Aralarında eski İngiliz yüksek mahkeme yargıcının da yer aldığı hukukçular, Londra'ya Siyonist rejimi silahlandırarak uluslararası hukuku ihlal ettiği uyarısını yaptı.
YDH - İngiltere'de aralarında mahkemenin eski başkanı Lady Hale'in de bulunduğu üç eski yüksek mahkeme yargıcı, 600'den fazla avukat, akademisyen ve emekli üst düzey yargıçla birlikte Londra hükümetinin İsrail'i silahlandırmaya devam ederek uluslararası hukuku ihlal ettiği uyarısında bulundu.
Aralarında eski temyiz mahkemesi yargıçları ve 60'tan fazla savcının da bulunduğu imzacılar, başbakana gönderdikleri dilekçede Gazze'deki mevcut durumun 'felaket' olduğunu ve Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) soykırım işlenmesinin makul bir risk olduğu yönündeki kararı göz önüne alındığında, Londra'nın bunu önlemek için yasal olarak harekete geçmek zorunda olduğunu belirtti.
Çarşamba akşamı gönderilen ve hukuki görüş niteliği de taşıyan 17 sayfalık dilekçede şu ifadelere yer verildi:
"Hükümetinizin çatışmaların durdurulması ve insani yardımın Gazze'ye engelsiz bir şekilde girmesi için giderek daha güçlü bir şekilde yaptığı çağrıları memnuniyetle karşılıyor olsak da, aynı anda (iki çarpıcı örnek vermek gerekirse) İsrail'e silah ve silah sistemleri satışını sürdürmek ve Birleşik Krallık'ın UNRWA'ya yardımını askıya alma tehditlerini devam ettirmek, hükümetinizin uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerinin önemli ölçüde gerisinde kalmaktadır."
Söz konusu dilekçe, Muhafazakâr milletvekilleri, pazartesi günü Gazze'de üçü İngiliz vatandaşı olmak üzere yedi uluslararası yardım görevlisinin Siyonist rejimin hava saldırısında öldürülmesinin ardından Rishi Sunak'a harekete geçmesi konusunda baskı yaparken geldi.
Guardian gazetesine konuşan parti kaynakları, Dışişleri Bakanı David Cameron'ın hükümetin İsrail'e dönük yaklaşımını sertleştirmesi için baskı yaptığını ancak Downing Street'ten dirençle karşılaştığını söyledi.
Muhafazakâr Partili üç milletvekili ve üst parlameto kanadı Lordlar Kamarasındaki bir eski bakan, hava saldırısının ardından İngiltere'nin İsrail'e silah ihracatını durdurması gerektiğini ifade etti.
Ayrıca saldırıdan önce yapılan bir YouGov anketinin sonuçları, hükümetin ve İşçi Partisi'nin, seçmenlerin yüzde 56'ya karşı yüzde 17'lik bir çoğunluğunun silah ambargosunu desteklemesiyle hükümetin tavrının kamuoyunun hissiyatıyla uyuşmadığını ortaya koydu.
Dilekçe, hükümeti kalıcı bir ateşkesi tesis etmeye ve Filistinlilere karşı soykırımı teşvik eden açıklamalar yapan kişi ve kuruluşlara yaptırım uygulamaya çağırdı.
Öte yandan dilekçede, UNRWA'ya ayrılan fonun yeniden sağlanmasının 'Gazze'deki Filistinlilere varoluş araçlarının etkin bir şekilde girişi ve dağıtımı ve dolayısıyla soykırımın önlenmesi' için gerekli olduğu vurgulandı.
Dilekçede, İsrail'in silahlandırılması konusunda ise şunlar kaydedildi:
"UAD'nin Gazze'de makul bir soykırım riski bulunduğu sonucuna varması, hükümetinizi, silahların bu soykırımın gerçekleştirilmesinde kullanılabileceği ve dolayısıyla bu silahların tedarikinin askıya alınmasının 'caydırıcı bir araç' ve/veya 'soykırımı önleyici bir tedbir' olduğu konusunda uyarmıştır."