Humus uçurumun eşiğinde

img
Humus uçurumun eşiğinde YDH

HTŞ'nin Humus'ta süren operasyonları, mezhepsel gerilimler ve hak ihlalleriyle birlikte şehirde kaos yaratıyor. Humus Toplumsal Barış Grubu yapılan ihlalleri belgeleyerek yetkililere çağrıda bulundu ancak yanıt alınamadı. Operasyonlar sırasında 118 kişinin gözaltına alındığı bildirildi.




YDH - Humus'ta yaşanan gelişmeler, vilayetin karanlık günlere doğru sürüklendiğine işaret ediyor.

Suikastlar, kaçırma olayları ve zorla alıkoymalarla birlikte, Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) rejiminin silahlarını teslim etmeyi reddeden "rejim kalıntılarını" hedef aldığı "güvenlik operasyonları" sürecinde, medya karartması ve iletişim kesintileri yaşanıyor.

Suriye'nin orta kesimlerinde bulunan ve vekalet savaşının ilk yıllarında mezhep çatışmalarına sahne olan Humus'ta, muhaliflerin İdlib'e çekilmesiyle durumun nispeten sakinleştiği bölgelerde, operasyonların uygulama şekli farklılık gösteriyor.

Bazı mahallelerde halk, ev aramaları öncesinde izin isteyen unsurlarla karşılaşırken; diğer bölgelerde ise silahlı grupların rastgele ateş açtığı, evlere zorla girip tahribat yarattığı bildiriliyor.

El-Ahbar gazetesine konuşan yerel kaynaklara göre HTŞ militanları, şehrin bazı mahallelerinde yoğun şekilde ateş açtıktan sonra kapıları kırarak evlere girdi.

Bazı eski Suriye ordusu subaylarının halkın gözü önünde darbedilerek bilinmeyen bir yere götürüldüğü ve insan onurunu zedeleyen uygulamalara maruz kaldıkları bildirildi.

Kaynaklar, şehirde yaşananların kırsal bölgelerdeki daha geniş çaplı şiddet olaylarının sadece küçük bir parçası olduğunu belirtiyor.

Bu olaylar arasında, tanınmış halk müziği sanatçısı Bahaa Yusuf'un akrabalarının da aralarında bulunduğu çok sayıda kişinin hedef alındığı saldırılar yer alıyor.

Humus'ta, Beşşar el-Esed hükümetinşn çöküşünden sonra kurulan Humus Toplumsal Barış Grubu, şehirdeki ihlallere dair bildiri yayımladı.

"Humus'taki güvenlik operasyonlarına ilişkin kamuoyuna açıklama" başlıklı bildiride, keyfi telefon kontrolü, müzik aletlerinin tahrip edilmesi, mezhep temelli aşağılayıcı sorular yöneltilmesi ve ayrımcı davranışlar gibi uygulamalara dikkat çekildi.

Ayrıca, Şam ve İskenderun Caddesi gibi bölgelerde zorunlu aramalar sırasında kadın ve erkeklerin ayrıldığı, hakaret ve fiziksel şiddetin kullanıldığı birçok durum belge altına alındı.

Bildiride, operasyonlar sırasında 118 kişinin gözaltına alındığı belirtilerek, gözaltı yerleri ve suçlamalar konusunda ailelerin bilgilendirilmesi talep edildi.

Grup, askeri güçlerin ihlallerle ilgili sorumluluk almasını, resmî açıklamalar yapmasını ve zarar görenlerin tazmin edilmesini talep etti. Ancak yapılan görüşme taleplerine henüz yanıt alınamadı.