Hamas: İran’la ilişkilerimizin boyutları savaş sonrasında görülecek

img
Hamas: İran’la ilişkilerimizin boyutları savaş sonrasında görülecek YDH

Hamas Siyasi Büro Üyesi Usame Hamdan, İran’ın kendilerine verdiği destek konusunda şu an açıklama yapmak istemediklerini, bu desteğin savaştan sonra ortaya konacağını söyledi.




YDH- Hamas Siyasi Büro Üyesi Usame Hamdan, Katar’ın el-Cezire televizyonuna Hamas’ın İran’la ilişkileri konusunda açıklamalarda bulundu.

El Cezire televizyonu, programa konuk olarak katılan Usame Hamdan’a Hamas’ın İran’la ilişkileri konusundaki farklı görüşleri hatırlatarak şöyle dedi:

“Sizin Hamas olarak İran’la ilişkileriniz konusunda iki farklı görüş var. Bazıları bu ilişkinin herhangi bir faydasının olmadığını bunun en büyük kanıtının 7 Ekim deki savaşta görüldüğünü buna göre savaşın başından beri İran’ın size ciddi anlamda bir askeri ve siyasi destek vermediğini ve bundan dolayı Hamasın kayıplarını azaltmadığını söylüyor. 

İkinci görüşe göre sizin İran’la olan ilişkilerinizin baştan beri yanlış olduğunu söylüyor ve düşman bir ülkeyle ilişki kurmanızdan dolayı sizi eleştiriyorlar.” Bu soruya genel olarak nasıl bir cevap verirsiniz?

Usame Hamdan, el-Cezire sunucusunun sorusuna şu cevabı verdi:

“İran’la ilişkilerimizden rahatsız olan ülkelerden kastınız Amerika ise şunu kesin ifade edeyim ki bundan dolayı biz hiçbir şekilde bir üzüntü duymuyoruz. Amerika’nın 75 yıldır Filistin meselesine karşı olan tutumu ortadadır ve hiçbir katkısı olmadığı gibi Amerikan yönetimi bununla da yetinmeyip bize, Filistin halkına düşmanlık yapan ve bize karşı işlenen suçlara ortak olan bir ülkedir. Halkımızın ve ümmetimizin katledilmesinde her türlü ortak bir ülkedir.

Amerika Birleşik Devletleri, 1967 savaşında 1973 savaşında ve Siyonist rejimin 1982’deki Lübnan işgali sırasında bize karşı düşmanca bir tutum içerisinde oldu. 1978’de birinci intifadadan bugüne kadar halkımıza karşı yapılan saldırı ve katliamlarda duruşu ortadadır. Bununla da yetinmeyip düşmanın işlediği cinayetlere ortak oldu. Dolayısıyla Amerika’nın bizden rahatsız olması, son derece normal ve bizi üzen bir tutum değil. 

Ancak İran’la olan ilişkimizin bazı kesimleri bizden uzaklaştırdığı görüşünün tam tersini düşünüyoruz. 

İran’la olan ilişkimiz bir meydan okuma mesabesindedir. Bu ilişki bazı ülkelerin rekabet içine girmesine ve bizim için olumlu sonuçlar doğurmasına neden olur. Ancak düşmanla ilişki ve işbirliği içerisinde ve acziyet içerisinde olan muktedir olmayan ülkelerden bahsediyorsanız, bunların düşmanla olan işbirliğine bahane üretip kılıf bulmaları kabul edilir bir tutum değildir.

Bu ülkeler, Çin’le ve Rusya ile olan ilişkilerinde Amerika’ya karşı bir sıkıntı duymuyorlar. Dolayısıyla bunların asıl korkusu ve asıl sorunu bizimle ilişkiye girmemek. Onlar bizim İran’la olan ilişkilerimizi bizden uzak durmanın bahanesi olarak öne sürüyorlar. Yani bu ülkeler kendi pozisyonlarına bahane üretmekle meşguller.

Bizim İran’la ilişkilerimizde herhangi bir faydanın olmadığı görüşünü savunan ülkeleri ise iki sınıfa ayırmak gerekiyor. 

Birinci gruptakiler bizim İran’la ilişkilerimize her şekilde karşı olanlardır. Ben de kendimi fazla yorup bunlara cevap vermeyeceğim, biraz önceki anlattıklarım bunlara cevap olarak yeter. 

İkinci grupta yer alan kesimler ise bizim bu ilişkimizden memnun olmakla birlikte bizden İran’la ilişkilerimizi daha fazla geliştirmemizi istiyor. Biz bunlara da şunu söylüyoruz: 

Siz rahat olun bu konuda hiç endişe etmeyin biz bu ilişkiden hem stratejik hem siyasi anlamda çok önemli faydalar elde ettik. 

Savaşın devam ettiği bu günlerde bazı detayları konuşmak belki de şu an mümkün değil; ancak savaşın bitmesinden sonraki zamanlarda birçok şey daha açık ve net bir şekilde ortaya çıkacak savaşın bitmesinden sonra gelecek günlerde ilişkilerimizden elde ettiğimiz faydaların hangi boyutlarda olduğunu net bir şekilde göreceksiniz.” 

 



Makaleler

Güncel