Lübnan ordusu, halk ve direniş grupları arasındaki koordinasyon sayesinde, güney Lübnan'daki "Geri Dönüş Pazar"ı sakin geçti ve İsrail'in tehditleri boşa çıkarıldı. Lübnan ordusu halka karşı esneklik gösterirken, İsrail'in provokasyonlarına karşı ihtiyatlı davranıldı ve kan dökülmesi önlendi.
YDH - Dünkü ikinci "Geri Dönüş Pazar"ı, geçen hafta sonu olduğu gibi, işgal altındaki sınır kasabaları çevresinde İsrail işgal güçleriyle çatışmalar olmadan sakin geçti.
Lübnan ordusu, Kefr Kila ve Adeyse girişlerinden Hula, Meys el-Cebel, Ayterun, Marun er-Ras ve Yarun'a kadar konuşlandığı noktalarda halk toplantılarına katılanlara karşı esneklik gösterdi.
El-Ahbar gazetesine konuşan kaynaklara göre, Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) İsrail tehditlerini Lübnan tarafına iletti.
Lübnan tarafı ise geçen pazar günü 24 kişinin işgal güçlerinin kurşunlarıyla şehit düştüğü geri dönüş şehitleri sahnesinin tekrarlanmasını reddetti.
İlgili tarafların göstericileri kontrol etme konusundaki kararlılığı, Lübnan ordusundan gelen "toprak sahipleriyle dayanışma içinde oldukları ve kasabalarına girme haklarının olduğu" çerçevesinde değerlendirilen olumlu işaretlerle güçlendirildi.
Bu bağlamda ordu, geçen cumartesi günü konuşlandıktan sonra dün öğleden sonra Aytarun'a halkın girişini kolaylaştırmak için prosedürlerini hızlandırdı.
Deyr Mimas ayrımında dikenli telleri kaldırarak Kefr Kila halkının kasabalarının kuzey girişine daha fazla yaklaşmasına izin verdi.
Yüzlerce kişi Deyr Mimas ayrımından Deyr Mimas-Tel en-Nahas kavşağına kadar yaklaşık iki kilometre yürüdü.
İşgal altındaki Kefr Kila bölgesi buradan başlıyor ve İsrail keskin nişancıları siperin arkasına ve zeytin ağaçlarının arasına konuşlanmış, göstericilerin sipere yaklaşmasını bekliyorlardı.
Fakat halk, ordunun Deyr Mimas ayrımındaki açık protesto çadırına geri dönme talebine uydu.
Buna karşılık bir subay, Ateşkes Denetleme Komitesi ile koordineli olarak şehitlerin naaşlarını çıkarmak için Kefr Kila'ya hızlı bir şekilde girmek için çalışacaklarına dair halka söz verdi.
El-Ahbar'a konuşan kaynaklar, ordunun işgal altındaki kasabalara konuşlanma planının, düşmanın geri çekilmesi için uzatılan sürenin sona ereceği 18 Şubat'a kadar hızlanacağını belirtti.
Yarun'dan çekilmesi durumunda, Lübnan ordusu, Batı kesiminde el-Labbune ve Cebel Blat hariç, orta kesimde ise İsrail'in stratejik konumu ve yaklaşık bin metre yüksekliği nedeniyle yakın zamanda vazgeçmeyi kabul etmesinin uzak ihtimal olduğu Marun er-Ras hariç, kurtarılan tüm kasabalardaki konuşlanmasını tamamlamış olacak.
Kaynaklar, doğu kesimindeki Vezzani, Serda ve Amra kasabalarından çekilmenin ise düşman tarafından uzatılan sürenin sonuna erteleneceğini tahmin ediyor.
Zira düşman, direnişe ait olduğunu iddia ettiği ev ve tesislerde patlamalar gerçekleştirmeye devam ediyor.
Dün akşam saatlerinde, komşu Aytarun'a halkın dönüşüyle eş zamanlı olarak büyük bir patlama daha yaşandı. Dün öğleden önce de Rub Selasin'de bir patlama gerçekleştirildi.
Denetleme Komitesi'nin çalışmalarına gelince, üyelerinin toplantısı için henüz bir tarih belirlenmemesi nedeniyle sessizlik devam ediyor.
Fakat kaynaklar, günlük koordinasyonun, düşmanın sınır kasabalarındaki direniş tesislerini ortadan kaldırma yönündeki sözde gündemini uygulamada İsrail'e uygun hareketler etrafında devam ettiğine dikkat çekti.
Kaynaklar, güneydeki sahnedeki bir değişikliği, olumlu ya da olumsuz olsun, düşman Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmek üzere ABD’ye yapacağı ziyarete bağladı.
O zamana kadar İsrail, uzatılan süreden faydalanmak için vakit kaybetmiyor ve son olarak Denetleme Komitesi'nden Aynata, Kefr Dunin ve Kunin'deki direnişe ait olduğunu iddia ettiği mevzileri teftiş etmesini istedi.
Buna ek olarak, İsrail işgal güçleri dün Nakura kasabasından balıkçı Muhammed Cuhayr'i, Nakura Burnu açıklarında teknesindeyken alıkoydu.
Bir balıkçı tarafından çekilen bir video kaydı, İsrail savaş gemisinin Cuhayr'in teknesine yaklaştığını ve onu savaş gemisine bindirerek işgal altındaki Filistin sahiline doğru götürdüğünü gösterdi.
Cuhayr, İsrail’in elindeki sivil esir sayısını bir hafta içinde beşe çıkardı.
