İsrail Knesset üyesi ve Yisrael Beiteinu (İsrail Evimiz) partisi başkanı Avigdor Lieberman, İran'a karşı nükleer silahlar da dahil olmak üzere konvansiyonel olmayan silahların kullanılması çağrısında bulundu.
YDH- Lieberman çarşamba günü İsrail'in Kanal 12 televizyonuna verdiği mülakatta "İsrail'in konvansiyonel olmayan kabiliyetlerine ilişkin belirsizlik politikasından vazgeçmesi gerektiğini" savundu.
Yayıncı kuruluşun açıklamasını tekrarlamasını istemesi üzerine Lieberman, "Konvansiyonel silahlar için zamanımız yok" dedi.
Lieberman, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda da İsrail'in Hamas ve Hizbullah ile mücadelesinde en büyük “stratejik düşmanının” Tahran olduğunu ve bu iki gruba karşı zafer ilan edebilmek için öncelikle İran'ın nükleer programını yok etmesi gerektiğini dolaylı bir dille ifade etti.
"Halihazırda silahlanma aşamasında olan İran nükleer programını durdurmak için elimizdeki tüm araçları kullanmalıyız" diye yazan Lieberman, "Bu aşamada İran'ın nükleer silahlara sahip olmasını konvansiyonel yollarla engellemenin mümkün olmadığı açık olmalıdır" dedi.
Lieberman ayrıca, geçtiğimiz günlerde mevcut İsrail hükümetini savaş yönetimi konusundaki eksiklikleri nedeniyle eleştirmiş ve İsrail'in İran'la doğrudan karşı karşıya gelmekten başka alternatifi olmadığını belirtmişti.
Bu arada İran Dış İlişkiler Stratejik Konseyi Başkanı Kemal Harrazi, İsrail'in Lübnan'da Hizbullah'a savaş ilan etmesinin daha geniş çaplı bir çatışmaya dönüşebileceği uyarısında bulunmuştu.
Harrazi, İsrail'in kapsamlı bir savaş başlatması halinde İran'ın Hizbullah'a tam destek vereceğini vurgulayarak, böyle bir tırmanışın İran dahil diğer ülkeleri de içine çekebileceğini ifade etmişti.
Silah Kontrol Derneği'ne göre İsrail'in "90 nükleer savaş başlığına ve yaklaşık 200 silahlık bölünebilir malzeme stokuna" sahip olduğu tahmin edilmekte.
İran ise nükleer silah politikasının olmadığını söylemekte. Ancak Nisan 2024 saldırısının ardından İranlı yetkililer, güvenlik koşullarının değişmesi veya nükleer tesislerinin saldırıya uğraması halinde ülkenin nükleer doktrinini yeniden gözden geçirebileceğini dile getirmişlerdi.