Haaretz gazetesinde yer alan köşe yazısında işgal rejiminin 'mutlak zafer' ya da herhangi bir zafer elde etme şansı düşünülemez olduğuna vurgu yapıldı.
YDH - İsrail gazetesi Haaretz'de B. Michael imzasıyla yer bulan köşe yazısında işgal rejiminin mevcut durumda 'mutlak zafer' elde etme şansının olmadığı ve dünyanın Holokost'a sessiz kalmasını eleştiren 'Yahudi devletinin' şimdi dünyanın kendi yaptıklarına sessiz kalmasını ve eylemlerine müdahale etmemesini talep etmesinin ironik olduğu vurgulandı.
Yazıda şu değerlendirmelere yer verildi:
"İsrail'in 'mutlak zafer' arayışı Kral Arthur'un Kutsal Kase arayışına benzetilebilir. Bu, sahibine güç, zenginlik, onur ve statü kazandıracak kutsal ve güçlü bir ödüldür. Ancak bu zafer İsrail'in elinden kaçtı ve öyle görünüyor ki bu zafere ulaşma şansları da yok oldu.
İsrail'de ordu, hükümet, siyasi partiler ve hizipler de dahil olmak üzere çeşitli gruplar bu zaferi arıyor ama bulamıyor. Beş aydan biraz daha uzun bir süre önce bu zafere ulaşılabilecek gibi görünüyordu ama kendi aptallıkları bunu imkansız kıldı.
Zafer arayışı 8 Ekim'de, Gazze sınırına yapılan bir saldırının ertesi günü başladı. İsrail, sadece Hamas teröristlerine karşı olmayan şekilde topyekûn bir savaş başlattı. Hava kuvvetleri bugüne kadar devam eden bir ölüm ve yıkım harekatı başlattı. Bu savaş öfke, kibir takıntısı, kırılmış egolar ve hazırlık ya da planlama eksikliğinden kaynaklandı. Bu, aklı başında bir ülke tarafından alınmış mantıklı bir karar değil, bir linç eylemiydi.
9 Ekim'de Savunma Bakanı Yoav Gallant Gazze'ye 'tam abluka' uygulandığını ve su, gıda, elektrik ve ilaç gibi temel ihtiyaç maddelerinin kesildiğini açıkladı.
Bu an, İsrail'in kendisini 'mutlak zafer' şansından mahrum bıraktığı noktayı işaret ediyordu.
Eğer İsrail sağduyulu davransaydı, kendini dizginler ve benzer durumlarda geçmiş liderlerin yaptıklarını takip ederdi. Bunun yerine İsrail intikam ve ego tatmini arzusuyla hareket etti. Bu tür davranışlar zafere götürmez; yalnızca İsrail'in olumsuz imajını güçlendirir.
Çoğu çocuk ve kadın olan Filistinlilerin ölü sayısı arttıkça, İsrail Kabil'in kaderine daha da yaklaşıyor. Öfke, protesto ve yaptırımlara maruz kalan parya bir devlet haline geldi. Bu durumda 'mutlak zafer' ya da herhangi bir zafer elde etme şansı düşünülemez.
Dahası, Holokost sırasında dünyanın sessizliğini eleştiren 'Yahudi devletinin' şimdi dünyanın sessiz kalmasını ve eylemlerine müdahale etmemesini talep etmesi de ironiktir."