''İsraillilerin %71'i karamsar ve güvensiz''

img
''İsraillilerin %71'i karamsar ve güvensiz'' YDH

Jerusalem Post, gelecekte İsrailliler'in kuşatılmış ve endişeli olacağını, yeni güvenlik gerçekliği altında geleceklerinden emin olamayacaklarını bildirdi.




YDH- Geocartography Knowledge Group (GCKG) ile işbirliği içinde Center for Jewish Impact (Yahudi Etki Merkezi) tarafından gerçekleştirilen son İsrail Toplum Barometresi anketine göre, İsraillilerin %71'i önümüzdeki aylarda İsrail'de yaşamanın kötü olacağını düşünüyor.

Haziran ayı ortasında gerçekleştirilen anket, İsrail'deki oranlarına göre Yahudiler ve Araplar da dahil olmak üzere çeşitli sektörlerden 18 yaş üstü 500 İsrailli katılımcının temsili bir örneklemiyle çevrimiçi olarak gerçekleştirildi.

Halkın %71'i önümüzdeki aylarda İsrail'de yaşamanın daha iyi olacağı ifadesine katılmıyor.

Anket, halkın %84'ünün İsrail'in uluslararası sahnedeki mevcut diplomatik statüsünden memnun olmadığını bildirdi. 

Memnuniyetin özellikle seküler bireyler arasında düşük olduğu belirtiliyor.

Erkekler ve dindar bireyler durum hakkında daha iyimserken, seküler bireylerin yaklaşık üçte biri durumun daha iyi olacağına hiç katılmıyor. 

Halkın çoğunluğu son aylarda İsrail ile Diaspora arasındaki ilişkilerde bir değişiklik olduğuna inanıyor ve bu konuda birbiriyle çelişen iki eğilim var.

Halkın %47'si İsrail ve Diaspora'nın son aylarda birbirinden uzaklaştığına, %35'i ise yakınlaştığına inanıyor.

''Gelecek iyi olmayacak''

The Jerusalem Post gazetesi'nde yayımlanan makalenin yazarı Robert Singer, politikacıların, özellikle de savaş sırasında ülkeyi yönetenlerin, acil dikkat gerektiren başka konular olduğunu unutmamaları gerektiğini belirtiyor.

Jerusalem Post'taki makale, İsrailliler'in geleceğin iyiye işaret etmediği hissini taşıdığını ve yetkililere duyulan güven eksikliğinin arttığını vurguluyor. 

Singer, İsrail ordusunun savaşı askeri açıdan kazandığını ve Hamas'ın öngörülebilir gelecekte İsrail için önemli bir tehdit oluşturamayacağını iddia ediyor. 

Ancak yazar, İsrail'in çocukları beslemeyecek, gençleri eğitmeyecek, yoksulların sürdürülebilir bir geleceğe sahip olmasını sağlamayacak ve bir sonraki neslin artan hayat pahalılığı altında ezilmesini engellemeyeceğini de ekliyor.

Singer'e göre, İsrailliler yukarıda sayılan unsurlar dolayısıyla son derece karamsar olmaya devam ediyor.

Savaşın başlamasından bu yana, 7 Ekim de dahil olmak üzere, İsrailliler güvenlik, siyasi, sosyal ya da refah konularında çeşitli yetkililer tarafından terk edildiklerini hissettiler.

Cephedeki askerleri desteklemek, savaştan doğrudan etkilenenlere yardım etmek ve Kuzey ve Güney'den tahliye edilen on binlerce İsraillinin ihtiyaçlarını karşılamak için adım atan birçok sivil toplum kuruluşu ve diğer STK'lar tarafından doldurulan bir boşluğa tanık oldular.

Aynı ankete göre halkın %59'u sivil toplum kuruluşlarının 7 Ekim ve Demirden Kılıçlar savaşı mağdurlarına İsrail rejimi ve kurumlarına kıyasla daha fazla katkıda bulunduğuna inanıyor. 

Singer, ''Tüm bunlar İsrail'in sivil toplumu için olumlu haberler olsa da, resmi makamlarına duyulan güven açısından son derece kötü haberlerdir'' diyor. 

Singer makalenin bir kısmında şu konuya değiniyor:

''Pek çok kişi Gazze'deki savaşın ertesi gününün nasıl olması gerektiğini tartışıyor, ancak ben İsrail'deki savaşın ertesi gününün nasıl olacağından çok daha fazla endişe duyuyorum.''