bu karar Silah Ticaretine Karşı Kampanya isimli sivil toplum kuruluşunun, Londra'yı, uluslararası insani yasaları ihlal eden Suudi rejimine silah satmakla suçlamasının ardından verilmişti. Ancak üç ay sonra, Uluslararası Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Elizabeth Truss, hükümetin, en az üç kez bu kararı ihlal ettiğini itiraf etti.
Suudi Arabistan önderliğindeki koalisyonun 2015 yılında Yemen'in eski devlet başkanı Mansur Hadi'yi tekrar iktidara getirmek için başlattığı savaşta en az 100 bin kişinin öldüğü tahmin ediliyor. Alt yapının büyük oranda yıkıldığı Yemen, diğer yandan da açlık ve salgın hastalıklar gibi felaketlerle boğuşuyor.
Jeremy Corbyn muhtemel İngiliz Başbakanı
Britanya İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn, 12 Aralık'ta gerçekleştirilecek seçimlerde, Muhafazakar Parti lideri ve Başbakan Boris Johnson'ın en büyük rakibi olarak görülüyor.
40 yıl önce, İşçi Partisi sıralarında politikaya atılan Corbyn, insan hakları, sosyalizm ve savaş karşıtlığı savunuculuğu sebebiyle ülkedeki sol kesim arasında büyük bir itibar kazandı. Irkçılık ve savaş karşıtı Corbyn, 2015 yılında İşçi Partisi'nin lideri seçildiği zaman tüm ülke büyük şaşkınlık yaşamıştı. Zira partideki kimse aday olmadığı için adaylığını koymuştu.
Yaklaşan genel seçimler için Corbyn'in vaatlerinden birisi, ikinci bir Brexit referandumu gerçekleştirmek oldu.
Referandum sonucunda halkın yeniden Avrupa Birliği'nden ayrılmayı seçmesi ihtimali göz önünde bulundurularak, birlik ile bir anlaşma düzenlemek için üç aylık bir müzakere süreci başlatılacak. Corbyn ayrıca Ulusal Sağlı Hizmetleri'nin özelleştirilerek ABD'ye verilmesini önleme sözü verdi.
Jeremy Corbyn, başbakan olursa, iklim değişikliği ile mücadele ve 9 yıldır devam eden kemer sıkma politikalarına son verme vaadinde de bulundu. Sıkı bir savaş karşıtı olan Corbyn'in İsrail ve Suudi Arabistan'ın, insan hakları ihlalleri ve savaş suçlarına itiraz etmesi bekleniyor.
Britanya'da seçmenlerin farklı öncelikleri olsa da en önemli konu Brexit. 12 Aralık'ta Corbyn'e oy vermek, Avrupa Birliği'nden ayrılmak için ikinci bir referandum anlamına geliyor.
Corbyn taraftarlarının diğer beklentileri ise büyük şirketlerin vergilendirilmesi, demiryollarının yeniden millileştirilmesi, sıfır saatlik sözleşmelere son verilmesi, ulusal sağlık hizmetine yatırım yapılması ve üniversitelerin bedava yapılması olarak sıralanıyor.
İşçi Partisi sıralarında politikaya atılan ve parti liderliğine kadar yükselen Corbyn'in, başbakan olup olmayacağı 12 Aralık'ta belli olacak.
