Sızan yazışmalara göre Joe Biden yönetiminin 'iki devletli çözümü' destekleme taahhüdüne rağmen Beyaz Saray, BM üyesi statüsü verilmemesi gerektiğini savunuyor.
YDH - Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Filistin Yönetimi'nin uluslararası kuruluşa tam üye olmak için yaptığı başvuruyu değerlendireceği toplantı öncesinde ABD'de ülkelerin söz konusu kararı reddetmesi yönünde lobi faaliyeti hızlandı.
The Intercept'in ele geçirdiği ABD Dışişleri Bakanlığı yazışmalarında ortaya çıkan lobi çabası, Biden yönetiminin 'iki devletli bir çözümü' destekleme taahhüdüyle olan tezatı ortaya koydu.
BM Genel Kurulu, 2012 yılında Filistin'e üye olmayan gözlemci devlet statüsü tanıyan kararı kabul etmişti.
Yazışmalar, bu ay Konsey'in dönem başkanı olan Malta da dahil olmak üzere Güvenlik Konseyi üyelerine uygulanan baskıyı detaylandırıyor.
Özellikle Ekvator'dan Malta ve aralarında Fransa'nın da bulunduğu diğer ülkelere BM'nin Filistin'i tanımasına karşı çıkmaları konusunda lobi yapması talep ediliyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın gerekçesi, İsrail ile Arap ülkeleri arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesinin, kalıcı ve verimli bir devlete ulaşmanın en hızlı ve en etkili yolu olduğu şeklinde.
Bununla beraber yazışmalar, ABD'nin Filistin devletinin BM'de oylanmasına karşı görüşlerine de yer ayırıyor.
Yazışmalarda, Güvenlik Konseyi üyelerinin, Konsey'in Orta Doğu konulu açık oturumundan önce, Filistin devletinin kurulması ve dolayısıyla Filistin'in egemen bir ulus olarak tanınması yönündeki herhangi bir öneriyi reddetmeye ikna edilmeleri gerektiği belirtiliyor.
Yazışmalarda, "ABD, Filistin halkı için siyasi bir ufka giden en hızlı yolun İsrail ve komşuları arasında bir normalleşme anlaşması bağlamında olduğu görüşündedir. Bu yaklaşımın Filistinlilerin hedeflerini anlamlı ve kalıcı bir şekilde somut anlamda ilerletebileceğine inanıyoruz," ifadelerine yer veriliyor.
Aynı zamanda yazışmalarda, "Bu nedenle, önümüzdeki günlerde ve haftalarda Güvenlik Konseyi'ne sunulması halinde, 'Filistin'in' BM üyesi bir devlet olarak kabul edilmesini tavsiye eden muhtemel Güvenlik Konseyi kararını desteklememeniz konusunda sizi teşvik ediyoruz," deniyor.
Yazışmalarda yönetimin oylamaya karşı çıkmasının gerekçeleri arasında gerilimin tırmanması, siyasi tepkiler ve ABD Kongresi'nin BM fonlarını kesmesi riski de yer alıyor:
"En iyi niyetle bile olsa BMGK'da erken harekete geçilmesi Filistin halkına ne devlet olma ne de kendi kaderini tayin etme hakkı sağlayacaktır. Bu tür teşebbüsler normalleşme çabalarını tehlikeye atacak ve tarafları birbirinden daha da uzaklaştıracak, her iki tarafta da masum canlara mal olabilecek şiddet riskini artıracak ve Devlet Başkanı (Mahmud) Abbas tarafından ilan edilen yeni reform hükümetine desteği riske atacaktır."
