Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bugün “Sputnik”, “Komsomolskaya Pravda” ve “Govorit Moskva” radyolarına uzun bir mülakat verdi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bugün “Sputnik”, “Komsomolskaya Pravda” ve “Govorit Moskva” radyolarına uzun bir mülakat verdi. Mülakatta dikkat çekici ifadeler bulunuyor.
Lavrov, mülakatında, Rusya’nın AB ile ilişkilerinin yakın zamanda düzeleceğini düşünmediğini vurguladı. “Rusya, AB ile ilişkilerinde iktisadi menfaatlerini korumayı hedefliyor, ama kendini aşağılamaya niyetli değil,” derken, Fransa’nın AB güvenliği meselesinde Rusya ile ortak yaklaşımlar üzerine çalışmak için mekanizmaları işletmeye devam ettiğine dikkat çekti. Keza, AB içindeki Rusya’ya dair siyasi görüş ayrılıklarını derinleştirmek ister gibi, “AB uluslararası meseleler ve güvenlik siyaseti yüksek temsilcisi Josep Borrell, AB’yi ilgilendiren pek çok meseleyi Rusya olmaksız çözmenin çok zor olduğunu gayet iyi anlıyor,” ifadelerini de kullandı.
Lavrov, Karabağ’da siyasi çözümün mümkün olduğunu söyledi ve “çatışan tarafların komutanlarının ateşkesi kontrol rejiminde mutabakata varmak için görüşmeler örgütlemelerinin zorunlu olduğunu” vurguladı. Lavrov, “Rusyalı askeri gözlemcilerin bölgedeki ateşkesi kontrol mekanizmasının bileşenleri arasına katılabileceklerini” belirtti.
Rusya Dışişleri Bakanı, “Rusya’nın, Türkiye’nin Dağlık Karabağ’da askeri bir çözümün mümkün olduğu şeklindeki tutumuna katılmadığının” da altını çizdi ve Türkiye ile ilişkilere dair şu yorumda bulundu: “Rusya, Türkiye’yi stratejik bir müttefik değil yakın bir ortak sayıyor.”
Bilindiği gibi Rusya diplomasisinde esas itibariyle ekonomi alanında yakın ilişki içinde bulunulan ülkeler "ortak" diye anılırken, bunların müttefik ülkelerle farklı olduğunun altı çiziliyor.
Lavrov, Rusya’nın Batı ile ilişkileri üzerine de konuştu ve “Batı ülkelerinin Rusya’yı bu denge durumundan sadece doğrudan baskı yoluyla değil sınırlardaki dengeyi ihlal etmek suretiyle de çıkarmaya çalıştığını” söyledi. “Rusya’nın sınırlarındaki istikrarsızlığın, ülkesinin ekonomi, siyaset ve teknoloji olanaklarının kısıtlanması ve bozulması kampanyasının bir parçası” olduğunu söyleyen Lavrov, “Rusya’nın sınır ülkelerindeki objektif siyasi durumu görmesi, ancak ABD’nin yöntemlerini kullanmaması gerektiğini” de belirtti.
Lavrov’a göre Batı, Moldavya’da “post-Sovyet bölgesinde bir boşluk yaratmaya çalışıyor.”
Lavrov, Libya konusunda da konuştu. Bakana göre “ABD, Libya’da çatışmayı hem Rusya’nın hem de Türkiye’nin nüfuzunu zayıflatarak kendi menfaatlerine uygun çözmeye çalışıyor.” Lavrov’un AB üyelerinin arasındaki (moda deyimle) fitneye yaklaşımında olduğu gibi, burada da ABD’nin Türkiye ile ilişkilerine değil kendi menfaatlerine önem verdiğinin altını çizmesi dikkat çekiyor.
Lavrov ayrıca, Libya’da petrolün önemli bir rol oynadığını da vurguladı.
Rusya Dışişleri Bakanı, ABD seçimlerinden sonra ABD-Rusya ilişkilerinde köklü bir değişiklik olmayacağını söyledi; ancak karşılıklı ilişkilerde soğumanın devam edip etmeyeceğini bilmediğini belirtti. Lavrov, ABD’de kaybeden tarafın muhtemelen Rusya’yı ABD seçimlerine müdahale etmekle suçlayacağının da altını çizdi.
Lavrov, Rusya’nın nükleer cephaneliğini dondurmaya hazır olduğunu belirtmesine karşılık ABD’nin ifadelerini “utanç verici” olarak tanımladı.
Lavrov, AB’nin Navalnıy olayı vesilesiyle Rusya karşıtı yaptırımlarına aynen karşılık verileceğini vurguladı. Navalnıy olayına çok sayıda saçmalığın ve uzlaşmadan kaçınma anlayışının eşlik ettiğini söyleyen Lavrov, “Rusya, Almanya’dan bu meseledeki hukuki sorumluluklarını yerine getirmesini istemeye devam edecek,” dedi. Rusya diplomatlarının sınırdışı edilmelerinin rusofobi eğilimlerinden kaynaklandığını söyleyen Lavrov, “Moskova’nın, bu tür ortakların ‘güvenilirliğine’ dair kendince sonuçlar çıkaracağını” vurguladı.
Lavrov, Belarus seçimleri konusunda da Batı'nın, seçim sonuçlarını tartışmalı hale getirmek için “yararsız araçlar” kullandığını söyledi; öte yandan Belarus kolluk kuvvetlerinin kanun dairesinde işlemesi ve orantılı müdahale etmeleri gerektiğini de belirtti.
Lavrov’un özel olarak Belarus muhalefete ve genel olarak da çatışmaların devam ettiği ülkelerdeki muhalefete dair sözleri de dikkat çekiciydi. Bakan, Rusya’da, başka ülkelerin muhalefetiyle görüşmeye bir engel olmamakla birlikte, onlar tarafından anayasal düzenin zor yoluyla devrilmesine yönelik çağrıda bulunulmaması gerektiğinin altını çizdi.
Lavrov, Fransa ve Almanya’daki meslektaşlarına Kiev’in Donbas’da çözüm için Minsk mutabakatıyla çelişen eylemleriyle ilgili onlarca mektup gönderdiğini ama bir cevap alamadığını da belirtti.
