SAAF-İran Devrim Muhafızları eski Komutanı Muhsin Rızai, ABD ile İran arasında bir çatışmanın
SAAF-İran Devrim Muhafızları eski Komutanı Muhsin Rızai, ABD ile İran arasında bir çatışmanın kaçınılmaz olduğunu belirtti.
Halen İran’daki en etkili kurumlardan biri olan Düzenin Yararını Belirleme Kurulu Genel Sekreterliği görevini sürdüren Dr. Muhsin Rızai, İran devlet televizyonuna verdiği demeçte “ABD 6 ay önce İran’la hesaplaşma konusunda yeni bir dönem başlattı, muhtemelen gelecek iki ay içerisinde bu hesaplaşmanın somut belirtilerine tanık olacağız” dedi.
ABD ile İran hesaplaşmasının siyasi, ekonomik ve güvenlik alanlarında yaşandığını belirten Rızai, “ABD, ambargoyu bir manivela olarak kullanıp bunun çerçevesini de genişleterek İran için ciddi ekonomik sorunlar yaratmaya ve bu yolla da toplumsal muhalefet oluşturmaya çalışmaktadır. Bunun ardından muhaliflerin kullanılacağı siyasi aşama başlatılacak, daha sonra da Halkın Mücahitleri ve diğer terörist gruplar aracılığıyla güvenlik sorunları yaratılacaktır. Bunlar aracılığıyla nükleer tesislere yönelik saldırılar düzenlenmesi de ihtimal dışı değildir” dedi.
Bush yönetiminin İran’a yönelik saldırganlığının ciddiyeti konusunda da açıklamalarda bulunan Rızai, İran’ın nükleer faaliyetlerinde yeni dönemi başlatmasından sonra Amerikalıların, nükleer dosyanın Güvenlik Konseyi’ne götürülmesi ve İran’a karşı ambargo çıkarılması için yoğun çaba sarf ettiğini; fakat bunda başarısız olduğunu söyledi.
ABD’nin bu yaz başından itibaren İran’a karşı yeni bir atak başlattığını söyleyen Rızai, ABD’nin bununla doğrudan İran’ı değil, İran’ın bölgedeki nüfuzunu hedef aldığını yazın Lübnan’a, kışın ise Irak’a yönelik saldırılarını arttırarak İran’ın Ortadoğu’daki nüfuzunu kırmaya çalıştığını ifade etti.
Amerikalı yetkililerin dile getirdiği şeylerin çoğunun psikolojik savaşa yönelik olduğunu söyleyen Muhsin Rızai, ABD’nin bununla fiili adım atmadan İran’dan taviz koparmayı amaçladığını söyledi.
Bush’un yeni Irak stratejisinin de “ya hep ya hiç” mantığına dayalı olduğunu söyleyen Rızai, “Yeni Muhafazakârlar Irak meselesini İran’la anlaşmadan çözemeyeceklerini ve Irak’ta yenilmelerinin kendileri açısından tam bir yok oluş anlamına geleceğini anladılar. Bu yüzden de İran’la çatışmaya karar verdiler. Bu çatışmadan galip çıkmaları halinde bu onlar açısından büyük bir “fetih” olacak; burada yenilmeleri durumunda ise bu yenilginin faciası tüm Ortadoğu’da devam edecek” diye konuştu.