Katar, İsrail Başbakanı Netanyahu'nun ikinci aşama hazırlıklarındaki tutumu ve provokatif açıklamalarının, esir takası anlaşmasının ilk aşamasının bile uygulanmasını tehlikeye attığı konusunda İsrail'e uyarıda bulundu.
YDH - Katar, İsrail'e, İsrail hükümetinin ikinci aşama hazırlıklarındaki tutumunun ve Başbakan Benyamin Netanyahu'nun provokatif açıklamalarının, anlaşmanın ilk aşamasının dahi tam olarak uygulanmasını tehlikeye attığı yönünde mesajlar iletti.
Pazar günü, düşük düzeyli bir İsrail heyeti, müzakereler için Doha'ya geldi. Heyete, Netanyahu'nun gözdesi olan görevden ayrılan iç istihbarat teşkilatı Şin Bet'in başkan yardımcısı M. başkanlık ediyor.
Heyetin bir hafta gecikmeyle ikinci aşama görüşmelerini başlatması beklenirken, heyetin bunun için yetkisi bulunmuyor ve esasen ilk aşama için teknik düzenlemelere odaklanan geçici bir ekip niteliğinde olduğu belirtiliyor.
Kabinenin, bu konuları ele alması ve genel yönergeleri belirlemesi gerekirken, henüz bir toplantı tarihi belirlemedi. Fakat toplantının bu hafta yapılması bekleniyor.
Katar, Netanyahu'nun Washington'daki coşkulu haftasının ardından sergilediği davranıştan, özellikle Filistinlileri yerinden etme yönündeki açıklamalarından ve geçen pazartesi Doha'ya müzakerelere başlamak üzere bir heyet göndermemesinden dolayı derin bir hoşnutsuzluk duyuyor.
Konuya vakıf İsrailli bir kaynak, Haaretz gazetesine yaptığı açıklamada, Katarlıların öfkeli mesajlar ilettiğini ve İsrail'e bu anlaşmanın kendilerini de ilgilendirdiğini, sadece İsrail ve Hamas arasında bir anlaşma olmadığını, anlaşmanın uygulanmasının garantörü olduklarını defalarca hatırlattıklarını aktardı.
Katarlılar, İsrail'in duruma yaklaşımının ilk aşamadaki esirlerin serbest bırakılmasının devamını tehdit ettiğini de ekledi.
İkinci aşama müzakereleri hızlandırılmazsa, benzer gecikmeler önümüzdeki cuma da yaşanabilir ve hatta serbest bırakılmalarda gecikmeler gibi tırmanışlar dahi olabilir.
Önümüzdeki cumartesi günü esirlerin serbest bırakılmasında yaşanacak bir gecikme, ilk aşamanın çökmesi anlamına gelebilir ve diplomatik gerginlik göz önüne alındığında, bu ihtimal göz ardı edilemez.
Katar'ın öfkesinin bir diğer kanıtı da Doha Dışişleri Bakanlığı'nın pazar günü İsrail'i kınayan alışılmadık bir açıklama yayınlaması oldu.
Katar, geçen hafta arabulucu olarak tarafsızlık ilkesine bağlı kalarak sessiz kalmayı tercih etmişti. Ancak Netanyahu'nun "sözcüsü" Yaakov Bardugo ile Kanal 14'te yayınlanan televizyon röportajı, bardağı taşıran son damla oldu. Netanyahu röportajda, Filistin nüfusunu Gazze'den Suudi Arabistan'a, geniş topraklarına tehcir etme "önerisini" yineledi.
Katar Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, "Katar devleti, İsrail Başbakanı'nın Suudi Arabistan Krallığı topraklarında bir Filistin devleti kurulmasına ilişkin provokatif açıklamalarını en güçlü şekilde kınamaktadır. Katar, bu açıklamaları uluslararası hukukun açık bir ihlali ve Birleşmiş Milletler Şartı'nın bariz bir çiğnenmesi olarak görmektedir," ifadelerini kullandı.
Bakanlık ayrıca, Suudiler ile "tam dayanışma" içinde olduğunu belirterek, "uluslararası toplumu İsrail'in provokasyonlarına kararlı bir şekilde karşı koymaya" çağırdı.
