Hizbullah'ın Lübnan Parlamentosu'ndaki temsilcilerinden İbrahim Musevi, el-Meyadin’e yaptığı açıklamada İsraillilerin ateşkes talebinde bulunduklarını ve Amerikalılarla yapılan herhangi bir anlaşmanın kendilerini ilgilendirmediğini bildiriyor.
YDH- El-Meyadin’in bildirdiğine göre, Lübnan Parlamentosu Direnişe Vefa Bloğu Milletvekili İbrahim Musevi, Lübnan İslami Direnişi – Hizbullah'ın dolaylı görüşmeler dışında yerleşimcilerin kuzeye geri dönmeyeceğini teyit ettiğini ve Şehit Seyyid Hasan Nasrullah'ın cenaze töreninin uygun bir zamanda yapılacağını belirtti.
İbrahim Musevi, işgal güçlerinin direnişi bastırmak için büyük sloganlar attığını ancak daha sonra ateşkes talep ettiğini bildirdi.
El-Meyadin’e verdiği röportajda direnişin, yerleşimcilerin kuzeye ancak dolaylı müzakereler ve ateşkes yoluyla döneceğini açıkça ortaya koyduğunu açkladı.
Musevi, bu müzakerelerin dolaylı olarak gerçekleştiğini vurgulayarak, mevcut eylemlerin 1701 sayılı karar için bir uygulama mekanizmasını temsil ettiğini ve İsrail ile ABD arasında yapılan herhangi bir anlaşmanın kendilerini ilgilendirmediğini vurguladı.
Tüm mezhepler ve bölgeler arasındaki destekleyici atmosferi takdir ederek medya ve halk gösterileri için teşekkürlerini ifade etti.
Direnişe Vefa Bloğu Milletvekili, Hizbullah'ın merhum Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah'ın cenaze törenine ilişkin olarak, uygun zaman ve tarihin daha sonra belirleneceğini belirtti.
Lübnan ile İsrail işgali arasındaki ateşkes anlaşmasının bugün, Çarşamba günü, Beyrut saatiyle tam 04:00'te yürürlüğe girdiğini belirtmek önemlidir.
Hizbullah: İsrail şartlarını direnişe dayatamadı
Lübnan Parlamentosu'ndaki Direnişe Vefa Bloğu Milletvekili Hasan Fadlallah, el-Meyadin’e yaptığı açıklamada İsrail işgal rejiminin direnişe siyasi koşullarını dayatamadığını bildirdi.
Fadlallah, Salı akşamı yaptığı açıklamada, Lübnan'ın işgal rejiminin ülkeye siyasi koşullar dayatma girişimine karşı koyabilecek bir konumda olduğunu dile getirdi:
“Mübalağa değil, Lübnanlı direnişçiler İsrailli düşmanı ateşkese zorlayan kararlı insanlardır. Tehlikeli ve hassas bir geceden geçiyoruz ancak işgalci üstün olmayacak”
Fadlallah, İsrail'in tüm saldırılarının Hiyam, Kefar Kila ve diğer çeşitli Lübnan köylerinin çevresini hedef aldığını, ancak elindeki ileri teknolojiye rağmen Litani Nehri'nin güneyindeki direniş faaliyetlerini engelleyemediğini, çünkü bu operasyonların o bölgedeki İsrail askeri tesislerine odaklanmaya devam ettiğini belirtti.
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun kullandığı retorikten bağımsız olarak, gerçek zaferin hedeflere ulaşılmasıyla tanımlandığını ileri süren Fadllallah, direniş savaşçılarının hem Lübnan hem de daha geniş bir bölge için muazzam bir başarı elde ettiğinin altını çizdi, İsrail’e mevcut bağlamın 1948 ya da 1967’dekine benzemediğini de iletti.
El-Meyadin’e verdiği röportajda, yerinden edilmiş insanların geri dönüşünün ve yeniden inşa sürecinin önemini vurgulayan Fadllallah, Güney, Bekaa ve banliyö sakinleri ile tüm onurlu vatandaşların direniş ve kurtuluş bayrağı altında birleşeceğinin de sözünü verdi.