Haaretz gazetesi, Gazze'nin kuzeyindeki katliamın ardından Biden'ın Netanyahu'ya karşı giderek daha sabırsız hale geldiği ve baskı yapmak için rakibi Benny Gantz'ı kullandığını yazdı.
YDH - Haaretz gazetesinde Amos Harel'in imzasıyla yer bulan makalede, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Gazze'de ertesi gün planlarını tartışmaya ve ateşkese karşı çıkarken ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin, işgal rejimine karşı giderek daha sabırsız hale geldiği ve Netanyahu'ya baskı yapmak için rakibi Benny Gantz'ı kullandığını yazdı.
***
"Cumartesi günü Amerikan malzemelerinin Gazze Şeridi'ne paraşütle indirilmesi yalnızca oradaki insani durumu değil, aynı zamanda Biden yönetiminin artan hüsranını ve İsrail'e dönük artan eleştirilerini de yansıtıyor. İsrail basını ve kamuoyu, Gazze'de geçtiğimiz perşembe günü gıda ve malzeme taşıyan bir kamyon konvoyunun etrafında çıkan arbedede 100'den fazla Filistinli sivilin hayatını kaybettiği korkunç hadisenin ardından hızla harekete geçti.
Ancak dünya bu olaydan derinden etkilendi. İsrail'in, kurbanların çoğunun bir izdihamda ezilerek öldüğü ve sadece birkaç kişinin İsrail ordusu tarafından vurulduğu şeklindeki anlatıyı inandırıcı bulunmadı ve iddia da fazla ilgi uyandırmadı.
Uluslararası topluma göre İsrail, şu anda Gazze sakinlerinin çektiği büyük acıların başlıca sorumlusu. Hamas'ın 7 Ekim'de gerçekleştirdiği katliam, İsrail'in Filistin halkını güneye Refah'a doğru iterken insani yardımların ulaştırılmasında zorluklar yaratmasını (bunların bir kısmı sağcı protestocuların yolları kapatmasından kaynaklanıyor ve hükümet ile polis bunu görmezden geliyor), Gazze Şeridi'nin bazı bölgelerinde açlığın yaygınlaşmasını ve Başbakan Binyamin Netanyahu'nun savaş sonrası döneme ilişkin düzenlemeleri ciddi bir şekilde tartışmayı ısrarla reddetmesini içeren mevcut tutumunu haklı çıkarmaz.
ABD, öfkesini çeşitli şekillerde ifade ediyor ama esirlerin serbest bırakılması konusunda bir anlaşmaya varılamaması, Ramazan ayının başlamasına bir hafta kala, Washington ile Tel Aviv arasındaki çatışmayı daha da şiddetlendirebilir.
Esir takası müzakerelerinin durumu iç açıcı değil. İsrail şimdi Hamas'tan yaşayan esirlerin tam listesini ve arabulucular tarafından önerilen, ilk aşamada serbest bırakılan her İsrailli için 10 Filistinli mahkûmun serbest bırakılmasını öngören serbest bırakma mekanizmasına net bir yanıt vermesini talep ediyor.
İsrail ordusu, resmi olarak 134 esirden 34'ünün öldüğünü açıkladı, ancak tahminler gerçek sayının daha yüksek olduğu yönünde.
Serbest bırakılacak esirler arasında kadınlar, yaşlı erkekler ve hasta ya da yaralı esirler de yer alacak. Geçtiğimiz günlerde Katar'da yapılan ön görüşmelerde gerçek bir ilerleme sağlanamadı. Görüşmelere Kahire'de devam edilmesi yönünde Mısır'dan da bir davet var. İsrail'in bunu kabul edip etmeyeceği net değil.
Bu arada Hamas, görünüşte İsrail hava saldırılarının bir sonucu olarak esirler arasında daha fazla ölüm olduğuna dair haber ve ipuçları yayımlıyor. Örgüt sözcüleri hayatta olduğunu söyledikleri esirlerin sayısını sürekli azaltıyor. İsrail ordusu, resmi olarak 134 esirden 34'ünün öldüğünü açıkladı, ancak tahminler gerçek sayının daha yüksek olduğu yönünde.
Paris'te arabulucular tarafından yapılan önerilere henüz detaylı bir yanıt vermeyen Hamas'ın, müzakerelerde güç dengesinin artık kendi lehine olduğuna inandığı görülüyor.
Amerika'nın İsrail üzerindeki baskısı nedeniyle insani yardımlar artıyor. Hamas, bir sonraki anlaşmanın ikinci aşamasında binlerce mahkûmun serbest bırakılmasını bekliyor ama İsrail hapishanelerini Filistinlilerden boşaltacak 'tüm esirlere karşılık tüm mahkûmları' kapsayan bir anlaşmaya artık inanmıyor gibi görünüyor.
Tam çekilme ve savaşın sona erdirilmesi talebini kabul etmek, başarısızlığın dolaylı olarak kabul edilmesi anlamına geliyor.
Hamas için en kritik konu savaşın tamamen durdurulması. Paris zirvesinde arabulucular tarafından sunulan son plan, Hamas'ın elindeki esirlerin ve naaşların bırakılması karşılığında ilk aşamada altı haftalık bir ateşkesten, ardından İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesinden ve savaşın sona ermesinden bahsediyor.
Filistinliler bunu önceden teminat altına almak istiyor ve Hamas liderlerinin kişisel güvenliği için uluslararası güvence talep ediyor.
Bunlar Netanyahu'nun hazmetmesi gereken en zorlu talepler. Belki de ilk aşamada mahkumların serbest bırakılmasından daha fazla, tam çekilme ve savaşın sona erdirilmesi talebini kabul etmek, başarısızlığın dolaylı olarak kabul edilmesi anlamına geliyor.
Savaş, ilan edilen Hamas yönetimini ortadan kaldırma hedefine ulaşılamadan sona erecek. Bu koşullar altında Netanyahu koalisyonunun aşırı sağ kanadını elinde tutmakta zorlanacaktır.
Tüm bunların ortasında, bunun için gerekli güçler seferber edilmemiş ya da tahsis edilmemiş olmasına ve İsrail'in bu kentte toplanan Filistinlileri tahliye etmeye başlamamış olmasına rağmen, Refah'ı işgal etmekle tehdit etmeye devam ediyor.
Başbakan, Refah'a girmenin Hamas üzerindeki baskıyı artıracağını ve esirler için daha iyi bir anlaşma sağlayacağını, hatta Arap dünyasını İsrail'in Hamas'ı bozguna uğratma niyetinde ciddi olduğuna ikna edeceği için Suudi Arabistan'la ilişkilerin normalleşmesini sağlayacağını söylüyor.
Netanyahu'nun kendisini karmaşık ve zor bir siyasi tuzağa kilitlediği görülüyor.
Fakat Hamas'ın böyle bir senaryonun kısa vadede, Ramazan öncesinde ya da sırasında mümkün olduğuna inanıp inanmadığı şüpheli. Amerikalılar da ikna olmuş değil ve görünen o ki Netanyahu koalisyondaki geçici ortakları olan Ulusal Birlik Partili bakanları bile ikna edemiyor.
Son günlerde Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın Netanyahu'nun tutumuna meydan okumasıyla daha da şiddetlenen askeri tasarı etrafında yaklaşan krizle birlikte, Netanyahu'nun kendisini karmaşık ve zor bir siyasi tuzağa kilitlediği görülüyor.
Biden yüzünü Gantz'a çevirdi
Biden'ın kabine üyesi Benny Gantz'ı Washington'daki görüşmeler için davet etme kararı oldukça önemli. Bu alışılmadık bir adım ve Netanyahu'nun konumunun kamuoyu önünde küçültüldüğünü ifade ediyor.
Görünen o ki yönetim Gantz'ı Netanyahu'ya bir anlaşmaya varması için baskı yapmaya teşvik etmeye çalışacak.
Washington, Gantz'dan yardım almayı ya da en azından Netanyahu üzerinde baskı kurmayı umuyor.
Yönetim hala umutlarını kapsamlı bir hamleye (esir takası anlaşması, Gazze'deki savaşı sona erdirecek ateşkes, İsrail ile Lübnan'daki Hizbullah arasındaki çatışmalara diplomatik bir çözüm için görüşmelerin başlamasını sağlayacak ve hatta muhtemelen İsrail ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin normalleşmesi konusunda bir anlaşma) bağlamış durumda.
Netanyahu, Hamas'ın ağır bir takas talep etmesi ve kaybetmekten korktuğu bir seçime yol açabilecek iç siyasi zorluklardan duyduğu endişe nedeniyle bu konuda hemfikir değil.
Washington, Gantz'dan yardım almayı ya da en azından Netanyahu üzerinde baskı kurmayı umuyor.
Yönetim [Amerikan rejimi] ile Netanyahu arasında yakın zamanda, İsrail'in müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanmasından sorumlu tutulacağı bir kamusal çatışma yaşanması ihtimal dışı değil.
ABD'nin BM Güvenlik Konseyi'nde İsrail karşıtı kararları veto etmekten kaçınması, hatta İsrail'e silah ve mühimmat tedarikini yavaşlatması da gerilimin tırmanmasına yol açabilir.
Biden'ın kasım ayındaki seçimlerde kilit eyalet olan Michigan'daki Müslüman seçmenlerin desteğini kaybetme korkusu merkezde yer alıyor.
ABD Başkanı gerçek zorluklarla karşı karşıya. Avrupa başkentlerinde olduğu gibi Demokratların sol kanadındaki atmosfer de İsrail'e karşı giderek daha düşmanca bir hal alıyor.
Biden'ın kasım ayındaki seçimlerde Donald Trump ile gireceği çatışmada kilit eyalet olan Michigan'daki Müslüman seçmenlerin desteğini kaybetme korkusu merkezde yer alıyor.
Müzakerelerin askıya alınması İsrail ekibini de hayal kırıklığına uğratıyor. Esirler ve kayıp askerlerden sorumlu İsrail ordusu ekibinin başındaki emekli Tümgeneral Nitzan Alon, iki hafta önce Kahire'deki toplantıya katılmadı ve ardından Paris'e gidip gitmeme konusunda son ana kadar tereddüt etti.
Profesyonel müzakereciler hükümetin bir anlaşmaya varma konusunda yeterince ciddi olmadığından endişe ediyor. Ölü esir sayısının artması ve esirlerin ailelerinin umutsuz gösterileri zor bir atmosfer yaratıyor.
Öğütme savaşı
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde Hamas'ın Han Yunus tugayını bozguna uğrattığını açıkladı. Gazze Şeridi'nin kuzeyinde, Gazze kentinin Zeytun mahallesinde bir hafta süren operasyon tamamlandı. Yine de her şeyin bir ölçüsü olmalı.
İsrail, Han Yunus'taki tünel ağının yanı sıra sığınakların ve yeraltı komuta merkezlerinin çoğunu ortaya çıkardı ama tamamını yok etmekten epey uzak.
İsrail ordusu Hamas'ın yürüttüğü gerilla operasyonları nedeniyle hala kayıplar veriyor.
Yahya Sinvar ve arkadaşlarının bazılarının Han Yunus'un altındaki tünellerde saklandıkları yerleri bulmasına rağmen İsrail ordusu, onları yakalamayı ya da onlara zarar vermeyi başaramadı.
Gazze Şeridi'ni ikiye bölen, güney ve kuzey kısımlarını ayıran koridordaki ve Han Yunus'taki askeri varlığa dokunulmuyor.
Ancak Hamas'ın yürüttüğü gerilla operasyonları nedeniyle hala kayıplar veriliyor.
Kfir Tugayı'ndan üç asker, cuma günü Han Yunus'un doğusunda bubi tuzaklı bir evde öldürüldü.
Kurbanlar bir manga komutanlığı eğitim bölüğündeydi ve bu bölükteki askerler Gazze'ye sadece birkaç gün önce, aylarca süren çatışmaların ardından paraşütçü tugayının dinlenmek üzere ayrılmasına izin vermek için girmişlerdi."