Seyyid Hasan Nasrullah İsraillilere ve destekçilerine Seyyid Fuad Şukur suikastına Hizbullah'ın vereceği kaçınılmaz yanıtı beklemeleri gerektiğini söyledi.
YDH- Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in Beyrut'un güney banliyölerinden Fuad Şukur'a düzenlediği saldırının sadece bir suikast operasyonu değil, sivil binaları hedef alan ve sivilleri öldüren bir saldırı olduğunu vurguladı.
Saldırı sonucunda İranlı askeri danışman Milad Bedi'nin yanı sıra üçü kadın, ikisi çocuk beş sivilin hayatını kaybettiği belirtildi.
Hizbullah'ın öldürülen üst düzey askeri lideri Seyyid Fuad Şukur için düzenlenen büyük cenaze töreninde bir konuşma yapan Seyyid Nasrullah, İsrail rejiminin saldırganlığını Mecdel Şems'teki olaya bir "yanıt" olarak göstermeye çalıştığını söyledi.
Direniş'in bu suçlamayı reddettiğini ve kapsamlı bir soruşturmanın ardından sorumluluğu reddettiğini yineleyen Nasrullah, "bizim saldırımız olsaydı, bir hata olsa bile sorumluluğu üstlenecek cesarete sahibiz ve bu konuda emsallerimiz var" dedi.
Bu bağlamda Seyyid Nasrullah ayrıca, İsrail işgalinin yaptıklarının "Mecdel Şems'te yaşananlara bir tepki olmadığını, aksine bir iddia, aldatma ve savaşın bir parçası olduğunu" vurgulayarak işgalin "kendisini savcı, yargıç ve cellat olarak atadığına" dikkat çekti.
Hizbullah lideri, bunu gösteren ve çok sayıda askeri uzman tarafından bile ortaya konan büyük kanıtlara rağmen "İsrail'in Mecdel Şems'teki olayın bir İsrail önleme füzesinden kaynaklandığını kabul edemeyeceğini" belirtti.
"Direniş’i suçlamanın amacının, işgal altındaki Golan'ın Dürzi halkı ile Hizbullah ve onun arkasındaki Şii mezhebi arasında mezhep çatışmasını körüklemek ve böylece Araplar ve bölge halkları arasındaki birlik ve dayanışmaya yönelik Aksa Tufanı'nın en önemli kazanımlarını baltalamak olduğunu" kaydetti.
Seyyid Nasrullah, "Dürzi toplumu liderlerinin farkındalığı ve sağlam duruşları sayesinde" bu çekişmenin bastırıldığını ve etkisiz hale getirildiğini söyleyerek, Dürzilerin siyasi ve ruhani liderlerine duruşlarından dolayı teşekkür etti.
Hizbullah lideri konuşmasının bir başka bölümünde ise Filistin Direniş Hareketi Hamas ve Kassam Tugayları'na, hareketin siyasi büro şefi İsmail Haniye ve arkadaşı Vasim Ebu Şaban'ın İran'ın başkenti Tahran'da İsrail saldırısı sonucu şehit olmaları dolayısıyla taziyelerini iletti.
Haniye suikastı İran için onur meselesi
Seyyid Nasrullah, İslam Cumhuriyeti'nin şehit Haniye'nin öldürülmesini Suriye'deki konsolosluğuna yapılan saldırıdan daha önemli gördüğünü vurguladı.
İsrail rejiminin "İslam Cumhuriyeti'nin bir misafirine" suikast düzenlediğini düşünen İran lideri Seyyid Ali Hamaney'in açıklamasına işaret eden Nasrullah, bunun İran'ın ulusal güvenliği ve egemenliğine yönelik bir ihlal olmasının yanı sıra "en önemli yönünün, İran'ın bunu onuruna yönelik bir saldırı olarak görmesi olduğunu" söyledi.
"Tahran'da lider İsmail Haniye'yi öldürebileceklerini ve İran'ın sessiz kalacağını mı sanıyorlar?" diye soran Seyyid Nasrullah, "İsrail'in, önemli kırmızı çizgileri aştığını vurguladı.
Seyyid Nasrullah sözlerini şöyle sürdürdü: "Beyrut ve Tahran'da Direniş'in önde gelen liderlerine suikast düzenledikleri ve daha önce Hudeyde'ye saldırdıkları için kutlama yapan İsrailliler çok ağlayacaksınız çünkü hangi kırmızı çizgileri aştığınızın ve neleri işlediğinizin farkında değilsiniz. Dost ve düşman bilsin ki, tüm cephelerde yeni bir aşamaya girdik. Düşman, ümmetin şereflilerinin intikamını beklesin!"
“Operasyonlarımız devam edecek. Fakat Fuad Şukur'ıun intikamı ayrı olacak. Özel bir karşılık vereceğiz.” diyen Nasrullah, “Düşman ve arkasındakiler, bizim kesin olan gelecek saldırımızı beklesinler! Bizimle sizin aranızda geceler, gündüzler ve meydanlar var.”
Genel sekreter, Lübnan'daki İslami Direniş'in Gazze'yi desteklemek için "ahlakına, meşruiyetine ve önemine inanarak" savaşa girdiğinin altını çizerek, Direniş'in bu savaşta "ödeyebileceğimiz hiçbir bedel karşısında şaşırmadığını ve şaşırmayacağını" ifade etti.
"Gazze'yi desteklemenin bedelini ödüyoruz ve bu ödemek zorunda kaldığımız ilk bedel değil; liderler de dahil olmak üzere yüzlerce şehidimiz var ve Seyyid Muhsin ve onunla birlikte olanların şehadetinin bedelini kabul ediyoruz." dedi.
Operasyonlarda yeni bir aşama
Çatışmanın yeni bir aşamaya geçtiğini duyuran Seyyid Nasrullah şunları söyledi: "Meselelerin, destek cepheleri meselesini aştığı büyük bir savaşla karşı karşıyayız" diyen Nasrullah, "Tüm cephelerde açık bir savaş içindeyiz ve bu, yeni bir aşamaya girdi" açıklamasında bulundu. Yeni aşamanın tırmanmasının "İsrail işgalinin vereceği tepkilere bağlı olduğunu" vurguladı.
İsrail'in Gazze'ye saldırdığı gün Direniş Ekseni'nin açıkladığı pozisyonu bir kez daha vurgulayan Seyyid Nasrullah, bölgeyi daha büyük ve daha kötü bir tırmanıştan korumak isteyenlerin "İsrail'i Gazze Şeridi'ne yönelik saldırganlığını durdurmaya zorlaması gerektiğini" ve "saldırganlığın durdurulması dışında hiçbir çözümün olmayacağını" söyledi.
Seyyid Nasrullah, Lübnan destek cephesinin cuma sabahından itibaren aktif olarak eski haline döneceğini açıklayarak, şehit Hizbullah lideri ve Lübnanlı sivillerin cenaze törenleri tamamlanana kadar saldırılara ara verildiğini duyurdu.
Ancak operasyonların "şehit Şukur'un suikastına verilen yanıtla hiçbir ilgisi olmadığını" vurguladı.
Hizbullah lideri, dünyanın dört bir yanındaki ülke ve tarafların kendileriyle ya karşılık vermekten vazgeçirmek ya da tehdit etmek için temasa geçtiğini belirterek, Hizbullah'ın bunun tartışmaya açık olmadığını açıkça ifade ettiğini söyledi.
İsrail rejimi ve destekçilerinin "kaçınılmaz yanıtlarını beklemek zorunda olduklarını" ve "bu konuda hiçbir tartışma olmadığını" ifade etti.
"Karar artık cephe hattının, koşullarının ve sunduğu fırsatların elindedir. Resmi bir yanıt değil, sağlam ve iyi çalışılmış bir yanıt arıyoruz."
Direniş şehitleriyle büyüyor
Şehit lider Seyyid Şukur hakkında konuşan Hizbullah lideri, suikasta kurban giden komutanın "bugün Direniş'in cephaneliğindeki en önemli kabiliyetlerin geliştirilmesine nezaret ettiğini" söyledi.
Seyyid Nasrullah, tarihin de gösterdiği gibi "liderlerin öldürülmesinin Direniş'i etkilemediğini" vurguladı ve "deneyimler Direniş'in büyüdüğünü ve güçlendiğini gösteriyor" dedi.
Hizbullah'ın "mükemmel bir liderler kuşağına" sahip olduğuna işaret eden Nasrullah, Direniş destekçilerine "liderlerimizden birinin şehit edilmesinin yarattığı boşluğu hızla doldururuz" güvencesini verdi.
Nasrullah, liderlerin öldürülmesi "kararlılığımızı, azmimizi ve irademizi arttıracak ve seçimimizin doğruluğuna sıkı sıkıya sarılmamızı sağlayacaktır." dedi.