ABD Deniz Kuvvetleri bakanı, Kızıldeniz'deki çatışmalar nedeniyle lojistik zorluklarla karşılaştıklarını ve mühimmat sıkıntısı yaşadıklarını açıkladı.
YDH- El-Mesire'nin bildirdiğine göre, ABD Deniz Kuvvetleri Bakanı Carlos Del Toro, Kızıldeniz'deki çatışmaların başlamasından bu yana ABD'nin yüzlerce mühimmat tükettiğini ve bölgedeki askeri varlığını sürdürmede “lojistik zorluklarla” karşı karşıya olduğunu açıkladı.
ABD’li bakan yaptığı açıklamada, savaş gemilerinin yeniden silahlanmak için bölgeden ayrılma ihtiyacı nedeniyle Kızıldeniz'de bir “varlık boşluğu” olduğunu kabul etti ve bunu ABD askeri operasyonlarını baltalayan önemli bir zorluk olarak tanımladı.
Bakan ayrıca, Kızıldeniz'deki gemileri yeniden silahlandırmanın lojistik zorluklarının, Çin ile olası bir çatışmada ABD'nin kabiliyetlerini etkileyebilecek zayıflıkları ortaya çıkardığını belirtti. Bakan, mobil bir donanma yeniden silahlandırma sisteminin konuşlandırılmasının hızlandırılması çağrısında bulundu.
Yemen Saldırılarından Kaynaklanan Yoğun Baskı
ABD ordusunun yayın organı The War Zone tarafından yayınlanan bir rapora göre, Yemen'in Kızıldeniz'deki savaş gemilerine neredeyse her gün düzenlediği saldırılar ABD'nin mühimmat ikmalini önemli ölçüde zora soktu. Savaş gemileri ikmal için genellikle 2 bin 500 mil mesafeye kadar yol kat ediyor.
ABD Deniz Kuvvetleri Komutanı Koramiral Brendan McLane, Deniz Kuvvetleri Birliği'nin yıllık konferansında yaptığı açıklamada, ABD Deniz Kuvvetleri'nin son 15 ay içinde Kızıldeniz'de Yemen güçleriyle girdiği çatışmalarda yaklaşık 400 ayrı mühimmat kullandığını açıkladı.
Kullanılan mühimmatlar şunlar:
120 SM-2 füzesi (her birinin maliyeti 2.3 milyon doların üzerinde, toplam 276 milyon dolar).
80 SM-6 füzesi (her birinin maliyeti 4.3 milyon doların üzerinde, toplam 344 milyon dolar).
Muhripler ve kruvazörler için 160 adet 5 inçlik mermi.
20 ESSM füzesi (her birinin maliyeti 1.8 milyon dolar, toplam 36 milyon dolar).
SM-3 füzeleri, açıklanan mühimmatlar arasında en pahalı olanıdır ve bireysel maliyetleri 11.8 milyon dolar ile 36 milyon dolar arasında değişmekte.
Rapor, ABD Donanması’nın diğer mühimmatlar hariç olmak üzere sadece üç füze türü için 656 milyon doların üzerinde harcama yaptığını tahmin etmektedir. Bu rakam, ABD Donanma Bakanı'nın Nisan ayında yaptığı ve 1 milyar doların üzerinde savunma mühimmatı kullanıldığını belirttiği açıklamadan daha düşük.
Yükselen Maliyetler ve Stratejik Aksaklıklar
Ağustos ayında Business Insider, Eisenhower Carrier Strike Group'un Kızıldeniz'deki operasyonlar sırasında 1.16 milyar dolar değerinde 770 mühimmat harcadığını bildirdi.
Kasım ayında Brown Üniversitesi Watson Enstitüsü, ABD'nin bölgedeki faaliyetlerinin, özellikle de Yemen saldırılarına karşı, 4.86 milyar dolara mal olduğunu ve bu rakamın artmaya devam ettiğini tahmin etti.
Medya kuruluşları ve uzmanlar, Yemen güçleri tarafından kullanılan nispeten ucuz insansız hava araçları ve füzelerle karşılaştırıldığında ABD mühimmatlarının yüksek maliyetine dikkat çekti.
Bu mühimmatların yıllık üretiminin sınırlı olmasının, özellikle Çin ile olası çatışmalar için stoklarını korumaya çalışan ABD'nin askeri planlamasını daha da karmaşık hale getirdiği bildirildi.
El-Mesire, yapılan büyük harcamalara rağmen ABD'nin Kızıldeniz'deki hedeflerine ulaşamadığını belirtti.
Yemen güçleri deniz ablukası uygulayarak gemilerin, aralarında kilit öneme sahip Umm el-Raşraş limanının da bulunduğu İsrail limanlarına girmesini engelledi.
İsrail'in 15 aydır süren saldırıları sırasında Gazze'yi desteklemeyi amaçlayan abluka, limanı etkili bir şekilde felce uğratarak kapatılmasına ve işgücünün işten çıkarılmasına neden oldu.
Yemen'in gerçekleştirdiği operasyonlar aynı zamanda dört ABD uçak gemisinin Kızıldeniz ve Arap Denizi sahalarından çekilmesine yol açarak, ABD Donanması’nın bölgede karşılaştığı stratejik zorlukların altını çizdi.
İsrail'in 7 Ekim 2023'te Gazze'ye yönelik soykırım savaşını başlatmasından bu yana Yemen, İsrail işgaline karşı Filistin direnişine desteğini açıkça ifade etti.
Yemen, füze saldırılarının yanı sıra Tel Aviv rejiminin Gazze'ye yönelik soykırım savaşına son vermeye zorlamak amacıyla İsrail, ABD ve Birleşik Krallık bağlantılı gemileri de hedef aldı.
