Küba Dışişleri Bakanı Bruno Rodríguez, ABD ile koşulsuz ve eşit şartlarda diyaloğa hazır olduklarını belirtti. ABD'nin Küba’yı terör listesinden çıkarma ve bazı yaptırımları kaldırma kararını olumlu bulsa da bu adımların sınırlı ve geç kalınmış olduğunu vurguladı.
YDH - Küba Dışişleri Bakanı Bruno Rodríguez, ülkesinin ABD ile saygıya dayalı ilişkileri sürdürmeye hazır olduğunu belirterek, Havana hükümetinin ABD ile ikili meseleleri ön koşulsuz tartışmaya açık olduğunu ifade etti.
Rodríguez, başkent Havana'daki Dışişleri Bakanlığı'nda düzenlenen basın toplantısında, iki ülke arasındaki farklılıklara rağmen Küba yönetiminin ABD ile saygıya dayalı ilişkiler geliştirme iradesine sahip olduğunu vurguladı.
Küba hükümetinin ABD ile egemen eşitlik, karşılıklı fayda ve saygı temelinde, iç işlerine müdahale etmeksizin sorumlu bir diyalog sürdürmeyi sürekli olarak teklif ettiğini belirten Rodríguez, bu çağrıların Fidel Castro, Raul Castro ve Miguel Díaz-Canel Bermúdez gibi liderler tarafından açıkça ve defalarca dile getirildiğini hatırlattı.
Rodríguez, Küba hükümetinin geçmişte olduğu gibi bugün ve gelecekte de Küba ve ABD halklarının medeni ilişkilerden yararlanması için çalışmaya kararlı olduğunu ifade etti.
ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin, Küba’yı terör sponsoru ülkeler listesinden çıkarma ve Helms-Burton Yasası’nın üçüncü maddesi kapsamında ABD mahkemelerinde açılan davaları engellemek için başkanlık yetkisini kullanma kararını memnuniyetle karşılayan Rodríguez, ayrıca Amerikan vatandaşları ve kurumlarının belirli Küba kuruluşlarıyla mali işlem yapmasını yasaklayan “kısıtlanan Kübalı kuruluşların listesinin“ kaldırılmasının da olumlu bir adım olduğunu söyledi.
Ancak, bu adımların Beyaz Saray’ın Küba’ya yönelik agresif politikasının başarısızlığını kabul etmek anlamına geldiğini savundu.
ABD’nin Küba’yı terör listesinden çıkarması ve diğer iki önlemi kabul etmesinin, Küba ekonomisini çökertme ve yasal olarak mevcut hükümeti devirmeye yönelik planlarının başarısızlığını gösterdiğini ifade eden Rodríguez, ABD’nin ambargosunun ciddi ekonomik ve insani zararlara yol açtığını ancak Küba ekonomisinin çöküşüne veya hükümetin devrilmesine neden olamadığını söyledi.
Washington’un Küba politikasının eskidiğini kabul ettiğini belirten Rodríguez, bu tedbirlerin hükümetlerin değişimine veya iç politikadaki rekabetlere bağlı olmaması gerektiğini vurguladı.
Ayrıca bakan, başka bir ABD başkanının gelecekte Küba’yı tekrar listeye alması durumunda, bunun gerekçelerini sorgulamak gerektiğini ve ABD hükümetinin itibarının zedeleneceğini ifade etti.
Küba'nın terör listesinden çıkarılması, ABD mahkemelerinde dava açılmasını engelleme ve kısıtlı kuruluşlar listesinin kaldırılması gibi önlemleri "doğru yönde atılmış ciddi ve önemli adımlar" olarak nitelendiren Rodríguez, bunların "son derece sınırlı ve çok geç kalmış" olduğunu söyledi.
Rodríguez, ABD’nin ekonomik ambargosunun ve onlarca yaptırımının hâlâ yürürlükte olduğunu, bu önlemlerin bölgesel sınırları aşan etkileri bulunduğunu ve Kübalıların haklarını ihlal ettiğini belirtti.
Küba’nın, bu ekonomik savaşı, müdahaleleri ve ülkesine yönelik yanlış bilgi kampanyalarını aynı kararlılıkla karşılamaya ve kınamaya devam edeceğini vurguladı. Aynı zamanda, ABD ile saygıya dayalı ilişkiler geliştirme çabalarını sürdüreceklerini de ekledi.
