Mısır halkı İsrail’e devletinden farklı bakıyor

img
Mısır halkı İsrail’e devletinden farklı bakıyor YDH

Yapılan bir kamuoyu araştırması, ırkçı İsrail rejimi ile ilişkilerini normalleştiren ilk Arap devleti olan Mısır’da halkın devletlerinin aksine İsrail rejimini düşman gördüğünü ortaya koydu.




YDH- Washington Institute adlı İsrail yanlısı düşünce kuruluşu tarafından yapılan bir ankete göre Mısır halkının çoğunluğu Çin’le ilişkilerin geliştirilmesine önem verirken ırkçı İsrail rejimi ile ilişkiler konusunda olumlu görüş belirtmedi.

Ankete göre Amerika’nın en önemli bölgesel müttefiklerinden biri olan Mısır’da halkın yüzde 47’si, Amerika’ya güvenilmemesi gerektiğini belirterek Rusya ve Çin’le ilişkilerin geliştirilmesini savundu.  

Mısır halkının İran ve müttefiki Suriye ile ilişkilere bakışı da oldukça dikkat çekici. Washington Institute, haberinde “Mısır halkının çok küçük bir azınlığının (yüzde 13) İran’la” ve “sadece dörtte birinin Suriye ile ilişkilere değer verdiğini” belirterek küçümserken resmi basının ve Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri medyasının yoğun aleyhte propagandalarına rağmen Mısır halkının yüzde 13’ünün İran’la yüzde 25’inin de Suriye ile ilişkileri önemli görmesi oldukça dikkat çekici bulundu.

Irkçı İsrail rejimi yanlısı Washington Institute, Mısır halkının Türkiye ile ilişkileri önemli gören yüzde 45’i için “dar bir azınlık” ifadesini kullanırken yapılan tüm propagandalara rağmen Mısır halkının ırkçı İsrail rejimine ve onunla ilişkilerin normalleştirilmesine olumlu bakmadığını itiraf etti.

Ankete katılan Mısırlıların yalnızca yüzde 14’ünün Arap ülkelerinin ırkçı İsrail rejimi ile yaptığı barış anlaşmalarına olumlu, buna karşın halkın yüzde 82’isinin olumsuz baktığını belirten Washington Institute, Mısır kamuoyunun bu konudaki tutumunun kendi hükümetinin politikalarına uymadığını gösterdiğine işaret etti. 

İsrail ile yapılan barış anlaşmaları konusunda nesiller arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadığına dikkat çeken Washington Institute İsraillilerle sportif veya ticari ilişkiler gibi konularda herhangi bir “normalleşme” için de çok az halk desteği olduğunu belirtti.