Görünen o ki, Avustralya Siyonist lobisi içinde dezenformasyon yasa tasarısının kendi çıkarlarına hizmet edip etmediği konusunda bir iç savaş var.
YDH- Siyasi analist Maram Susli el-Meyadin’de The role of the Australian Zionist lobby in the censorship of Elon Musk’s X başlığıyla yayımlanan makalesinde, Avustralya’daki Siyonist lobinin faaliyetlerini ve etkisini ele alıyor.
***
Avustralya hükümeti, X'i (eski adıyla Twitter) sansürleme talebi nedeniyle Elon Musk ile bir savaşa girmiş durumda. Bu hikaye, Kasım 2023'te önerilen ve internette ifade özgürlüğünü tehdit edecek bir yasa olan "yanlış bilgilendirme ve dezenformasyon" yasa tasarısı için yenilenen bir baskının ardından ortaya çıkıyor.
Avustralya Siyonist lobisine uşaklığıyla bilinen muhalefet partisi lideri Peter Dutton başlangıçta yasaya karşı çıkmıştı. Ancak Avustralya Yahudi Derneği'nin (Australian Jewish Association-AJA) Avustralya ‘Kanal 7’ haberlerinde Bondi saldırganı olarak yanlışlıkla bir Yahudi'nin adının verilmesini antisemitizmin kanıtı olarak göstererek şikayette bulunmasının ardından tutumunu değiştirmiş görünüyor. Peter Dutton, Musk'tan Avustralya Yahudi Derneği tarafından atılan ve Sydney Süryani Ortodoks piskoposunun 15 yaşındaki şüpheli bir Selefi tarafından bıçaklanmasını tasvir eden bir tweeti silmesinin istenmesinin ardından ikinci kez tutumunu değiştirdi. Ne Musk ne de Avustralya Yahudi Derneği videoyu silmeyi kabul etti ve şu anda Avustralya hükümetiyle yasal bir mücadele içindeler.
Görünüşe göre, Avustralya Siyonist lobisi içinde, yanlış bilgilendirme yasasının kendi çıkarlarına hizmet edip etmediği konusunda bir iç savaş var. Yasa bir yandan İsrail’e yönelik her türlü eleştiriyi ortadan kaldırmak için seçici bir şekilde uygulanabilirken, diğer yandan AJA'nın Filistinli Hıristiyan ve Müslümanların soykırımını meşrulaştırmak için Avustralyalılara İslamofobi yayma kabiliyetine potansiyel olarak müdahale edebilir.
Henüz yasalaşmamış olan teklif, ifade özgürlüğü söz konusu olduğunda çok geniş bir ağı taşıyabilecek kadar muğlak bir şekilde ifade edilmiştir. Avustralya hükümetinin kendisi yasadan muaf tutulacak. Yasa aşağıdaki konuşmaların yasaklanmasını önermektedir:
(a) Avustralya toplumundaki bir gruba karşı etnik köken, milliyet, ırk, cinsiyet, cinsel yönelim, yaş, din veya fiziksel veya zihinsel engellilik temelinde nefret;
(b) Avustralya'da kamu düzeninin veya toplumun bozulması;
(c) Avustralya demokratik süreçlerinin veya Commonwealth, State, Territory veya yerel hükümet kurumlarının bütünlüğüne zarar vermek;
(d) Avustralyalıların sağlığına zarar vermek;
(e) Avustralya çevresine zarar vermek;
(f) Avustralyalılara, Avustralya ekonomisine veya Avustralya ekonomisinin bir sektörüne ekonomik veya mali zarar.
Madde (a) "milliyet temelinde nefret", terörist "İsrail devletine" yönelik eleştirileri veya bu devletin ortadan kaldırılmasına yönelik çağrıları engellemek için seçici olarak uygulanabilir. (b) "Kamu düzeninin bozulması" maddesi Gazze'deki soykırıma karşı protesto çağrılarını içerebilir. (c) "Avustralya demokratik sürecinin bütünlüğüne zarar verme" maddesi ise Siyonist lobinin Avustralya siyaseti üzerindeki kontrolünü ifşa eden konuşmaları kapsayabilir. Eski Avustralya Dışişleri Bakanı Bob Carr, "İsrail yanlısı lobinin" hükümet politikasını “sağlıksız bir düzeyde” etkilediğini söyledi. Eski Avustralya Başbakanı Kevin Rudd, Mossad ajanlarının suikastlar gerçekleştirmek üzere Avustralya pasaportlarını çalmasından şikayetçi olduğunda Siyonist lobinin kendisini Julia Gillard ile değiştirmekle tehdit ettiğini ve bu tehdidin kısa süre sonra gerçekleştiğini iddia etmiştir. Önerilen yeni yasalar kapsamında bu tür konuşmalar sansürlenebilir. (d) "Avustralyalıların sağlığına zarar verme" maddesi, açık sözlü Siyonist CEO Albert Bourla tarafından yönetilen Pfizer tarafından yapılan aşıları eleştiren konuşmaları sansürleyebilir. (e) maddesi, küresel ısınmayla (şimdilerde iklim değişikliği olarak adlandırılıyor) mücadele için önerilen karbon kredisi sistemine karşı söylemleri sansürleyebilir. Madde (f) "Avustralya'ya ekonomik veya mali zarar", İsrail’e karşı Boykot, Elden Çıkarma ve Yaptırım (BDS) çağrılarını veya İsrail ZIM gemilerinin Avustralya'ya kargo getirmesini engelleme çağrılarını içerebilir.
Sonuç olarak, "yanlış bilgilendirme ve dezenformasyon" yasası geçerse, X gibi yasaya uymayan sosyal medya şirketlerini askıya alabilir. Bu, muhalefet partisi ve lideri Peter Dutton tarafından direnilip direnilmeyeceğine bağlı olabilir. Dutton daha önce Filistin yanlısı protestocuların sınır dışı edilmesi çağrısında bulunmuş ve bu çağrı Siyonist Federasyon Başkanı tarafından da desteklenmişti. Avustralya Dışişleri Bakanı Penny Wong'un Filistin devletini tanıma çağrılarını eleştirmiş ve Avustralya Başbakanı Albanese'yi üniversitelerdeki Filistin yanlısı konuşmaları susturmadığı için kınamıştır.
Açıkça görülüyor ki, bu adam ifade özgürlüğünün savunucusu değil, Siyonist lobinin kaprislerine göre hareket eden bir uşak. Böyle liderlerin yönetimde olduğu Avustralya'ya ve demokrasisine yazık oluyor.
Çeviri: YDH
