İran Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı Kudüs Gücü’nden bir komutan Hizbullah’ın çeşitli tiplerde bir milyondan fazla füzeye sahip olduğunu söyledi.
YDH- Foreign Policy dergisine göre, İran Kudüs Gücü’nden bir yetkili Hizbullah’ın hassas güdümlü füzeler, isabet oranını arttırmak için modifiye edilmiş Katyuşa roketleri ve tanksavar füzeleri de dahil olmak üzere çeşitli tiplerde bir milyondan fazla füzeye sahip olduğunu söyledi.
Söz konusu dergi, Lübnan ile İsrail arasındaki sınır bölgesinin sekiz ay boyunca Hizbullah ile İsrail arasında karşılıklı yıpratıcı şiddetin yaşandığı bir yer olduğunu yazdı. Dergi, son dönemde bu şiddetin tırmanarak İsrail’de geniş çaplı bir savaş çağrılarına yol açtığını belirtti.
Foreign Policy “İsrail ile Lübnan arasındaki çatışmanın topyekun bir savaşa dönüşeceğine inanmamak için hiçbir neden yok” ifadelerine yer verdi.
Foreign Policy, “bugünkü çatışmanın önceki yıllardaki çatışmalardan farklı yönlerinden birinin, Hizbullah’ın son on yılda İsrail’e stratejik bir tehdit oluşturacak kadar imkan kazanmış olması” olduğunu belirtti.
Hizbullah ve Orta Doğu’daki diğer direniş gruplarla irtibatlı İran’ın Kudüs Gücü’nden bir yetkili dergiye yaptığı açıklamada, Hizbullah’ın hassas güdümlü füzeler, isabet oranını arttırmak için modifiye edilmiş Katyuşa roketleri ve tanksavar füzeleri de dahil olmak üzere çeşitli tiplerde bir milyondan fazla füzeye sahip olduğunu söyledi.
Dergide, “Hizbullah’ın cephaneliğinde, bu uzun süreli yıpratma savaşı sırasında ortaya çıktığı gibi, kamikaze İHA’ları ve Rus yapımı füzelerle donatılmış insansız hava araçları var. Bu, İsrail topraklarında hava saldırıları düzenlemeye imkan tanıyor” ifadelerine yer verdi.
Haberde, Hizbullah cephaneliğinin “Elmas” adı verilen İran yapımı kameralı füzeleri de içerdiği, bu füzelerin İsrail yapımı “Spike” füzesinden esinlenen ve “ateşle ve unut” tipinde olan bir tür olduğu bildirildi.
Bu teçhizatın oyun kurallarını değiştirdiğini kaydeden dergi, Hizbullah savaşçılarının bu sayede ateşleme noktalarında İsrail saldırılarına daha az maruz kaldığını belirtti. Her iki tarafın da savaşlarını büyük ölçüde askeri hedeflerle sınırladığı, günlük askeri faaliyetlerin ayrıntılı duyurularından bunun açıkça anlaşıldığı ifade edildi.
Haberin devamında şu ifadelere yer verildi: “8 ay süren düzenli çatışmaların ardından hem Hizbullah’ın hem de İsrail’in, aralarında yaşanacak büyük çaplı bir savaşın yıkıcı olacağını anladıkları artık çok açık. Hizbullah Lübnan’ın harap olacağının ve binlerce insanın hayatını kaybedeceğinin farkında. Ancak İsrail de son aylarda Gazze’de tam olarak hedeflerine ulaşamadan karşı karşıya kaldığı durumun Hizbullah’la yapılacak bir savaşla kıyaslanamayacağının farkında.”
