Filistin Halk Kurtuluş Cephesi, ABD Temsilciler Meclisi'nin “antisemitizm” teriminin tanımının genişletilmesi lehinde oy kullanmasını kınayan bir açıklamada bulundu.
YDH- Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC), ABD Temsilciler Meclisi'nin “antisemitizm” teriminin tanımını genişletme yönünde oy kullanmasının, üniversite ayaklanmasını engelleme ve öğrenciler ile toplumdaki diğer kişilere yönelik baskı ve istismar politikasını meşrulaştırma girişimi olduğunu açıkladı.
Bugün bir açıklama yapan FHKC, söz konusu yasanın Filistin ile her türlü dayanışmayı baltalamak ve “Amerikan toplumunda Siyonist uygulama ve politikalara yönelik eleştirilerin önünü kesmek” için bir araca dönüştürülmesini kınadı.
FHKC, mevcut olayların, her ikisi de ABD yasaları tarafından güvence altına alınan ifade özgürlüğü ve gösteri hakkına kısıtlamalar getirmeyi amaçlayan ABD yasalarının aldatıcı bir şekilde manipüle edilmesini temsil ettiğini vurguladı.
Filistin Direniş grubu ayrıca, işgal suçlarına, yatırımlara veya İsrail kurumlarıyla ilişkilere karşı herhangi bir hareketin “anti-Semitik” olarak etiketlenmesini kınayarak, bunun Filistin'e desteği bastırmayı ve öğrenci ayaklanmasını boğmayı amaçladığını vurguladı.
ABD'nin, kuşaklar arasındaki uçurumu artırma kararı
Cephe, bu kararın ABD'nin Filistin halkının haklarına yönelik ayrımcılık ve çifte standart politikaları çerçevesinde alındığını düşündüğünü söyledi.
FHKC, barışçıl protestoların “anti-Semitizm” ile suçlanırken, ABD’nin Filistin halkına karşı yürütülen soykırım savaşını görmezden geldiğini ve Direnişi “terörizm” ile suçlayarak ve işgalin suçlarını “meşru müdafaa” olarak tanımlayarak terimleri çarpıtmaya çalıştığını bildirdi.
FHKC, bu kararın kabul edilmesinin, önlerinde yaşananları görmeye başlayan genç Amerikan nesli ile İsrail işgaliyle duygusal bağlarını yeniden değerlendirmeyi reddeden yaşlı nesil arasındaki uçurumu artıracağının altını çizdi.
Cephe, açıklamasında daha sonra, halkı bu yasaya ve Amerikan toplumunun haklarına “İsrail” lehine yapılan her türlü ihlale karşı harekete geçmeye çağırdı.
Halk Cephesi açıklamasını, bu yasanın kabul edilmesinin Amerikan toplumu içinde İsrail ya da ABD politikalarına karşı geniş çaplı hareketi durdurmayacağını, aksine övündükleri sahte demokrasinin gerçekliğini daha da açığa çıkaracağını vurgulayarak sonlandırdı.
ABD Meclisi, protestoların ortasında tehlikeli antisemitizm yasa tasarısını kabul etti
Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi, eğitim programlarıyla ilgili federal ayrımcılık karşıtı yasaların uygulanması için antisemitizm tanımının güncellenmesini öngören yasayı kabul etti.
“Antisemitizm Farkındalık Yasası” olarak adlandırılan tasarı, Amerika Birleşik Devletleri'nin dört bir yanındaki öğrencilerin İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkına yönelik soykırımını protesto ettiği kritik bir dönemde geldi.
Güncellenen tanım, Uluslararası Holokost Anma İttifakı (IHRA) tarafından oluşturulan antisemitizm tanımını benimseyecek.
Bu tanımın yürürlüğe girmesi halinde, İsrail işgaline karşı çıkan Amerikan vatandaşları ve sakinleri için vahim bir gelişmeye işaret edeceğini söyleyen uzmanlar, IHRA’nın, “İsrail devletine” karşı herhangi bir eylemin anti-semitizm olarak değerlendirileceği tehlikeli bir söylem yaydığının altını çiziyorlar.
IHRA daha önce, dönemin İngiltere İçişleri Bakanı ve Siyonizm yanlısı Suella Braverman'ın hâlâ görevde olduğu bir dönemde, İngiliz hükümetinin bu tanımı benimsemesi için lobi faaliyetlerinde bulunmuştu.
Ayrıntılı olarak tanım, “Yahudi kolektivitesi” veya “İsrail Devleti” de dahil olmak üzere Yahudilere yönelik her türlü “nefret” ifadesini antisemitizm olarak değerlendirmektedir.
IHRA'nın tanımına göre, antisemitik olduğu iddia edilen eylem ve ifadeler arasında günümüz İsrail politikasının Nazi Almanyası ile karşılaştırılması ve medya, hükümet ya da sosyal kurumların Yahudilerin kontrolünde olduğunun iddia edilmesi yer almakta.
Bireysel Haklar ve İfade Vakfı (FIRE) ise tasarıda benimsenen “antisemitizm” tanımının anayasaya aykırı bir şekilde muğlak olduğunu söyledi.
Başkan Joe Biden, ABD genelinde onlarca üniversitede, üniversitelerinin İsrail işgalinden vazgeçmesi çağrısında bulunan protestolara katıldıkları için protestocuları antisemitizmle suçlamıştı.
