Müslüman Birlik Hareketi Lideri Tali Bakırzade, İlham Aliyev rejiminin gözaltına alınanları sorgulama sırasındaki insanlık dışı uygulamalarını protesto etmek için açlık grevine başladı.
YDH- Azerbaycanlı, aktivistlerin bildirdiğine göre halen cezaevinde bulunan Müslüman Birlik Hareketi Lideri Tali Bakırzade, İlham Aliyev rejimi polisinin gözaltına aldığı Müslüman Birlik Hareketi mensuplarına yaptığı işkenceyi ve dini değerlerine yönelik hakaretlerini protesto etmek için sınırsız süreyle açlık grevi başlattı.
Tali Bakırzade’nin açlık grevi kararından sonra halen tutuklu bulunan Abbas Hüseyin ve Cabbar Cabbarov adlı aktivistlerle Gazeteci Polad Aslanov’un da açlık grevi başlattığı bildirildi.
Müslüman Birlik Hareketi Lideri Tali Bakırzade, gözaltına alınan kişilerin sorgusu sırasında dini değerlerine hakaret edenlerin cezalandırılmasını talep etti.
2009 ila 2011 yıllarında ulusal güvenlik danışmanlığı yapan üst düzey Mossad yetkilisi Uzi Arad, Jerusalem Post gazetesinden Gil Hoffman’a verdiği mülakatta, Azerbaycan Eminetinin bir katının Mossad, CIA ve FBI’a tahsis edildiğini belirtmiş ve “Mossad görevlilerinin, CIA ve FBI ajanlarının yanı sıra Azerbaycan Güvenlik Servisi binasının bir katında konuşlandırılması, başka hiçbir ülkede görülmüş bir olay değildir. Unutmayın, bu bahsettiklerimin hiçbiri artık bir sır değil” demişti.
Azerbaycan İçişleri Bakanlığına bağlı organize suç biriminin gözaltına aldığı kişilere işkence edip dini değerlerine hakaret etmesi Azerbaycan halkında tepki yarattı.
Gözaltına alınan aktivistlerden Mayil Kerimov, sorgu sırasında uğradığı işkenceyi şöyle anlattı. “İçişleri Bakanlığı Organize Suç dairesinde pantolonumu çıkardılar, iç çamaşırımı çıkardılar ve jopla tecavüz etmeye kalktılar. Ben onlara Allah için bu iğrenç işkenceyi yapmamalarını söyledim. Sürekli küfrettiler ve dövdüler. Bana tutuklu aileleriyle yardımlaşmayı kesmemi ve bir daha mahkemelere gelmememi söylediler. Ben onların bu isteklerini kabul edip bunları yapmayacağıma söz verdikten sonra tecavüzden vazgeçtiler; ancak eğer tutukluların yargılandığı mahkemeye bir daha gelirsem beni tekrar gözaltına alıp tecavüz edecekleri tehdidinde bulundular.”