İslami Cihad Hareketi, işgal altındaki Batı Şeria'da Siyonist rejim güçlerine karşı yeni taktiklerini açıkladı.
YDH - İslami Cihad'ın askeri kanadı Kudüs Tugayları, işgal atlındaki Batı Şeria'da Siyonist rejim güçleriyle girdikleri çatışmalarda yeni bir aşamaya geçtiklerini açıkladı.
Rejimin işgal altındaki Batı Şeria'nın çeşitli kentlerinde ve mülteci kamplarında saldırıları devam ediyor.
Kudüs Tugayları, İsrail'in bölgedeki yoğun saldırılarına karşılık olarak gerçekleştirdikleri bir dizi eylemi 'Kampların Dehşeti' olarak adlandırdıkları operasyona katılımlarını detaylandıran bir açıklama yayımladı.
Açıklamada bu eylemler, Aksa Tufanı operasyonunun parçası olarak tanımlandı. Açıklamada, Kudüs Tugayları bünyesindeki farklı taburlar tarafından gerçekleştirilen çeşitli operasyonlar özetlendi.
Tubas Taburu'nun İsrail askerlerini ve askeri araçlarını hedef alan el yapımı patlayıcılar (EYP) kullanarak beş operasyon gerçekleştirdiği bildirildi.
Benzer şekilde Tulkerim Taburu da altı EYP operasyonunun sorumluluğunu üstlendi.
Tulkarim üyeleri, ayrıca bir İsrail devriyesini pusuya düşürdüklerini ve keskin nişancı ateşiyle etkisiz hale getirdiklerini belirtti.
Kudüs Tugayları'nın bir başka birimi olan Cenin Taburu, İsrail güçlerine hem personel hem de teçhizat açısından ciddi zayiatlar verdiren 15'ten fazla operasyonun sorumluluğunu üstlendi.
Bu savaşçılar ayrıca biri İsrail saldırılarına karşı koymayı amaçlayan karmaşık bir manevra olarak tanımlanan üç pusu kurdu.
Kudüs Tugayları, Batı Şeria'daki direnişin daha sofistike patlayıcı cihazların üretilmesi ve konuşlandırılmasıyla 'yeni bir aşamaya' girdiğini vurguladı.
İsrail güçlerinin bu gelişmiş kabiliyetlerin etkilerini savaş alanında yakında hissedeceği uyarısında bulunuldu.
Açıklamada, Filistinli savaşçılar arasındaki kararlılığın oynadığı hayati role işaret edilerek bunun işgal rejimine karşı devam eden mücadele için gerekli olduğu vurgulandı.
Tugaylar, Filistin topraklarının ve kutsal mekanların savunulmasında silahlı direnişin ve örgütlü askeri oluşumların önemini vurguladı.
Açıklamada, bu türden önlemler alınmadığı takdirde İsrail güçlerinin Filistin topraklarını istila edeceğine dikkat çekildi.
Kudüs Tugayları hem kendi saflarından hem de diğer Filistinli direniş örgütlerinden çok sayıda savaşçının yasını tuttu.
Özellikle Ebu Şüca olarak da bilinen Komutan Muhammed Cabir'in şehadetine değinen Tugaylar, zafere ulaşılana kadar diğer direniş örgütleriyle birlikte mücadeleye devam etme kararlılıklarını yineledi.
Batı Şeria'daki Kudüs Tugayları Komutanı, örgütün hem Batı Şeria'daki Kampların Dehşeti Operasyonu hem de Gazze'deki Aksa Tufanı operasyonunda tüm direniş güçleriyle birlikte çalışma kararlılığını yineledi.
Örgütün resmi Telegram kanalından yapılan açıklamada Batı Şeria komutanı doğrudan İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ve diğer İsrailli liderlere seslenerek “Batı Şeria'daki direniş projesini durdurmak için artık çok geç," ifadelerini kullandı.
Komutan ayrıca direniş hücrelerinin artık tüm kent ve kamplarda aktif olduğunu ve Kudüs Tugayları çatısı altında faaliyet gösterdiğini belirtti.
Komutan, önümüzdeki günlerde bu operasyonların Cenin, Tubas ve Tulkerim'e yönelik saldırılarda bulunan İsrail askerleri ve askeri araçları üzerindeki etkisinin ortaya çıkacağı uyarısında bulundu.
Komutan, Tülkerim Tugayı Komutanı Muhammed Cabir ve diğer savaşçıların şehit edilmesinin 'sadece direniş alevlerini körükleyecek' olaylar olduğunu vurguladı.
Her şehidin ölümünün direniş hareketine katılmak için daha fazla kişiye ilham verdiğini belirtti.
Komutan sözlerini savaş alanının birliğini vurgulayarak bitirdi: "Bugün Batı Şeria, Gazze, Şam ve Lübnan'daki Kudüs Tugayları savaşçılarının kanı, savaş alanının bir olduğunu ve zafer ile şehadetin değişmez seçeneklerimiz olduğunu teyit etmek için birbirine karışıyor."