Yemen Ensarullah Hareketi lideri, ABD'nin sınırsız desteğine ve barbarca bombardımanlara rağmen “Siyonist savaş makinesinin” Lübnan'a nüfuz edemediğini söyledi.
YDH- Yemen Ensarullah Hareketi lideri Seyyid Abdulmelik el-Husi bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in “cani generalleri ve kana susamış subaylarının” Gazze'nin kuzeyini boşaltma planlarını hayata geçirmeye çalıştığını belirtti.
Seyyid el-Husi haftalık konuşmasında İsrail'in en iğrenç suçları işleyerek Filistin halkını Gazze Şeridi'nin kuzeyinden zorla çıkarmaya çalıştığını söyledi.
El-Husi, işgalin hastaneleri ve sağlık personelini hedef alarak Gazze'nin kuzeyindeki tüm tıbbi hizmetleri sona erdirmeyi amaçladığını sözlerine ekledi.
Ayrıca, İsrail'in Filistinli tutuklu ve esirlere karşı işlediği suçların “en acımasız suçlar arasında yer aldığını, belki de tüm hapishanelerde eşi benzeri olmadığını” belirtti.
ABD İsrail suçlarını aklıyor
ABD'nin İsrail işgalinin suçlarını örtbas ettiğini söyleyen Ensarullah lideri, Washington'un soykırımı bir “meşru müdafaa” eylemi olarak meşrulaştırarak İsrail'in suçlarını akladığını vurguladı.
Seyyid el-Husi, İsrail'in medya ve gazetecileri hedef almasının amacının “gerçekleri dünyadan gizlemek” olduğunu söyledi.
Yemenli lider, “cezasızlık denkleminin” İsrail'in herhangi bir Müslüman ülkede misilleme korkusu olmadan istediği yere saldırmasına izin veriyor dedi.
Böyle bir denklemin haksız ve yanlış olduğu, İslam ümmeti için tehdit oluşturduğu ve dünyadaki hiçbir Müslüman, Arap ya da özgür ulus tarafından asla kabul edilmemesi gerektiği uyarısında bulundu.
ABD ve Avrupa'nın, İran'dan misilleme yapmamasını istemesi utanç verici
Ateşkes müzakerelerine değinen Seyyid el-Husi, İsrail'in özgürce hareket etme hakkı talep ettiğini ve bölgedeki herhangi bir ülkeyi bağımsızlık, özgürlük veya egemenlikten mahrum bırakmaya çalıştığını belirtti.
Ensarullah lideri, ABD ve Avrupa ülkelerinin, İran'ın, İsrail'in son saldırısına karşılık vermemesi yönündeki çağrılarını kınayarak bu talepleri “utanç verici” olarak nitelendirdi.
Seyyid el-Husi, İsrail'in işlediği suçları yürütmek için dayandığı askeri cephaneliğin büyük ölçüde ABD tarafından tedarik edildiğine ve ABD fonlarının yıl boyunca işgalin lojistik ihtiyaçlarının %75'ini desteklediğine dikkat çekti.
Ayrıca, bölgedeki ABD askeri üsleri ve deniz kuvvetlerinin İsrail'i desteklemeye ve onun adına bölgesel baskı uygulamaya hizmet ettiğini de sözlerine ekledi.
Seyyid el-Husi, Birim 8200'den onlarca İsrailli subay ve askeri hedef alan çarpma operasyonuyla ilgili olarak da bu operasyonun İsraillilere “dehşet aşıladığını” ve onların endişe ve korkularını artırdığını belirtti.
Yemenli lider, İsrail'in hedeflerine ulaşamadığını, özellikle de esir takası anlaşması olmadan Gazze Şeridi'ndeki esirlerini geri alamadığını vurguladı.
Lübnan Direnişi muazzam bir direniş gösteriyor
Ensarullah lideri, İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırısına da değinerek, İsrail'in kolay bir işgal beklentisine rağmen Hizbullah’ın güney Lübnan'a yönelik bir ay süren kara saldırısı boyunca muazzam bir direniş gösterdiğini vurguladı.
İsrail'in Güney Lübnan'a kara harekatının İsrail'in “her anlamda yenildiğini” gösterdiğini ve yaklaşık bin kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olduğunu da sözlerine ekledi.
Seyyid el-Husi, İsrail işgal ordusunun ciddi ateş gücüne rağmen Güney Lübnan'da karada kayda değer bir nüfuz elde edemediğini vurguladı.
İsrail’in Temmuz 2006'daki Lübnan saldırısından bu yana daha küçük kuvvetler ve daha az araç kullanarak taktiklerini uyarlamaya çalıştığını ancak başarısız olduğunu belirtti.
Ensarullah lideri, İsrail'in Şehit Seyyid Hasan Nasrullah'ın, araçlarının yok edilişine dünyanın canlı tanıklık edeceği sözünün yerine getirilmesinden korktuğunu ve bunun da gerçekleşmekte olduğunu ileri sürdü.
Seyyid el-Husi, Hizbullah savaşçılarının direnç ve kararlılıklarına verilen ilahi destek sayesinde İsrail'in yenilgiye uğratıldığını ve engellendiğini belirtti.
İşgalcilerin tüm sistemleriyle Lübnan Direniş grubunun insansız hava araçlarıyla düzenlediği saldırıları engellemekte başarısız olduğunu sözlerine ekledi.
Ayrıca Şeyh Naim Kasım' ı Hizbullah'ın yeni Genel Sekreteri olarak seçilmesinden dolayı tebrik etti.
Yemen'de operasyonlar devam ediyor, 202 gemi hedef alındı
Yemen'in Gazze'ye destek cephesiyle ilgili olarak Seyyid el-Husi, Yemen Silahlı Kuvvetleri'nin (YAF) bu hafta gerçekleştirdiği benzersiz deniz operasyonları arasında Umman Denizi'nin en doğusundaki Sokotra'nın doğusunda dört geminin hedef alınmasının da yer aldığını vurguladı.
Seyyid el-Husi, “İsrail, Amerikan ve İngiliz düşmanlarıyla bağlantılı gemileri avlamak için” Yemen'in deniz operasyonlarının devam ettiğini belirtti.
Ensarullah lideri, Yemen Silahlı Kuvvetleri’nin düşmanla bağlantılı gemileri hedef alan rotaları güçlendirmek ve gemilerinin okyanusta kaçtığı yeni yolları takip etmek için çalıştığını açıkladı.
İsrail ve ortaklarının gemileriyle, genişliği nedeniyle Hint Okyanusu'na doğru kaçmaya çalıştıklarını açıkladı.
Yemenli lider İsrail, Amerikan ve İngiliz düşmanlarıyla bağlantılı olarak hedef alınan toplam gemi sayısının 202'ye ulaştığını vurguladı. Ayrıca bu hafta Yemen Silahlı Kuvvetleri’nin 13 balistik ve seyir füzesi ve insansız hava aracı kullanarak operasyonlar gerçekleştirdiğini belirtti.
ABD'nin Yemen'e yönelik devam eden saldırılarına da değinen Seyyid el-Husi, ABD güçlerinin her hafta hava saldırıları düzenlediğini ve ülkeye siyasi ve ekonomik baskı uygulamaya devam ettiğini söyledi.
Abdulmelik el-Husi, “saldırganlık durana, Gazze'ye yönelik kuşatma kaldırılana ve Lübnan'a yönelik saldırganlık sona erene kadar kimse operasyonlarımızı durduramayacak” dedi.
Gazze ve Lübnan'daki cephelerin tek bir amaç için iki cephe olarak birleştiğine dikkat çekerek İsrail'in saldırganlığına son vermesi gerektiğini yineledi.
Ensarullah Hareketi içindeki seferberliğe işaret ederek 519 bin 029 Yemenlinin askeri eğitimini tamamladığını söyleyen Ensarullah lideri, “bir milyona ulaşmayı umuyoruz” diyerek tatbikatlar, askeri geçit törenleri ve diğer etkinlikler de dahil olmak üzere çeşitli seferberlik faaliyetlerinin toplam 2 bin 913'e ulaştığını vurguladı.
Ayrıca, bazı Arap ülkelerini de eleştirerek, “Ümmetimizi hedef alan suç eylemleri ve Siyonist proje karşısında herhangi bir Arap ülkesinin sessiz kalması son derece utanç verici ve ciddi bir eksikliktir” dedi.
“Sadece medya düzeyinde bile olsa Siyonistlere verilen her türlü destek onlara bağlılık göstergesidir,” diye vurguladı.
İsrail'e bağlılık, kişiyi suça ortak eder
Seyyid el-Husi, “Siyonistlere bağlılığın kişiyi onların korkunç ve benzersiz suçlarına ortak ettiğini” ifade ederek, Siyonizm ile yüzleşmede sorumluluktan kaçmanın “İslam ile bağdaşmayan ahlaki, dini ve etik bir başarısızlık” olduğunu belirtti.
Ensarullah lideri, ümmetin bir yol ayrımında olduğunu ve iki keskin seçenekle karşı karşıya bulunduğunu vurgulayarak “Ya zillet içinde boyun eğecek ve bu kararın muazzam sonuçlarına katlanacak ya da adil ve doğru olanın yanında yer alacaktır.” dedi.
Yemenli lider, Güvenlik Konseyi 'nin “zayıflar ve mazlumlar için değil, zalimler için bir güvenlik konseyi” olduğu görüşünü dile getirdi.
Seyyid el-Husi son olarak, Yemen halkını Filistin ve Lübnan ile dayanışma amacıyla Cuma günü ülke çapında düzenlenecek milyonluk gösterilere katılmaya çağırdı.